'Adil Öksüz cemaatin Genelkurmay'ı'
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın darbe girişimi sonrası tutuklanan yaveri Yarbay Levent Türkkan, mahkemede 40 sayfalık ifade verdi.
Habertürk’te yer alan habere göre, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından tutuklanan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın emir subayı Yarbay Levent Türkkan, mahkemede önemli açıklamalarda bulundu. Haberde yer alan Levent Türkkan’ın açıklamaları şöyle:
“IŞİD’den farkı yok”
“Hayatımda ilk defa hür irademle konuşuyorum. Gariban, zeki bir çocuktum, bana sahip çıkıldı, o yaşlarda kanıma girildiğinin farkında değildim. Ben vatan haini değilim. Hiçbir insan evladı kendi askerine, vatandaşına, polisine mermi sıkmaz. IŞİD’den hiçbir farkı yok. IŞİD de terör örgütü, bu da…”
“Personel şubesinde paralelci olmayan yoktur”
“Ortaokuldayken askeri liseye girmem için benimle ilgilendiler. Sınavdan önce sınav sorularını verdiler. Soruların aynısı çıktı. Lise ve Harp Okulu’nda da abilerle görüşmeye devam ettim. Bu abiler hiçbir zaman asker olmaz, sivil olur. Gülen’i Mehdi olarak görüyorlardı. Abiler, “O bizim mehdimiz” diyorlardı. 3–4 ay himmet vermeyince, “Hz. Ömer malının yarısını bağışladı” diye örnekler veriyorlardı. Personel şubesinde subayından astsubayına, generaline kadar paralelci olmayan yoktur.”
“Abiler Hulusi Akar’ı seviyordu”
“Abiler Hulusi Akar’ı seviyordu. Akar’ın darbeyi kabul edeceğini zannediyorlardı. Darbeyi onun yöneteceğini düşünüyorlardı. Hulusi Paşa da Necdet Paşa da hiçbir şeyden şüphelenmedi. İkisini de babam gibi seviyordum. Seçim dönemlerinde bize karışmazlardı. AKP’ye oy veriyorduk. Dershane krizi yaşandıktan sonra “Hangi ilde hangi parti güçlüyse ona verin, HDP bile bunlardan iyidir” dediler. Biz burada CHP’ye oy verdik.”
“Adil Öksüz cemaatte Genelkurmay Başkanı seviyesindedir”
“Son olayda, ben emir subayı olduğum için Adil Abi benimle görüşürdü. Adil Abi herkesle görüşmezdi, Cemaat’te Genelkurmay Başkanı seviyesindedir. 13 Temmuz günü Genelkurmay Başkanı Başdanışmanı Albay Orhan Yıkılkan, bana ‘Sen Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın, Efkan Âlâ ve MİT Müsteşarı’nın evini biliyor musun?’ diye sordu. ‘Biliyorum’ dedim. ‘1–2 saat sonra bir şeyler olabilir, sen hiçbir şey bilme ama yarına hazırlık yap, yanında kimlerin olacağını seç. Perşembe günü fiili olarak darbe olacak, yarın saat gece 03.00’te bütün kuvvet komutanları, Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanlar 100 kadar bürokrat alınacak. Hazırlık yap. Gece senin evinde toplanacağız, komutanın konutuna ineceğiz helikopterle, komutanı alıp götürecekler’ dedi.”
“Planlayıcı 94 mezunu subaylar, Akın Öztürk kukla”
“Telefonlar geliyordu. O esnada anladım, planlayıcı 94 mezunu subaylar. Hepsi kurmaydır. İşin başında Akın Öztürk Paşa olduğunu sanmıyorum, o sadece orada bir kukla. Bu işin bir numarası yok. Bence 94’lerin konseyi. Sabaha kadar 300 cevapsız arama geldi. Orhan Yıkılkan albay abilerle görüşüyordu. Birinden emir, talimat alıyor, koordine ediyordu. Akıncı’da birileriyle görüşüyordu ama Adil Abi mi başkası mı bilmiyorum. Adil çok önemli bir adam. Genelkurmay imamı olabilir.”
“Partigöç teslim olma aşamasında komutayı aldı”
“Gece 02.00–03.00’ten sonra ne olduğunu sorgulamaya başladım. Gece Partigöç Paşa etkisizdi. Sabah olduğunda komuta ona kaydı. Teslim olma aşamasında komutayı aldı. Tankları uçakları Orhan Albay yönlendiriyordu. Sonra Zekai Paşa’yı aradım, ‘Gelin bizi teslim alın’ dedim.”
“42 yıllık hayatım yalanmış”
“Benim kod adım Ahmet. İsmi onlar seçiyor. Çocuklarınızın isimlerini bile onlar seçiyor. Bakın, paralelcilerin çocuklarının iki ismi vardır. İsmin biri Pennsylvania’dan gelir, diğerini kendiniz koyarsınız. 42 yıllık hayatım yalanmış. İnsanlığımdan utanıyorum. Hayatımı bina ettiğim her şey yalanmış.”
Erdoğan yaverini 'çakı' ile sınamış
Darbe girişiminden 16 gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, şu an tutuklu bulunan darbeci yaveri Albay Ali Yazıcı’yı bir ‘çakı’ uzatarak sınadığı ortaya çıktı
15 Temmuz darbe girişiminden 16 gün önce Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ilginç bir olay yaşanıyor. Ankara Beypazarı Belediye Başkanı Tuncer Kaplan’ın verdiği bilgiye göre, FETÖ’cülerin ihanetinin boyutunu ortaya koyan olay, 29 Haziran’da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde verilen iftar yemeğinden 1 saat önce meydana geliyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaveri arasında geçen diyalog, Yaver Albay Ali Yazıcı’nın ifadesiyle ortaya çıkıyor. Cumhurbaşkanı ile yaver arasında geçen diyalog şöyle...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftardan 1 saat önce Yazıcı’yı makam odasına çağırarak bir zarf uzatıyor ve açmasını istiyor. Zarfta kendisi hakkında bir yazı olduğunu düşünen yaver, tereddüt geçirip zarf açacağı bulamayınca Cumhurbaşkanı Erdoğan ona kırmızı saplı küçük bir cep çakısı uzatarak “Al bununla aç” diyor. Yazıcı, zarfı açıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan kâğıdı çıkarıp okumasını istiyor. Yazıcı’nın paniği daha da artıyor. Ancak yazının kendisiyle ilgili olmadığını anlayınca derin bir nefes alıyor. Zarfı açtığı çakıyı Cumhurbaşkanı’na uzatan Yazıcı, “Sende kalsın, lazım olur” yanıtını alıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaver arasındaki bu diyalog bir güven testi miydi orası net değil ancak ondan sonraki tavır ve yaklaşımları, FETÖ’cülerin nasıl bir güç sarhoşluğu yaşadıklarını gösteriyor. Aynı gün İstanbul Yeşilköy’de düzenlenen terör saldırısı nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan Külliye’de güvenlik zirvesi düzenledi.
Toplantıya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar da katıldı. Orgeneral Akar’ın Külliye’ye gelişinde karşılanması görevi bulunan Ali Yazıcı, kendi emir askerine “Git şu Genelkurmay Başkanı’nı al gel” diye sesleniyor ancak sonra Akar’ı kendisi karşılıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın o günkü iftar yemeğinde FETÖ’yle ilgili sözleri de dikkat çekiciydi: “İnlerine gireceğiz demiştim; girdik. Ne oldular? Kimi Pennsylvania’ya kaçtı, kimisi Avrupa’ya, kimisi değişik yerlere kaçtı, bine yakın kaçanların sayısı. Cumhurbaşkanlığı’na da girmişlerdi, belki hâlâ da vardır. Onların üzerinde de çalışıyoruz, söyleyeyim, ya kendileri istifa eder giderler, nereye giderlerse gitsinler ama burayı lekeleyemezler.”
Darbe girişiminin ardından tutuklanan Başyaver Ali Yazıcı, savcılıktaki ifadesinde, nisan ayında Çorlu Topçu Alay Komutanlığı’na tayininin çıktığını belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanı’nın uygun göreceği bir zamanda Çorlu Alay Komutanlığı’na gidecektim ancak 15 Temmuz tarihi itibarıyla görevimin başındaydım” demişti. (Habertürk)