Meğer Av Köpeği imiş!

Kediyi aslan diye yutturmaya kalkıştılar. Kaçacak delik ararken yakalanan birkaç fareyi yakalayıp öldürmekle aslında tam da kedi olduklarını ancak farelere karşı kahraman olduklarını gösteriyorlardı. Üzerlerine gelen İşgalci Siyonistlere karşı tam anlamıyla süt dökmüş kedi gibi idiler.
Ama ilerleyen süreçte bunların kedi bile olmadıkları ancak “av köpeği” oldukları ortaya çıktı. Kedi avladığını yer, av köpeği avladığını efendisine sunar. Almanya’da verilen pozla efendinin kim olduğu daha bir netlik kazandı. Devrimci(!) Esad el-Şeybani’nin, ateşli Siyonist ABD Kongre Üyesi Joe Wilson ile çektirdiği fotoğraftaki parmak işaretleri “bu iş tamam” anlamına geliyordu.(*) Wilson, ABD Temsilciler Meclisi'ndeki en ateşli Siyonistlerden biri. Öyle ki, İsrail Müttefikleri Grubu'nun bir üyesi olan Wilson, ABD'de "Netanyahu'nun elçisi" olarak anılır. Bütün bu kuyruk sallamalar, şirinlikler efendinin yiyeceği avdan kalacak bir kemik parçası içindir.
“Sen Suriye’yi ver, ben de başına koyduğum on milyon dolarlık ödülü kaldırayım” anlaşması uygulamaya konulmuştur. Taraflar bu anlaşmadan memnundurlar. ABD bundan sonra sömürge valiliğini bunlarla mı sürdürür, daha iyisini mi bulur, bilemiyoruz. Kendi adına savaşan Saddam’a yaptıklarını da yapabilir, yeni görevler de verebilir.
ABD’nin sömürgelerine vali atama şartları bellidir.
- ABD’ye kayıtsız şartsız itaat etmek.
- İşgalcinin Siyonist’in güveliğini teminat altına almak,
- Netanyahu otur yerine dediğinde oturmak, kalk dediğinde kalkmak.
- Direniş cephesine düşman olmak.
Bu şartlar harfiyen sağlanmış görünüyor. Valiliği bunlardan devralmak isteyenin bir adım daha ileri giderek Abbas gibi Hamas’a ve diğer direniş güçlerine fiilen saldırması gerekir. Belki de bunlar yönetimlerini garantilemek adına onu da yaparlar.
Kasyun dağında avdan pay bekleyenler havasını aldılar. Aslan avladığını ailesi ve dostları ile paylaşır. Av köpeğini aslan diye yutturmaya kalkanlar sabırla avdan paylarını bekleye dursunlar sırtlanlar Golan ve Kuneytradan itibaren avı parça parça yemeye başladılar bile.
Bu eleştirilerimi erken bulan ve “biraz daha sabır” diyenleri haklı çıkaracak en ufak bir emare ufukta görünmüyor. Her şey gözlerimizin önünde gerçekleşiyor. Bunları görmek için basiretli ve ferasetli olmaya bile ihtiyaç yoktur. Sadece kör olmamak yeterlidir. Basra harap olduktan sonra her zaman ki gibi “kandırıldık Allah cc bizi affetsin” diyecekler. Kandırılıp kandırılmadıklarını ey iyi bilen rabbim adildir, Rahimdir ve aynı zamanda Züntikamdır.
Biz bu filmi Mısır’da, Libya’da, Tunus’ta izlemedik mi? “Kelin merhemi olsa başına sürer” misali ona buna merhem pazarlayalar, “kel” olduklarını görmüyorlar mı? NATO üyesi laik bir devletin desteği ile başka coğrafyalarda “İslam devleti” kurmayı vehmetmek sadece gafletle açıklanamaz. Coğrafyamızda NATO’nun müdahil olduğu her siyasal girişim küresel Siyonizm’in gücünü giderek pekiştirmiştir. Varlığına İslam düşmanlığına borçlu olan NATO ile hareket etmek ümmete ihanet değil midir? (Emin Güneş - Hürseda Haber)