Yapıcıoğlu: Filistin'e uçak hibe edilsin
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda ABD'nin Güvenlik Konseyi'nde veto ettiği Kudüs Tasarısı kabul edildi. 128 ülke kabul, 9 ülke ret, 35 ülke çekimser oy kullandı. BM'deki tarihi oylamayı Doğruhaber Gazetesine değerlendiren HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Her İslam ülkesi, Filistin'e birer uçak, birer savaş gemisi, üçer helikopter ve beşer tane de t
Türkiye'nin girişimleriyle hazırlanan ve Amerika Başkanı Donald Trump'ın Kudüs kararını eleştiren karar tasarısı, BM Genel Kurulu'nda ABD'nin tehditlerine rağmen 9'a karşı 128 oyla kabul edildi. Oylamada 35 ülke ise çekimser kaldı. BM'de alınan tarihi kararı değerlendiren HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu kararın önemli olduğunu ve tamamlayıcı adımlar atılması gerektiğini ifade etti.
SİYONİZM, EN TEHLİKELİ IRKÇILIKTIR VE BU NEDENLE İNSANLIĞA DÜŞMANDIR
Soru: Kudüs tasarısı ABD'nin tehditlerine rağmen BM'de 128 ülkenin oyuyla kabul edildi. Bu oylamanın resmi bir bağlayıcılığı olmasa dahi ABD'nin geri adım atmasını sağlayabilecek iyi bir gelişme olarak yorumlanıyor. Siz Türkiye'nin girişimlerinin etkili olduğu BM'den çıkan bu kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?
YAPICIOĞLU: ABD'nin tehditlerine rağmen büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasına karşı bir kararın büyük bir çoğunlukla Genel Kurul'dan çıkmış olması önemlidir. Bu karar, Amerika'ya geri adım attırır mı? Zannetmiyorum. Karar tavsiye niteliğinde olduğundan Amerika bildiğini okumaya devam edecektir. Ancak diplomatik olarak Amerika ve Siyonist çetenin gittikçe daha fazla yalnızlaşacağı yeni bir sürecin başlangıcı olabilir bu karar. Bunun olması için siyonizmin yaptıklarından ve ABD ile birlikte birleşmiş milletleri iyice itibarsızlaştırmalarından rahatsız olanlar bu süreci iyi takip etmeli ve tamamlayıcı adımlar atma konusunda ortaya ciddi bir irade koymalıdır. Zira siyonizm, en tehlikeli ırkçılıktır ve bu nedenle insanlığa düşmandır.
Soru: Her şeye rağmen Kudüs işgal altında. İslam ümmetinin meydanlardan tepkilerini dile getirmesini ve BM'den batılı ülkeler dahil 128 ülkenin Kudüs'ün statüsünün korunmasına yönelik olumlu adımının da göz önünde bulundurularak bundan sonra atılacak adımlar nasıl olmalıdır?
YAPICIOĞLU: Öncelikle Siyonizm'in ne olduğunu bütün dünyaya anlatmak gerekir ki nasıl bir şeyle mücadele edildiği bilinsin. Az önce tamamlayıcı adımlar dediğimin bir kısmını İslam Ülkeleri atmalıdır. Zaman içerisinde peyderpey atılabilecek olan bu adımlardan bazılarını özetlemek gerekirse;
- Başta İslam ülkeleri olmak üzere, Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanıyan ülkelere çağrımız; Filistin ile siyasi, diplomatik, ekonomik ve hatta askeri ilişkiler kursunlar.
- İslam ülkeleri, kendi aralarında ‘İslam Birliği' kurmalıdırlar. Aralarında ticari, siyasi, kültürel, ilmi, teknolojik ilişkiler ve işbirlikleri geliştirmelidirler. Bu birliğin askeri gücü de olmalıdır.
- Bu birliğe üye ülkeler, kendi aralarında saldırmazlık anlaşması imzalamalıdır. Aynı şekilde birlik dışında bir devletin, birlik üyesi ülkelerden her hangi birine bir saldırı gerçekleştirmesi halinde, bütün birlik üyesi ülkeler bu saldırıyı kendilerine yapılmış kabul etmelidir.
- İslam ülkeleri, kendi topraklarındaki ABD ve müttefiklerine ait askeri üsleri kapatarak bunlardan bazılarını Filistin'e ve birbirlerine tahsis etsinler.
- İslam ülkelerindeki harp okullarına Filistinli öğrenciler de alarak yetiştirsinler.
- Her İslam ülkesi, Filistin'e birer uçak, birer savaş gemisi, üçer helikopter ve beşer tane de tank hibe etsin.
Daha başka benzeri şeyler de ilave edilebilir. Şu husus unutulmamalıdır. Genelde İslam Ümmetinin özelde ise Filistin'in bu halde olmasının nedeni, siyonizmin gücü ve imkânlarından değil, bizim dağınıklığımızdan ve birbirimizle uğraşıyor olmamızdandır. Karşısında ciddi bir güç görmeyene kadar siyonistlerin durmaları da mümkün değildir. Gücü gördüğünde onlardan daha korkak olmadığını da herkes görecektir. Zira dünyaya herkesten daha hırslı bir şekilde bağlıdırlar.
BM'DEN ABD'YE KIRMIZI KART
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda ABD'nin Güvenlik Konseyi'nde veto ettiği Kudüs Tasarısı kabul edildi. 128 ülke kabul, 9 ülke ret, 35 ülke çekimser oy kullandı.
Ret oyu kullanan ülkeler; ABD, Palau, Guatamala, Togo, Nauru, Honduras, israil, Marshall Adaları, Mikronezya.
Çekimser oy kullanan ülkeler; Antigua ve Barbuda, Arjantin, Avustralya, Bahama Adaları, Benin, Bhutan, Bosna Hersek, Kanada, Hırvatistan, Çekya, Dominik Cumhuriyeti, Ekvatoryal Gine, Fiji, Haiti, Macaristan, Jamaika, Kiribati, Litvanya, Lesotho, Malawi, Meksika, Panama, Paraguay, Filipinler, Polonya, Romanya, Ruanda, Solomon Adaları, Trinidad Tobago, Tuvalu, Güney Sudan, Uganda, Vanuatu.
AA'nın "Yılın Fotoğrafları" oylaması
Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Anadolu Ajansı'nın (AA) "Yılın Fotoğrafları" oylamasına katıldı.
Yapıcıoğlu, AA'nın düzenlediği "Yılın Fotoğrafları" oylaması için AA foto muhabirlerinin yurt içi ve yurt dışında çektiği, "haber", "yaşam" ve "spor" kategorilerindeki fotoğrafları tek tek inceleyerek bilgi aldı.
Yapıcıoğlu, "haber" kategorisinde ABD Başkanı Donald Trump'ın "Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması" kararını açıklamasının ardından Batı Şeria'nın El Halil kentinde yaşanan olaylar sırasında İsrail askerlerinin gözaltına alıp, gözlerini bağlayarak götürdüğü 16 yaşındaki Fevzi El-Junidi isimli Filistinli çocuğu konu alan ve tüm dünyada büyük yankı uyandıran "Direnişin sembolü 16 yaşındaki çocuk" isimli fotoğrafı oyladı.
"Yaşam" kategorisinde ise Yapıcıoğlu, Gazze Şeridi'ne bağlı Han Yunus kentinde yaşayan Filistinlilerin, sık sık yaşanan elektrik kesintilerinden dolayı mum yakarak evlerini aydınlatmalarını anlatan "Gazze'de Elektrik Kesintileri" adlı fotoğrafı seçti.
Yapıcıoğlu'nun "spor" kategorisindeki tercihi ise Türkiye Ampute Milli Takımı'nın Avrupa şampiyonu olduğu maçın ardından yaşanan sevinci anlatan "Türkiye'nin sevinci" ile "Atlı okçuluk gösterisi" başlıklı fotoğraflar oldu.
AA'yı her yıl gerçekleştirdiği "Yılın Fotoğrafları Oylaması" için tebrik eden Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:
"Fotoğraflar arasında 16 yaşındaki Filistinlinin gözleri ve elleri bağlı olmasına rağmen etrafındaki asker kılıklı siyonist teröristlerin gözlerindeki korku gerçekten çok iyi yakalanmış. Güçlü olan haklı değildir, hakkın kaynağı güç olamaz. Tam tersine haklı olan güçlüdür. Haklı olan ve davası hak olan elleri ve gözleri bağlı olsa da zulmedenlerin yüreğine korku salmaya devam eder." (Doğruhaber / AA)