Bir hakikat bir şahit: Yusuf ve kardeşleri
“Öyle zaman gelecek ki, insanlar çok yüksek binalar yapacaklar, önemli bineklere sahip olacaklar ama dinlerini ziyan edecekler. Sizin kıblenize doğru namaz kılacaklar ama sizin dininiz üzere olmayacaklar.” Abdullah ibni Mesud (ra)
Korkularımız, alışkanlıklarımız, oyunlarımız, eğlencelerimiz, hayallerimiz, kaygılarımız, arzularımız, heveslerimiz ve yaşadığımız bir hayat var. Bütün benliğimizle bağlandığımiz arzu ve heveslerimiz; “Sürdürmek istiyoruz tüm bunları...” Rahatımız bozulmadan inancımızla çelişki yaşamadan ideallerimizle yüzleşmeden hayatı sürdürmek istiyoruz. Ama bazı olaylar, bazı insanlar bizleri hayatta; hakikatle, inançla, adaletle erdem ve onurla yüzleştiriyor. Tarihin her döneminde bu kırılmalara, şoklara ve sıçramalara şahit oluyoruz. Dünyayı cehenneme çevirmeye çalışan İblis ve yarenlerleri bir yanda nefsimiz, arzularımız, dunyalıklarımız bir yanda bizi rahat bırakmıyor. İşte ilahi vaat gereği Habiller, Nuhlar, Musalar, İsalar, Yahyalar, Hüseyinler, Yasinler; İblis ve yarenlerinin karşısına çıkıyor. Allah bazen Yusuf’u çıkarıyor tüm benlikleriyle dünyaya meyletmiş; kıskanç, fasit ama Müslümanca görüntünün altına saklanan kötülüğün temsilcisi olan kardeşlerine karşı. Biz yaşarken Allah’ın vaadi bir defa daha gerçekleşiyor: Çağımızın İblis ve yarenlerine karşı. Allah bir şahit bir Süleyman çıkarıyor. Bütün dengeleri, reel politikleri yerle yeksan ediyor. Tarih tekerrür ediyor İblis ve askerleri bir hakikati yok etmeye çalışıyorlar. Ve ardından yorumcular, analizciler, stratejistler, siyasiler başlıyorlar konuşmaya... Herkesin elbette bir dediği bir sözü var. Ortada ise bir hakikat ve bir Şahit var. Yani Kasım Süleymani...
Çağımızın büyük şeytanı ve işbirlikçileri tarafından alenen katledilen şehit edilen bir yiğit. Yaşadığımız ülke Türkiyede’de herkes bir şeyler söylüyor. Dengeler, itidal söylemleri yorumlar yorumlar... Varlığını, mevcudiyetini birilerine endekslemiş olan hayata güç ekseninden bakan insanların olayı değerlendirmesi elbette ki gücü temsil eden efendileri ne buyurmuşsa neyi hedeflemişse o doğrultuda olacaktır. Efendiler, neyi servis etmişse ülkemizdeki çığırtkanları dört bir koldan onu dillendirmeye başladılar. Yüksek sele ve olması gerektiği gibi pervasızca. Bazı kardeşler ise erketeye yatmış sonucu beklemeye odaklanmışlar. İran ve direniş ciddi bir karşılık verdiğinde dünyanın efendisi saydıkları Amerika ve dünyanın diğer efendileri bölgeden defolup gittiğinde ilahları güç kaybettiğinde işte o zaman tavır alacaklar. Ama bazılarının görevi İblise taş çıkartacak boyutta. Amerika’nın, Siyonist İsrail’in ve diğer emperyalistlerin attığı füzeler bu sefer içlerini daha çok serinletmişe benziyor. Dergilerinde, gazetelerinde, vakıfların televizyonlarında, tekkelerinde sevinç naraları atıyorlar. En tehlikeli cümleleri avazları çıktığı kadar bağırıyorlar; Sünnicilik adına Türkiyecilik adına İslam(!) adına... Mezhepçilik fitnesinin iki kanadı İngiliz şiiliği ve Amerikan sunniliğinin dünyadaki ve ülkemizdeki temsilcileri Tel-Aviv Londra ve Washington'dan aldığı ilhamlarla başlıyorlar yaygaraya. Bütün haya perdelerini, izan ölçülerini yırtarak tarihe kara bir leke bırakıyorlar. Ama bu sefer gerçekten kendilerini çok açık ettiler. Efendileri ise tarihin en büyük hatasını yaptı. BBC yorumcusu John Wight şöyle diyor bir yazısında: “Amerikan tarihinde Johnson’ın Vietnam kararından sonra Trump en büyük hatayı yaptı ve bunun bedelini ödeyecekler.” Bizde diyoruz ki Süleymani’nin "şehadeti " yaşamından daha bereketli olacak ve onlar içinse daha büyük yıkım olacak. Kardeşler sizler neye sevindiğinizi bilmiyorsunuz. İçinizdeki ifrazati bu sefer çok açık ettiniz. Süleymani’nin şehadeti ezilenler, direnenler ve özgür insanlar için bir nimet ve bereketken siz ve efendilerinizin gerçek yüzlerini deşifre ediyor. Bu sefer yaptığınız hatadan dönmek baya zor olacak. Gerçi sizler alışıksınız çünkü siz güce inanan gücü görünce secde eden insanlarsınız. Oysa biraz bekleseydiniz efendilerinizin yaptığı bu işi birazcık düşünseydiniz bu işte bir iş olabilir başka ihtimaller de olabilir deseydiniz dengelerin değişebileceğini de göz önünde bulundursaydınız bu kadar kendinizi ifşa etmezdiniz. Kahhar, Cebbar ve Muntakim Allah’ın hesabı bütün hesapların üzerindedir. Şahit Süleymani, efendileriniz ve sizin birazcık akledenleriniz için bilinen apaçık bir hakikattir. Hersey gören gözler duyan kulaklar akledenler için apaçık ortadadır. Niçin mi?
Şehit asker, defalarca şehit olmayı ne kadar arzuladığını anlatıp duruyordu. O muradına erdi. Buna bizde sizde şahitiz. Bizler acılıyız ve kederliyiz. Emperyalist ve zalim abd'nin ve dostlarının yaptıkları herseyden beriyiz. Keder ve acılar imanımızı umudumuzu ve direncimizi yok etmiyor bilakis kat kat artırıyor. Tüm özgürlük savaşçıları daha diri ve daha canlı. Aziz kitabımızın anlattığı şahitler, salihler, önderler ve yollarını takip edenler için bu olay Allah’ın afaktaki ayetlerinden bir ayettir. İmanımız ve kinimiz kavileşmiştir. Süleymani umudumuz ve sevdamıza katık olmuştur. Bir haftadır efendileriniz ve sizler de görüyorsunuzdur ki ümmetin vahdet ve direniş için kazandığı en büyük kazanım Şehit Asker Kasım Süleymani’dir. Efendilerinizin kirlettiği perişan ettiği Allah’ın arzını ancak böyle bir azizin kanı temizleyebilirdi. Bu Allah’ın bir sünnetidir. Şimdi ne mi olacak? Biz inanıyoruz ki efendileriniz için kötünün en kötüsü olacak. Tezgahladıkları mezhepçilik (eğittikleri İngiliz Şiileri ve Amerikancı Sünnileri) fitnesi, ümmeti birbirine kırdırma politikaları ümmetin basiretli ve özgür insanlarının gür sedalarıyla korkmuş ve sinmiş halkların cesaretlenmelerine ve ayağa kalmalarına vesile olacak. Bu bilinç ve duyarlılık tüm fitne tezgahlarını yerle yeksan edecek İnşallah.
Sizi üzecek ve efendilerinizi kara kara düşündüren bir kaç örnek bunun işaretidir. 20 yıldır ezilen sindirilen Irak halkı ve meclisi büyük şeytana hayır diyor. Irak halkı direnişle özdeşleşiyor. Filistin’in yiğit evlatları Kassam, İslami Cihat ve tüm Kudüs’ün özgürlüğü için savaşan onurlu direnişçiler Süleymani’yi Kudüs Şehidi ilan ediyorlar. Bakın Leyla Halid ne diyor: “Şehit Kasım Süleymani bizim şehidimiz, O Filistin’in Şehididir. Filistin şehitlerine vefalıdır. Süleymani’yi asla unutmayacağız.” Onurlu Kürtler, izzetli ve şerefli Sunniler, özgürlükçü Sosyalistler, şeytan taşlayan Yahudiler, Hristiyanlar, Türkler, Araplar hep beraber büyük şeytan ve Siyonist İsrail’i taşlamaya hazır olduklarını ilan ediyorlar. Üzüleceksiniz ama Afganistan’dan Taliban şehit için taziye mesajı yayınladı. Son dakika haberi gibi size bir kötü haber daha verelim Filistin’in direniş önderleri şehitlerin serdarının cenaze törenine katıldılar. Onurun, izzettin ve direnişin yiğit eri İsmail Haniyye’nin konuşmasını bir dinleyin. Diyor ki; Süleymani Kudüs Şehididir. Süleymani Kudüs’ün Şehididir. Süleymani ömrünü Kudüs’ün kurtuluşuna adamıştır. Aslında bu ifadelerden sonra sizin söylediklerinizin hepsi çöp. Aslında bu sözden sonra söylenecek çok bir şey yok ama içimden bir ses şöyle diyor; Yarın efendileriniz bölgeden çekip giderse yatay olarak tabutlar içerisinde sizler acaba yanlış mı yapıyoruz diye düşünür müsünüz? (İnşallah..l) Yoksa yine akıl hocalarınız, kıvrak zekanız evet zaten bu işin içinde bir iş vardı Amerika ve İran anlaştılar ve böyle bir olayı tezgahladılar bu da İran’ın işine yaradı yine İran Sünnileri kessin diye aslında İran İsrail ile de anlaşıyor diyeceksiniz. Siyonist İsrail İran eliyle yok olsa ki inşallah olacaktır sizler yine şöyle dersiniz korkarım; bu da İran ve Amerika’nın bir tezgahı.
Sizler Aziz Kuran’ın anlattığı Yusuf’un kardeşlerine benziyorsunuz. Sizler nefislerinizin ve gücü temsil eden efendilerinizin buyruklarına ram olmuş Yusuf’u kuyuya atanlar gibisiniz. Bir gün gelir de mubin olan kitabın anlattığı gibi tarih tekerrür eder Yusuf’un Mısır’ın altını üstüne getirdiği gibi devran döndüğünde inanın direniş erleri sizlere Yusuf’un kardeşlerine davranıdığı gibi davranacaktır.
Şehidin, bundan sonra dünyada neler yaptığını efendilerinizin canını nasıl yaktığını sık sık duyacaksınız. Bizler ve tüm dünya efendilerinizin canının daha çok yanacağına inanıyoruz. Seyyid Hasan Nasrallah son sözü söyledi. Dinleyin... ADİL BİR KISAS. vesselam
Not: Amerikan üslerine atılan füzeler bir başlangıç olup hedef tüm bölgeden emperyalist Amerika'nın sökülüp atılması sonra da siyonist İsrail'in yok olmasıdır. Füzeler fırlatılırken Neml süresi 30. Ayetinin okunması bunun ilanıdır.
(islamianaliz)