Olmayan ziyaret
31 Mart seçimleri öncesinde birileri ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 9 Mayıs’da Beyaz Saray’da Başkan Biden’le buluşacağı’ haberini yaydı. Amaç seçim öncesinde ‘para sorunlarının çözülebileceği imajını yaratıp’ AKP seçmenlerinin moralini yükseltmekti. Ama işe yaramadı çünkü AKP seçmeninin bir bölümü bu propagandaya inanmadı ve gidip oyunu CHP adaylarına vererek CHP’yi birinci yaptı.
Sonra ne oldu?
Ankara’dan yapılan açıklamada ‘ Erdoğan’ın program sıkışıklığı’ nedeniyle Beyaz Saray ziyaretinin ertelendiği söyledi.
Peki Beyaz Saray ne dedi?
Amerikalılar ‘Bizim haberimiz yok’ modundaydı.
Geçen süre içinde ne Beyaz Saray’dan ne de ABD Dışişleri Bakanlığından ziyaret ile ilgili hiç bir açıklama yapılmadığı için ‘tek taraflı’ erteleme ile ilgili olarak da haberleri yoktu.
Özetle resmi olarak böyle bir ziyaret olmadığı için Amerikalılar açısından erteleme de söz konusu değildi.
İyi ki olmadı ya da ertelendi yoksa seçildiği günden bu yana Erdoğan’ı Beyaz Saray’a davet etmeyen Başkan Biden kim bilir neler neler diyecekti Erdoğan’a!
Örneğin Hamas lideri İsmail Heniye’nin Ankara ziyareti..
Örneğin 24 Nisan 2021’de kendisinin resmen tanıdığı ‘Ermeni Soykırımı’ konusu..
Örneğin Putin’le ilişkiler..
Örneğin Fırat’ın doğusundaki PYD/YPG/PKK varlığı ve oradaki Amerikan askerlerinin geleceği..
Örneğin Türkiye’nin önümüzdeki dönem Amerika’nın bölgesel ve uluslararası planlarındaki konum ve rolü..
Amerikalıların umurunda değil ama yine de Türkiye’de demokrasinin geleceğini sorabilirdi..
Sonuçta Kasım 2019’da Erdoğan’ı ‘baskıcı olmakla’ suçlayan yine kendisiydi.
Neyse ki; olmayan ziyaret iptal edildi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan Biden’ın sıkıştırmalarından kurtuldu.
Gitseydi imdadına yetişebilecek yegane güç Yahudi lobileri olacaktı ama onlar da ‘İsrail ile ilişkilere devam edersen bir şeyler yaparız’ diyeceklerdi.
Neyse her şeyde bir hayır vardır.
Gerçi dolarlar gelmiyor ama yine de herkes Türkiye ve Erdoğan’ı kıskanıyordur!
Gelelim ikinci konumuza…
THY’dan yapılan açıklamaya göre İstanbul-Kabil seferleri başlıyormuş.
Oysa 31 Ağustos 2021’de Amerikalıların Afganistan’dan çekilmesinden önce Ankara; Kabil havaalanının Türklerle Katarlılar tarafından işletileceğini açıklayıp duruyordu.
Çünkü Türkiye; ABD ve NATO’nun 2001 işgalinden sonra sürekli Afganistan’daydı ve Katar; ABD ile Taliban’ı Doha’da buluşturmuş ve barıştırmıştı.
Başka !
Erdoğan ise 20 Temmuz 2021 ‘Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok. Daha iyi anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum”demişti.
Hani şu ‘ din kardeşiyiz’ hikayesi..
Ama öyle değilmiş!
Çünkü Taliban Kabil ve diğer önemli kentlerin havaalanlarının işletilmesini başka bir ‘din kardeşi’ BAE’ne vermişti. Sonuçta BAE; Suudi Arabistan, Pakistan ve CİA ile birlikte 1991-1992’de Taliban’ı kurdurmuş ve 1996’de Taliban’ı iktidara taşımıştı ama Amerikalılar 11 Eylül saldırısından sonra Kasım 2001’de gelip Afganistan’ı işgal etmişti .
Sonuçta herkes her şeyi unutuyor.
Amerikalılarda ise tezgah bitmez ve bizim coğrafyada rol kapmaya meraklı çok sayıda ‘ din kardeşimiz’ var.
‘Çal oynadın’ misali!
Bazen kendi aralarında kavga ederler bazen de ‘Büyük Patron’un telkin ve talimatıyla barışır ‘kardeş’ olurlar.
Hani şu BOP hikayesi.
İkinci perdesi ‘Arap Baharı’.
Üçüncüsü Gazze.
Allah hepimizi dördüncüsünden korusun. (tele1)
NOT: Alıntı makaleler Hürseda Haber'in yayın politikasını yansıtmayabilir.