ABD'de Siyahileri Kızdıracak Karar
New York'ta siyahi Amerikalı Eric Garner'ı gözaltına aldığı sırada boğazını sıkarak ölümüne neden olduğu iddia edilen polisin yargılanmasına gerek görülmedi.
New York'un Staten Island bölgesinde 17 Temmuz'da meydana gelen olayda, 6 çocuk babası 43 yaşındaki siyahi Amerikalı Garner, kaçak sigara sattığı gerekçesiyle gözaltına alınmaya çalışılmış, bir grup polis tarafından boğazı sıkılarak yere yatırılan Garner, hayatını kaybetmişti.
Amatör video kaydındaki görüntülerde Garner'ın, boğazını sıkarak kelepçe takıp gözaltına almaya çalışan polislere ölümünden hemen önce, nefes alamadığını söylediği yer almıştı.
Garner ailesinin avukatı Jonathon Moore, Eric Garner'ın ölümüne neden olduğu öne sürülen polis memuru Daniel Pantaleo için takipsizlik kararı verildiğini bildirdi.
Siyahi Amerikalı Garner'in ölümüne neden olan polislerle ilgili eylül ayında oluşturulan komisyon, görgü tanıklarını dinlemiş ve soruşturmayı tamamlamıştı.
New York'ta protesto hazırlığı
Kararın ardından ardından New York genelinde protesto gösterileri organize ediliyor. New York Belediye Başkanı Bill de Blasio gösterilerin barışçıl geçmesini istedi.
Jurinin takipsizlik kararının ardından siyahi haklarını savunan sivil toplum kuruluşları, sosyal medya aracılığıyla kentin birçok noktasında protesto gösterileri organize ediyor.
New York Belediye Başkanı de Blasio, yaptığı yazılı açıklamada, karara karşı tepki göstermenin bireysel hak ve özgürlük olduğunu olduğunu kaydederek, "Jürinin kararı nedeniyle mutsuz olanların, tepkilerini barışçıl ve yapıcı bir şekilde göstereceklerine inanıyorum" ifadelerini kullandı.
De Blasio, şeffaflık ve hesap verebilirliği artırmak için polis memurlarına vücut kamerası takılması için pilot uygulama başlattıklarını da dile getirerek, polis memuru Daniel Pantaleo için ceza davası açılmamasına karşın New York Polis Teşkilatı'nın idari soruşturmasının sürdüğünü vurguladı.
"Kimseye zarar vermek istemedim"
Hakkında ceza davası açılmayacak olan ancak olaydan sonra açığa alınan Polis Memuru Daniel Pantaleo da yaptığı yazılı açıklamada, "kimseye zarar vermek istemediğini" öne sürdü.
Eric Garner'ın ölümü nedeniyle çok üzgün olduğunu belirten Pantaleo, Garner'ın ailesinin, taziyelerini kabul etmesini istedi.
Obama: Hesap sorulabilirliğin güçlendiğini görünceye kadar durmak yok
Öte yandan ABD Başkanı Barack Obama, Beyaz Saray'ın her yıl düzenlediği kabile toplumları konferansındaki konuşmasının başında New York'taki kararla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Garner'ın polis yetkilileriyle yaşadıklarının teybe kaydedildiğine ve bu görüntülerin ülkede "geçen hafta, geçen ay, geçen yıl ve yıllardır" üzerinde konuşulan daha genel meselenin bir yansıması olduğuna işaret eden Obama, bu bağlamda, çok sayıda azınlık toplumunun, güvenlik birimlerinin kendileri için çalışmadığına ve adil davranmadığına yönelik kaygıları bulunduğunu söyledi.
Obama, Ferguson'daki olaylardan sonra, ülkede güvenlik güçleriyle toplumun bazı kesimleri arasındaki güvensizliği giderecek adımlar atmak için bir çalışma grubu oluşturduklarını ve bu grubun somut öneriler hazırlayacağını hatırlatarak, Ferguson'la alakalı eyalet ve yerel yetkililer ile toplum liderleri, dini liderler, güvenlik güçleri yetkilileriyle görüştüğünü kaydetti. Obama, "Bu çok uzun süredir bizi uğraştıran bir konu ve şu ana kadar yaptığımızdan daha fazla ilerleme kaydetmemiz gerekiyor. Laf değil eylem istiyorum ve ABD Başkanı olarak, herkesin hukukun önünde eşitlik ilkesine inandığı bir ülkeye sahip olmamızı sağlamaya tamamen kendimi adamış durumdayım" diye konuştu.
Telefonla görüştüğü Adalet Bakanı Holder'ın bugün New York'taki kararla ilgili olarak daha spesifik açıklamalar yapacağını anlatan Obama, "Ancak şunu herkesin bilmesini isterim ki, toplumlarımız ve güvenlik birimlerimiz arasında güven ve hesap sorulabilirliğin güçlendiğini görünceye kadar bize durmak yok" değerlendirmesinde bulundu.
Obama, güvenlik yetkililerinin de çok zorlu bir mesleğe sahip olduğunu ve halkı korumak için hayatlarını riske attıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Ancak onların mesleklerini etkili bir biçimde icra edebilmeleri, herkesin sisteme güven duymasıyla mümkün olur. Şu anda maalesef insanların, yakınlarının adil muamele gördüğüne inanmadığı çok sayıda örnek görüyoruz. Bazı vakalarda yanlış algılamalar olabiliyor ama bazı durumlarda bu bir gerçeklik. Irk, bölge, din ayrımı yapmaksızın Amerikalılar olarak hepimiz bunun Amerika'nın bir problemi olduğunu, sadece siyahilerin ya da yerli Amerikalıların sorunu olmadığını kabul etmemiz lazım. Bu ülkede herhangi bir kişi yasalar altında eşit muamele görmediğinde bu bir sorun. Başkan olarak bunu çözmek de benim görevim." (AA)