PYD'liler İslam'ın mukaddesatlarına dil uzattı

Edinilen bilgilere göre, Rûdaw muhabiri Rengin Şero, ailesini ziyaret etmek amacıyla bugün saat 12.00 sırlarında Güney Kürdistan'dan, Semalka Sınır Kapısı üzerinden Suriye Kürdistanı'na geçmek istedi.

Burada işlemleri tamamlanan Şero, babası tarafından karşılandı. Şero ve babası minibüse binecekleri sırada PKK’nin Suriye’deki uzantısı olan PYD’liler, Şero ve babasına geçişleri için izin vermedi.

“Elbiselerimi yırttılar, Elimi yaraladılar”

Yaşadıkları gözyaşları içerisinde anlatan Şero, hamile olduğunu ve buna rağmen saldırılara maruz kaldığını belirterek, “Bütün işlemlerim tamamlandıktan sonra 2’si kadın 4 kişi yanıma gelerek, ‘Sen Rojava’ya geçemezsin. Seni yerin burası değil.’ Bana öyle dediklerinde şok oldum ve dönmeyeceğimi söyledim. Bunun üzerine küfretmeye başladılar. Kadınların ikisi beni çekiştirmeye başladılar. Benim unutmayacağım bir şey ise 62 yaşındaki babamın gözyaşları oldu. Babam da dayanamayarak, bana geri dönmemi rica etti. Elbiselerimi yırttılar. Araca bindim, 4 asayiş görevlisiydi. Bana, “sen Erdoğancısın. Git, Türkiye seni barındırsın.” dediler. Telefonumu aldılar. Elimi yaraladılar.” dedi.

Baskı ve saldırılara dayanamayarak araçtan inmek zorunda kaldığını söyleyen Şero, oradaki kalabalığa, mağduriyetini anlatmaya çalıştığını ancak yapılanlar karşısında hiç kimsenin sesini çıkarmadığı söyledi.

“Bana, ‘Biz ne Allah’ı tanıyoruz ne de  Muhammed’i tanıyoruz’ dediler”

PYD’lilerin yaptıkları saldırılar karşısında onlara “Allah hakkımı yanınıza bırakmasın” diye sitemde bulunduğunu belirten Şero, bunun üzerine, “Biz ne Allah’ı tanıyoruz Ne Kur’an’ı ne de  Muhammed’i tanıyoruz.” şeklinde  karşılık verdiklerini anlattı.

Rengin Şero bunun üzerine Rojava'ya gitmesi engellenerek, bir tekneyle Güney Kürdistan'a geri gönderildiğini ifade etti.

Rudaw Medya grubu saldırıyı kınadı

Öte yandan Rudaw Medya grubu yapılan saldırı şiddetle kınadığını açıkladı.

Rengin Şero’nun hem bir gazeteci, hem hamile bir kadın, hem de Rojava'lı bir kadın olarak saldırı ve hakarete uğramayı, memleketi ve aile ziyaretinin engellenmesini hak etmediğine dikkat çekilen açıklamada, Maalesef, Rûdaw Medya Grubu basın mensupları Rojava'a ilk defa şiddet ve hakarete uğramıyor. Rûdaw gazetecilerinin Rojava'daki gelişmeleri aktarırken mesleklerinin bedelini ödediği açıktır.” denildi.

 Açıklamada, “Rûdaw Medya Grubu bu açıklamayla, ulusal ve uluslararası insan hakları örgütleri başta olmak üzere gazetecileri, ifade özgürlüğü, kadın ve çocuk haklarını savunan örgütlere çağrıda bulunarak, bu şiddet eylemine karşı sesini yükselterek, Rojava'daki kanton yetkililerinin basın mensuplarına yönelik yaptıklarına bir sınır koymaları için baskı uygulaması talep ediyor. Ayrıca, Rojava'da kanunlara uyduğu halde Rûdaw Medya Grubu'nun bir yıldan fazla süredir çalışması engellendiği hatırlatıyoruz.” denildi. (İLKHA)