Kılıç: Arifler tek millettir, cahiller de
İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamentolar Birliği (İSİPAB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç, Türkiye, İran ve Arap ülkelerinden irfan sahibi kişilerin bir araya gelmesi halinde Müslümanlar arasındaki ihtilafların çok büyük ölçüde çözüme kavuşabileceğini söyledi.
İran'ın başkenti Tahran'da düzenlenen "Türkiye ve İran Arasında İrfan Köprüsü" başlıklı konferansta konuşan Kılıç, İslam coğrafyasındaki ayrılıkların ortadan kalkmasını sağlayacak yegane unsurun "İslam irfanı" olduğunu belirtti.
Yunus Emre Enstitüsü ile Buhara Dergisi'nin ortaklaşa düzenlediği konferanstaki konuşmasına kendisini bir "irfan talebesi" olarak nitelendirerek başlayan Kılıç, varlık alemine nasıl bakılması gerektiğiyle ilgili, Hazreti Peygamber'den günümüze İslam dininin öğretisi dahilinde silsile yoluyla gönülden gönüle taşınan, dünya ve olaylara karşı bir tür "bakış açısı" kazandıran "nazarın" ariflere has bir özellik olduğunu ifade etti.
"Arifler tek millettir, cahiller de"
Kılıç, Hazreti Ali'den Mevlana Celaleddin Rumi'ye, oradan Yunus Emre ve Niyazi Mısri'ye ulaşan "irfani nazarın" din ve şeriatın asıl maksadı Allah'ın rızasını kazanmada önemli bir yapı taşı olduğunu aktardı.
"Arifler tek millettir, cahiller de." diyen Prof. Dr. Kılıç, "Türkiye, İran ve Arap ülkelerinden arifler bir araya gelseler Müslümanlar arasındaki ihtilafların yüzde 99'u ortadan kalkar. Bu ayrılıklar yapmadır, sunidir." değerlendirmesinde bulundu.
"İslam alemi manayı yitirdi"
İrfan ve hakikat mesajına uymayan ayrılıkların "mananın" yitirilmesinden kaynaklandığını belirten Kılıç, "İslam alemi manayı yitirdi. Hikmet ve marifet sahibi insanlarımız kalmadı. Geriye şekil ve ideolojiyle slogan atanlar kaldı." dedi.
Birliği sağlamak için fertlerin "deruni (içsel) tevhide" sahip olmaları gerektiğini, bunun için dinin aslı olan hakikate sarılmanın önemini dile getiren Kılıç, insanların bu hakikatte birleşmeleri için irfanın köprü vazifesi gördüğünü kaydetti.
İSİPAB Genel Sekreteri Kılıç, ülkeler arası ilişkilerde siyasi çekişmelerden kaynaklanan ayrılıkları sanatçı ve irfan sahibi insanların sonlandırabileceğine vurgu yaparken konuşmasına Mevlana'nın, "Biz birleştirmek için geldik, ayrılık için gelmedik." beytiyle son verdi.
Merkezi Tahran'da bulunan Buhara Dergisi tarafından düzenlenen haftalık konferanslarda, edebiyat, ilahiyat, siyaset ve sanat konularında alanında uzman akademisyen ve bilim adamları konuk ediliyor. (AA)