"Esedci, Şebbiha, Nusayri, Şii, İrancı" vb. itham ve damgalamaların amacı
Doç. Dr. Mücahid Gültekin'in Twitter hesabından (@mgultekin11) paylaşımı:
Bugün Suriye’deki gelişmeler hakkında insanlar tek bir perspektife hapsedilmek isteniyor.
Eğer bugün “Esedci, Şebbiha, Nusayri, Şii, İrancı” vb. itham ve damgalamalar kullanılıyorsa bunun sebebi hiç kimse bu perspektifin dışına çıkmasın diyedir.
Soru soran, sorgulayan; çelişkili, şaibeli ve müphem noktaları vurgulayan herkes bu damgaları yememek için sussun diyedir.
- Peki, bu kişiler susunca gerçekler değişecek mi?
- ABD ve uluslararası sistemin “terör örgütü” ilan ettiği bir yapıyı niçin şimdi “ılımlı” olarak sunmaya çalıştıkları bir soru işareti olmaktan çıkacak mı?
- İsrail’in bu gelişmelerden neden bu kadar memnun olduğu sorusu anlamını yitirecek mi?
- Suriye’nin geleceğinin belirsizliklerle dolu olması gerçeği yok mu olacak?
- Yahya Sinvar’ın Esed Suriyesi ile müttefik olduklarını söylemiş olması gerçek olmaktan çıkacak mı?
- Bu kişiler susunca Suriye’nin geleceğinde ABD ve NATO’nun artı kapitalist sermayenin söz sahibi olmak için kolları sıvamış olması gerçek olmaktan çıkacak mı?
Bugüne kadar yaptığım paylaşımlardan dolayı pek çok kişi hakaret, iftira, tehdit ve şikayette bulundu. Bunların çoğunun samimi olduğuna inanıyorum. Ama bazılarının da bunu “bile-isteye” yaptığını düşünüyorum. Örneğin pek çok kez “Şii” olduğumu söylediler. Bugüne kadar buna bir cevap vermedim. Çünkü önemli olan Şii ya da Sünni olmak değil, Siyonist varlığa karşı direnişten yana olup olmamaktır (merak edenler için yine de söyleyeyim; Sünni ve Hanefiyim).
Tekrar vurgulamak istiyorum: Bölgemizdeki gelişmeleri Filistin direnişini eksene alarak anlamaya ve yorumlamaya çalışıyorum.
Eğer İsrail’le savaşın bayrağını Suriye taşırsa, Gazze’nin yanında durduğumuz gibi onun yanında da dururuz. İsrail Suriye’yi vurursa bunun karşısına dikiliriz, Lübnan’ı vurduğunda dikildiğimiz gibi. Bu konuda kimsenin dinine, diline, mezhebine ve etnisitesine bakmıyorum.
Bugünse Suriye meselesinde gördüğüm şu:
Direniş ekseni büyük yara almıştır. Filistin direnişi büyük yara almıştır. Geleceğimiz soru işaretleriyle doludur ve İsrail mutludur. Tabii ki elimizden geldiğince takibe devam edeceğiz. Bu tabloyu tersine çevirebilecek her türlü gelişmeyi de selamlayacağız; kimden ve nereden geldiğine bakmaksızın. (@mgultekin11)