'İslam Devrimi’nin kazanımlarını savunma mantığımız daha da güçleniyor'
Devrim Muhafızları Başkomutanı Tümgeneral Hüseyin Selami, Caydırıcılık alanda stratejik öneme sahip füze gücünün geliştirilmesi İran’ın savunma politikasının önemli bir parçasını teşkil ettiğini belirtti.
Bu mantıklı stratejinin korunması ve sürmesi doğrultusunda dün Devrim Muhafızları’nın Fars Körfezi kıyılarında yer alan yeraltı füze üslerinden biri görücüye çıkarıldı.
Devrim Muhafızları Başkomutanı Tümgeneral Hüseyin Selami, bu üssün açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Toprak bütünlüğünü, ülkenin bağımsızlığını ve İslam Devrimi’nin kazanımlarını savunma mantığımız daha da güçleniyor” dedi.
Tümgeneral Selami, “Düşmanlarımız mantığımızın gücünü kabul etmiyorlar, ancak iktidar mantığına güveniyorlar, bu yüzden hegemonik iradenin ve planlarının dayatılmasını önlemek için savunma ve saldırı gücümüzü güçlendirmekten başka yol yok.” dedi.
Selami, “Bu kompleks, İran devrim muhafızlarının stratejik füzelerinin bulunduğu önemli bir kaç tesisten biridir ve içinde füze fırlatma sistemleri de bulunuyor” dedi.
İran İslam Cumhuriyeti, kendi güvenliği konusunda kimseye karşı bir şakası yok ve tehditlerle orantılı caydırıcılık gücünün arttırılmasına defalarca vurgu yapmıştır.
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei de defalarca, İslam Nizamı’nın caydırıcı güç politikasından amacının uluslararası zorbaların İran’a saldırıyı akıllarından bile geçirmemesi olduğunu deklare etmiştir.
Nitekim Hazreti İmam Seyyid Ali Hamanei İran’ın Kum kentinde halkın gerçekleştirdiği ve 19 Dey adı ile anılan kıyamının yıldönümünde yaptığı konuşmada, Saddam rejiminin hava saldırıları karşısında İran’ın acı tecrübesine işaretle, İran’ın o günlerde başkent Tahran ve muhtelif kentlerine füze yağdırıldığında savunmasız ve güçsüz kaldığına hatırlatarak, günümüzde İran’ın savunma gücünün geliştiğine dikkat çekip, İran hava sahasını ihlal eden ABD İHA’sının düşürülmesi ve Amerikan Ayın el Esed Üssü’nün füze ile hedef alınması gibi örneklere değindi ve düşmanın bu gerçekler karşısında İran’ın savunma gücü ve kabiliyetlerini hesap yapıp karar alırken dikkate almak zorunda olduğunu vurguladı.
Cani ABD bir sene önce İran İslam Cumhuriyeti’ne karşı düşmanlığının derinliğini göstermek için Donald Trump’ın talimatıyla Iraklı yetkililerinin resmi daveti üzerine Bağdat’a giden Kudüs Gücü Komutanı Korgeneral Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi Komutan Yardımcısı Ebu Mehdi el Mühendis’e yönelik hain saldırı düzenledi.
Devrim Muhafızları, ABD’nin bu cinayetine karşılık olarak 8 ocakta 13 adet füze ile Irak’ın Batısında yer alan el Anbar vilayetindeki Amerikan Ayın el Esed Üssü’nü 13 hedef aldı. İran’ın bu ezici yanıtı, savunma ve caydırıcılık açılardan güçlü bir ülke olduğunu ortaya koymuş oldu.
İslami Şura Meclisi üyeleri de ağustos 2020’de Savunma Sanayi Günü dolaysıyla ortak bir açıklama yaparak, İran’ın füze ve savunma gücünü desteklediler.
İran’ın savunma gücü bugün caydırıcılık ve tehditlere karşı koymak için taarruz gücü açısından en üst seviyeye ulaşmıştır. Hava ve uzay alanında İran, dünyada İHA imal eden ilk 5 ülke arasında yer alacak kadar ilerlemiştir.
Siyaset uzmanı Şabani Niya ise, İran İslam Cumhuriyeti’nin dünyanın en büyük 4. füze gücü sayıldığını belirterek, herhangi bir düşmanın İran’a yan bakmadan önce iyi hesap yapıp, saldırının fayda ve zararlarını mukayese etmeleri gerektiğini belirtiyor. (Ajanslar)