Aşura: Bir hareket tarihin akışını nasıl değiştirdi?
İmam Hüseyin'in hareketi, dünyada adalet ve özgürlük arayanlar için giderek daha efsanevi bir hal almıştır. İmam Hüseyin, kanı düşmanlarının kılıcına değdiğinde zamanının despot yöneticilerine karşı savaşı kazanmıştır.
İmam Hüseyin insanlık tarihinde hiç ölmeyecek bir iz bırakmıştır ve bu iz zaman geçtikçe daha da belirginleşmektedir. Muharrem ayının ilk on gününde İran'ı ziyaret eden bir turist için bu günler sürükleyici bir kültürel deneyim gibi gelebilir.
Ülkenin dört bir yanındaki sokaklar pankartlar ve bayraklarla süslenir, insanlar şehrin dört bir yanında stantlar kurarak yiyecek ve içecek dağıtır, geceleri ağıtlar yakılır ve toplumun her kesiminden yas tutanların kederli yüzlerinden gözyaşları süzülürken sinelerini döverler.
Ancak eşsiz bir yas töreni gibi görünen bu ritüelin, ritüeli yaşatanlar için çok daha derin bir anlamı var.
Milyonlarca insanın kalbinde ve zihninde yer etmiş olan tarihi törenler, İslam peygamberinin torunu İmam Hüseyin'in (a.s) şehit ediliş öyküsü etrafında dönmektedir. Kerbela sahrasında 4.000'den fazla Emevi askerinden oluşan bir ordu, adalet taleplerine karşılık olarak İmam Hüseyin ve 72 yoldaşının üzerine yürümüştür. Aradan 13 asırdan fazla bir zaman geçtikten sonra İmam Hüseyin'in hareketi, dünyada adalet ve özgürlük arayanlar için giderek daha efsanevi bir hal almıştır.
Yas tutanlara soğuk içecek dağıtan Mustafa, "İmam Hüseyin her kültür ve ırktan insan için bir rol model olabilir" dedi. İmam Hüseyin'e olan saygısını ifade etmek için 40 derece sıcakta neden ayakta durduğu sorulduğunda, "Hayatıma anlam katan şey bu. Her yıl buraya hayatın ne demek olduğunu hatırlamak için geliyorum... Ne olursa olsun her zaman ahlaki standartlarıma sadık kalmam ve görevlerimi mümkün olan en iyi şekilde yerine getirmem gerektiğini hatırlamak için" dedi.
Muharrem etkinliklerine katılan pek çok kişi de aynı şekilde hissediyor. Muharrem ayını bir ders ve rehberlik kaynağı olarak görüyorlar. İmam Hüseyin'in şehadetinin hüzünlü öyküsü, onun yasını tutanların zihninde sonsuza dek sürecek bir yaşam akışı yarattı. Hayatını İslam tarihini daha iyi anlamaya adamış bir İslam alimi olan Ali Ansari, "Herhangi bir toplumun geçmiş olayları, yüksek maliyetle elde edilmiş değerli deneyimler ve dersler taşır, bu olaylardan bazıları yüzyıllar sonra bile insanlarda yankı uyandırabilir" dedi. "Bazı olaylar her zaman korunacak ve gözden geçirilecektir. Kerbela gibi bir olay, zalimlerin baskısı altında boyun eğmek istemeyenler için sonsuza kadar bir ilham kaynağı olabilir. İster zalimleri yensinler ister onlarla savaşırken ölsünler, adalet arayan insanlar her zaman galip gelecektir".
Dolayısıyla İmam Hüseyin'in hareketi, gelecek nesillere tiranlığa ve adaletsizliğe karşı nasıl mücadele edileceğini öğretecek bir ders olarak görülebilir. İmam Hüseyin, kanı düşmanlarının kılıcına değdiğinde zamanının despot yöneticilerine karşı savaşı kazanmıştır.
Muharrem aynı zamanda farklı mezheplerden, dinlerden ve geçmişlerden gelen insanları birleştiren bir aydır. İran'daki Hıristiyan azınlığın bir üyesi olan Mary, bu ayda Müslüman yurttaşları gibi İmam Hüseyin'in kız kardeşi Hz Zeynep için yas tuttuğunu söylüyor. "Hz Zeyneb, Tanrı aşığı bir kadının mükemmel bir örneğidir" diyen Mary, sözlerini şöyle sürdürdü: "Savaş alanında savaşan erkekler kadar büyük bir etkisi oldu. Kadınların büyük ölçüde göz ardı edildiği bir dönemde, kendisinin ve hemcinslerinin çoğu insandan daha derin bir kavrayışa sahip olabileceğini herkese gösterdi."
Aşura günü İran'ın herhangi bir şehrinde matem törenine katılırsanız, İmam Hüseyin'in mirasının görkemine kendi gözlerinizle tanık olabilirsiniz. İmam Hüseyin insanlık tarihinde hiç ölmeyecek bir iz bırakmıştır ve bu iz zaman geçtikçe daha da belirginleşmektedir.(Soheila Zarfam/Tehran Times)