İran’ın Tacikistan’daki imar çalışmaları
Çalkantılı bir dönemin ardından sonunda İran ile Tacikistan arasındaki yapıcı ve ortak işbirliklerin bir başka örneği açılışına yapımının sonuna yaklaştı.
Bu hususta Tacikistan ulaşım bakanlığı şöyle bir açıklamada yaptı: ” Tacikistan’ın merkezini ülkenin kuzeyine bağlayan İstiklal tünelinin tamamlanma işlemi, İstiklal günü bayramı öncesinde tamamlanacaktır. ”
Tacikistan 32 yıl önce 1991 yılında Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını kazanan bir Orta Asya ülkesidir. İstiklal tüneli yapımı ise 2003 yılında İran ile Tacikistan makamları arasında anlaşmaların imzalanması ile başlamıştı. Kuşkusuz Tacikistan’ın istiklal tüneli bu ülke için büyük önem taşıyor ve İranlı uzmanların kardeş ve Müslüman Tacikistan ülkesindeki imar çalışmalarının bir başka örneği ve belki de sembolü haline gelecektir. Tacikistan’ın Kuzeyi ve Merkezi arasında bağlantının bu uzun tünel sayesinde sağlanması İstiklal tünelinin önemini gözler önüne sermektedir.
Beş kilometrelik İstiklal tüneli, Duşanbe-Hojand karayolu üzerinde, Tacikistan’ın başkenti Duşanbe’nin 90 kilometre kuzeyindeki Anzab dağ geçidinin altından geçiyor. Tacikistan İstiklal Tüneli’nin, ülkenin bağımsızlığının 32. yıl dönümüne denk gelen 9 Eylül’de tamamlanarak hizmete açılması kararlaştırılmıştır. Bu uzun tünel İranlı uzmanlar tarafından inşa edilmiş ve yerli İran teknolojisiyle Tacikistan’da yapılmıştır. Tacikistan’ın düşünceli toplumuna rağmen, İstiklal Stratejik Tünelinin, Sengtude 2 barajı ve enerji santrali ve İbni Sina Hastanesi yapımında İran’ın Orta Asya’nın bu Farsça konuşulan ülkesinde ne kadar değerli bir rol oynadığını hatırlatmaya gerek bile yoktur.
Aynı zamanda şunu da söylemek gerekir ki İran, son otuz yılda Tacikistan barış anlaşmasının imzalanmasına katılmanın yanı sıra, Kızılay aracılığıyla tıbbi ve sağlık hizmetleri de sağlayarak, yoksul ve evsiz Tacik ailelere ve kesimlere İmam Humeyni Yardım Komitesince yardımlarını ulaştırarak, spor merkezleri yaparak, tarihi binaları restore ederek, Tacik gençlerini akademik merkezlerde eğiterek, Tacikistan’ın bilim ve akademik merkezlerine yardım ederek, bu ülkede onlarca teknik ve mesleki eğitim merkezi kurup donatarak ve daha yüzlerce örnekte yardım sağlayarak ve daha da önemlisi imar çalışmalarında yer alarak ve bu tür inşaatları gerçekleştirerek bu ülkeye hizmetler sunmaya çalışmıştır.
Tahran’ın Tacikistan’da uyguladığı tüm planlar, İran’ın bu ülkedeki varlığını olumlu olarak gösteriyor. Buna rağmen Tahran ile Duşanbe arasındaki 32 yıllık ilişkilerin bir kısmında Farsça konuşan iki ülke arasındaki ilişkiler, İran-Tacikistan ilişkilerinin genişlemesine karşı çıkan bazı düşmanların dar görüşlülüğü nedeniyle pek iyi bir seviyede geçmemiştir. Buna rağmen son otuz yılda Tahran ile Duşanbe arasındaki ilişkilerde tekrarlanan bazı iniş çıkışlara rağmen, bazı uzmanlar Tahran ile Duşanbe arasındaki ilişkileri kalıcı olarak bozmanın imkansız olduğunu düşünüyor.
Tacik siyaset uzmanı “Sayfullah Safarof” bu bağlamda, “Tacikistan halkının İran halkına duyduğu sevginin tarif edilemez olduğuna” inanıyor. İran ve Tacikistan’ın kardeş kabul edildiğini belirten bu Tacik uzman, “Tacikler, gelecekte Tahran ile Duşanbe arasındaki ilişkileri iyileştirmeyi de umuyor.” Seyfullah Saferov bu açıklamaları, Tahran ile Duşanbe arasındaki ilişkilerde yaşanan sorunların her zaman Duşanbe hükümeti tarafından Farsça konuşan iki ülkeye empoze edildiğini gösteriyor.
Bu, İran ve Tacikistan arasındaki ilişkilerin Farsça konuşan ülkeler için her zaman çok önemli olmasına rağmen yaşanan bir durumdur. Bu önem yadsınamaz bir gerçekten kaynaklanmaktadır ki o da İranlılar ile Tacikler arasında çok eskilere dayanan kültürel, dinsel, tarihi ve dilsel bağların olması ve bu bağların bölgedeki jeopolitik değişimlerin iniş çıkışlarında hiçbir zaman kaybolmamış olması ve Tacik uzmanlar açıklamalarında Tahran ile Duşanbe arasındaki ilişkileri kalıcı olarak bozmanın imkansız olduğunu gösteriyor.(Ajanslar)