İsrail'in tartışmalı Generaller Planı: Gazze'yi boşalt, aç bırak, teslim al
İsrail, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de 42 binden fazla kişiyi katletse de kendi açısından hâlâ hedeflerine ulaşabilmiş bir konumda değil. Lübnan'a saldırıyla birlikte cephenin genişlemesi de İsrail ordusu üstündeki baskıyı artırıyor.
Terör rejimi İsrail’in Gazze’ye yönelik katliamında 12 ay içinde 42 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti. Ancak İsrail içinde, katliamın beklenen sonuçları verememesi ve özellikle hâlâ esirlerin kurtarılamaması ciddi bir memnuniyetsizlik yaratıyor. Buna ek olarak, İsrail’in Eylül ayında Lübnan’a müdahalesiyle cephelerin genişlemesi, ordu üzerindeki baskıyı artırdı. Bu durum, bazı üst düzey yedek subayların sunduğu "Generaller Planı" veya diğer adıyla Eiland Planının yeniden tartışılmasına yol açtı.
Generaller planı nedir?
Bu plan, Gazze’nin kuzeyini Filistinlilerden zorla boşaltmayı ve bölgeye hiçbir insani yardımın girişine izin vermemeyi öneriyor. Amaç, kuzeyde kalan Filistinli savaşçıları kuşatma ve aç bırakma stratejisi ile etkisiz hale getirmek. Plan, ordunun başarısız olduğunu düşünen bir grup kıdemli subayın girişimi olarak Eylül 2024'te bir askeri forumda yayınlandı.
Bu planı öneren grup, kendilerini "Yedek Komutanlar ve Askerler Forumu" olarak tanımlayan ve bin 500'den fazla subayı içeren bir sivil toplum kuruluşu olarak faaliyet gösteriyor. Planın dört ana hedefi şöyle özetleniyor:
- Savaş doktrinini değiştirmek.
- Caydırıcılık anlayışından kesin zafer anlayışına geçmek.
- Ordu komuta kademesine daha fazla saldırgan komutan kazandırmak.
- Düşmana karşı tüm cephelerde net bir zafer sağlamak.
Planın mimarı: Gıora Eiland
Planın arkasındaki isimlerden biri, İsrail ordusunun emekli tümgenerali Giora Eiland. Eiland, geçmişte İsrail'in 1973 Arap-İsrail Savaşı, 1982 Lübnan İşgali ve Entebbe Operasyonu gibi kritik askeri harekâtlarda görev almış bir isim. Aynı zamanda İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi’nin eski başkanı olan Eiland, katliamın başından itibaren sert ve tartışmalı açıklamalarıyla gündeme geldi. Örneğin, Aralık 2023'te Hamas ile esir takası müzakereleri sonuç vermezse Gazze’ye insani yardımın kesilmesini önermişti.
Eiland, savaşın uzamasını önlemek için açlık ve insani kriz yaratmanın etkili bir yol olduğunu savunarak, “Aç kalan insanlar, liderlerine karşı ayaklanır ve bu da Hamas yönetiminin çökmesini sağlar” ifadesini kullanmıştı. Ayrıca, yaşlılara veya sivillere insani yardım sağlanmasının gereksiz olduğunu söyleyerek, "Bunlar, 7 Ekim’deki saldırıları gerçekleştiren militanların anneleri ve büyükanneleri" demişti.
Generaller Planı’nın uygulama aşamaları
Plan iki ana aşamadan oluşuyor.
Kuzey Gazze’nin boşaltılması:
İlk aşamada, kuzey Gazze’deki halkın zorla güneye taşınması öngörülüyor. İsrail ordusu, Ekim 2024'te Jabaliya, Beyt Hanun ve Beyt Lahya gibi bölgelerde yaşayanlara tahliye çağrıları yaparak bu süreci başlattı. Gazze’yi doğu-batı yönünde ikiye bölen Netzarim Koridoru ise bölgenin kontrol altında tutulması için askeri bir bölge olarak ilan edildi. Ordunun, kuzeyden güneye geçişleri tamamen engellemek amacıyla bu koridor boyunca tahkim edilmiş bir yol inşa ettiği bildirildi.
Kuzey Gazze’nin askeri bölgeye dönüştürülmesi:
Tahliye tamamlandıktan sonra, kuzey Gazze tamamen kapatılacak ve her türlü giriş-çıkış ve insani yardım engellenecek. Bölgede kalan herkes, savaşçı kabul edilip “teslim ol ya da açlıktan öl” seçeneğiyle karşı karşıya kalacak. Plan, bu aşamanın sonunda Hamas savaşçılarının direncinin tamamen kırılacağını ve kuzey Gazze’nin kolayca temizleneceğini öngörüyor.
Planın yasal tartışmaları
Plan, uluslararası hukuk açısından büyük tepki çekebilecek maddeler içeriyor. Ancak planın savunucuları, "düşman kuşatması"nın uluslararası hukuk kapsamında meşru olduğunu ve sivil halka güvenli koridorlar sunulması şartıyla uygulanabileceğini iddia ediyor. Plan, II. Dünya Savaşı'ndaki İngiliz ablukasını örnek göstererek, benzer stratejilerin daha önce de kullanıldığını savunuyor.
İsrail’de generaller planı’na destek
Plan, özellikle İsrail'in sağcı hükümeti tarafından güçlü bir destek görüyor. İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, Gazze halkının Sina’ya sürülmesi ve İsrail sınırına geri dönüşlerine izin verilmemesi gerektiğini defalarca dile getirmişti. Ayrıca, İsrail Tarım Bakanı Avi Dichter, 1948’de yaşanan Nakba’nın bir benzerinin Gazze’de gerçekleştirilmesi gerektiğini ifade etmişti.
Knesset’teki 27 koalisyon milletvekili de planın uygulanması için Başbakan Binyamin Netanyahu’ya destek mektupları gönderdi. Netanyahu, planın genel çerçevesinin mantıklı olduğunu belirtirken, ordunun stratejik planlama birimi de benzer adımlar üzerinde çalışıldığını doğruladı.
Plan fiilen uygulanıyor mu?
Gözlemciler, planın birçok unsurunun zaten uygulanmaya başladığını belirtiyor. İsrail ordusu, 9 Ekim 2024'te Jabaliya Mülteci Kampı’na büyük bir saldırı düzenledi ve aynı gün üç hastanenin tahliye edilmesi emrini verdi. Birleşmiş Milletler ise 11 Ekim’de kuzey Gazze’ye 1 Ekim'den beri hiçbir gıda yardımının ulaşmadığını rapor etti. İsrail medyası da ordunun, kuzey Gazze’den 200.000-300.000 Filistinliyi güneye itmeye çalıştığını bildirdi.(Karar)