'Sızdırılan Hamas belgeleri': Gerçek mi, manipülasyon mu?
İsrail'de sızdırılan "Hamas belgeleri," Başbakan Netanyahu'nun esirler krizini ele alışını çevreleyen tepkilerden kurtulmak amacıyla kamuoyunu manipüle etmeye yönelik bir kampanyanın parçası olduğu iddiasıyla gündeme geldi.
Haaretz yazarı Amos Harel, yeni analizinde sızdırılan “Hamas belgeleri”nin, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve ofisinin rehine krizine dair eleştirilerden kaçınmak için bir manipülasyon kampanyası yürüttüğünü iddia etti.
Harel’e göre Netanyahu, hesap verilebilirlikten kaçmada ustalaşmış durumda ve yönetimine yöneltilen şaibeli eylemlerden uzak durmasını sağlayan, dikkatle oluşturulmuş bir inkâr mekanizması ile kendisini çevrelemiş.
Siyonist rejimin iç istihbarat teşkilatı Şin Bet, Başbakanlık Ofisi’nden bir sivilin, gizli belgeleri Netanyahu’nun gündemini desteklemek için yabancı medyaya sızdırdığı iddiasıyla gözaltına alındığını açıkladı.
Hamas lideri Yahya Sinvar'ın müzakereleri engellemekle suçlanması için değiştirildiği öne sürülen bu belgeler, direnişin eylül ayında altı İsrailli esiri öldürmesi üzerine İsrail kamuoyunda esir takası taleplerinin arttığı bir dönemde yayımlandı.
Harel, Aksa Tufanı operasyonunun ardından Netanyahu'nun, koalisyonunu koruma çabalarını esir takası müzakerelerinin önüne koyduğunu belirtti.
Örneğin, Netanyahu'nun sağcı müttefikleri Itamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich'in Hamas ile yapılacak herhangi bir anlaşmaya, özellikle yerleşim meselesi veya savaşın sona erdirilmesi gibi konularda karşı çıktıkları ifade ediliyor.
Sızdırılan belgelerin Jewish Chronicle (İngiltere) ve Bild (Almanya) gazetelerine gönderildiği; bu belgelerde Sinvar'ın esirleri İran’a gönderebileceği ve Netanyahu’nun esirler karşılığında mahkumları serbest bırakmayı reddetmesini bu gerekçeyle haklı çıkaracağı öne sürülüyor.
Harel, sızıntıların aslında Hamas’a değil, İsrail kamuoyuna dönük olduğunu ve Netanyahu'nun esir takası müzakerelerine dair anlatıyı şekillendirmeye çalıştığını öne sürdü.
Netanyahu’nun ofisi bu sızdırma girişiminde doğrudan bir rol oynamadığını belirtse de Harel, Netanyahu’nun yakın çevresinin geçmişte de İsrail kamuoyunu etkilemek amacıyla medya manipülasyonlarına başvurduğunu dile getirdi.
ABD Başkanı Richard Nixon’ı görevinden eden Watergate skandalını konu alan All the President's Men filminden alıntı yapan Harel, “Gerçek şu ki, bunlar çok zeki adamlar değil ve işler kontrolden çıktı,” ifadesinin Netanyahu’nun yönetiminde kamuoyunu yanıltmaya yönelik yapılan bu hamlelerin kaotik doğasını açıklamada yerinde bir örnek olduğunu vurguladı.(YDH)
