Antep'te Fransız zulmü müze haline geldi
Türkiye'nin ikinci büyük savaş müzesi olma özelliğini taşıyan, Gaziantep savunması ve kurtuluş mücadelesini anlatan Milli Mücadele Müzesi, Birinci Dünya Savaşı'nda kenti işgal eden sömürgeci Fransız askerlerinin zulmünü gün yüzüne çıkarıyor.
Gaziantep'te daha önce savaş müzesi olarak hizmet veren, yaklaşık 4 yıllık restorasyon çalışmalarının ardından yeni yüzüyle Milli Mücadele Müzesi'ne dönüştürüldü. Antep Harbi sırasında, malzeme, silah deposu ve hastane olarak kullanılan mağaranın üzerine kurulan müzeyi ziyaret edenler, sömürgeci ve işgalci Fransızların zulmüne şahit oluyor.
Şahinbey Belediyesi tarafından restorasyonu yapılarak yaklaşık 4 ay önce hizmete açılan müze, Antep savunmasını ve kurtuluş mücadelesinin yanı sıra, aynı zamanda da 96 yıl önce kenti işgal eden Fransız askerlerinin o dönem yaptığı zulmü anlatıyor.
Antep savunmasından kalma silahların ve üniformaların yanı sıra o döneme ait çok sayıda eşyanın da sergilendiği müzede, savaş döneminde yaşananların canlandırıldığı maketler yer alıyor. Antep Harbi sırasında, malzeme ve silah deposu olarak da kullanılan mağaranın üzerine kurulan müzeyi ziyaret edenler, adeta o dönemi yaşadıklarını dile getirdiler.
Müzenin Rehberi Mesut Hocaoğlu, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, daha önceleri Savaş Müzesi olarak kullanılan ve Antep Savunmasında malzeme ile silah deposu olarak mağara üzerine kurulan ve Milli Mücadele Müzesi'ne dönüştürülen müzenin büyük bir ilgi gördüğünü söyledi.
Yapımım tamamlanan ve 4 ay önce hizmete açılan müzede Antep destanının bilinmeyen yönlerinin ve işgalci Fransız zulmünün farklı sergileme teknikleri ile çarpıcı biçimde gözler önüne serildiğini belirten Hocaoğlu, "Şahinbey Milli Mücadele Müzesi'nde yaklaşık 4 yıldır bir restorasyon çalışması vardı. 2013 yılında yeni yerler keşfedilince restorasyon dönemine girildi. 4 yılın sonunda da hazır hale geldi. Yaklaşık 3-4 aydır ziyarete açıldı." dedi.
Hocaoğlu, müzenin resmi açılışının Gaziantep'in, sömürgeci Fransız işgalinden kurtuluşunun 96'ncı yıl dönümünde açılacağının bilgisini verdi.
Müzenin henüz yeni açılmış olmasına rağmen ziyaretçiler tarafından büyük bir ilgi gördüğünü belirten Hocaoğlu, müzeyi Gaziantep ve Türkiye'deki ziyaretçilerinin yanı sıra Avrupa ülkelerinden de gelen ziyaretçiler tarafından ziyaret edildiğini bildirdi.
700 yıllık mağaralar üzerine kurulu
Müzenin 700 yıllık mağaralar üzerine kurulduğu bilgisini veren Hocaoğlu, "Bu müze çok farklı, değişik bir müze oldu. Müzemizin altında kocaman mağaralar var. Üstünde Antep harbini anlatan Şahinbey, Şehitkâmil, Molla Karayılan'ın şehit düştükleri olayları anlatan panoramamız var. Herkesi müzemize bekliyoruz. Bunun yanı sıra zeytin işlikleri anlatılıyor. O dönemde sabunlar yapılmıştır. İmalatı harbiye dediğimiz yerde baturlar yapılmıştır. Bu mağaralar 700 yıllık mağaralardır. Zamanında bu mağaralarda her türlü ihtiyaçlarını karşılamışlar. Savaş zamanında da bu mağaralara sığınmışlar ve burayı sığınak olarak kullanmışlar. Çünkü dışarıya hiç çıkamamışlar. Çünkü her 20 metrede bir Fransız askerleri var. Dışarıya çıkamadıklarından dolayı da her türlü ihtiyaçlarını bu mağaralarda karşılıyorlar. Zehirli zerdali ekmeklerini yapıyorlar. Bunları yiyince insanlar 3-4 gün sonra şehit oluyorlar. Ayrıca aşağıda hemen Şıh Fethullah Camisi var. Orayı hastane olarak kullanıyorlar. Ama Fransızlar orayı bombalayınca artık yaralıları bu bölgeye getiriyorlar, tedavileri burada yapılıyor." şeklinde konuştu.
Müzenin büyük bir ilgi gördüğünü belirten Hocaoğlu, kendisi de rehber olarak bugüne kadar böyle güzel bir müzede çalışmadığını söyleyerek, "Müzemize özellikle Gazianteplileri bekliyoruz. Çünkü kendi tarihimizi pek bilmiyoruz. Ama genelde ise müzeye gelen ziyaretçilerimiz hep şehir dışından geliyor. Özellikle de Ege bölgesinden çok ziyaretçimiz var. Ectadlarının burada ne kadar zorluklarla çatıştıklarını ve nasıl direndiklerini gösteren çok güzel bir müzemizdir. Herkesi bekleriz." şeklinde konuştu.
"O anı yaşamış gibi oluyoruz"
Müzeye gelen ziyaretçilerden Bülent Akın ise, müzeyi gezerken çok duygulandığını ve özellikle kadınların yaptıkları fedakârlığın takdire şayan olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Bu müzeyi yapanlardan Allah razı olsun. Biz şu an sanki o anları yaşıyoruz. Gerçekten müze çok güzel olmuş. İnsanın tüyleri diken diken oluyor. Atalarımız nasıl mücadele vermişler ve gayret göstermişler. Atalarımızın kahramanlığını anlatan çok güzel bir müze olmuş. İnsan bir tuhaf oluyor. O anı yaşamış gibi oluyoruz."
"O dönemde bire bir yaşanan tüm olayları bu müzede görmek mümkün"
Ziyaretçilerden Beyhan Körcük de, "Bu müze Gaziantep'teki dedelerimizin, ninelerimizin yaşadıkları zorlukları anlatmak açısından çok güzel bir müze olmuş. O dönemde bire bir yaşanan tüm olayları bu müzede görmek mümkün. Gaziantep savunmasını da çok güzel anlatan bir müze olmuş. Bu şehrin ne şartlarda savunulduğunu, kazanıldığını en ince noktasına kadar anlatan, gezerken insanı çok etkileyen bire bir o günlere götüren bir ortam mevcuttur. Bu müzeyi şehrimize kazandıranlara ben çok teşekkür ediyorum. Müzeden çok etkilendim. Hastanesini, savaş manzaralarını ve o dönem kullanılan eşyaları gördüğümüz zaman sanki o günleri yaşamız gibi oluyoruz, o günlere gidiyoruz. Şehrimizin kıymetini daha iyi anlıyoruz." diye belirtti. (İbrahim Koçyiğit - İLKHA)