“Suriyelilerin yüzde 56'sı ülkelerine dönmek istiyor”
Gaziantep Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada, Suriyeli mültecilerin yüzde 56'sının uygun şartlar oluştuğunda ülkelerine dönmek istediğini ifade edildi.
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Sosyoloji Bölümü tarafından kent genelinde yapılan Suriyeli mülteci araştırması, Göç Enstitüsü tarafından Türkçe, Arapça ve İngilizce dillerinde kitap haline getirildi.
Kitabın tanıtımının ve araştırmanın sonuçlarının değerlendirilmesi ve dünya kamuoyuyla paylaşılması amacıyla Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Prof. Dr. Ali Gür, bir basın toplantısı düzenledi.
GAÜN Göç Enstitüsü'nün ilk yayını olan Gaziantep'teki Suriyeliler adlı eserin ilgili tüm birim ve kişilere gönderileceğini belirten Rektör Ali Gür, araştırmanın toplumda Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönme düşünceleri ve suç sayısını artırdıkları gibi birçok mesnetsiz iddiayla ilgili çarpıcı sonuçları ortaya çıkardığını söyledi.
Araştırmada, Gaziantep'teki 194 mahallede oturan 129 hanenin, bin 824 bireyiyle yüz yüze görüşülüp kendilerine 79 soru yöneltildiğini kaydeden Gür, araştırmanın detayıyla ilgili pek çok bilgi verdi.
“3 milyon 550 bin insan Türkiye'ye geldi”
Rektör Gür, 2011 yılının mart ayında hiç beklenmedik bir şekilde ‘Arap Baharı’nın Suriye'ye yansıması ile durdurulamayacak bir şekilde katliamlara dönüştürüldüğünü belirterek, “Doğal komşu sınırımız ve 950 kilometrelik mesafe içerisinde biz Kürt, Türkmen, Arap ve Çerkez demeden hepsine kucak açtık. Hatta Ezidi, Hıristiyan ve Müslüman bile demedik. Mazlum olan herkese kucak açtık. 3 milyon 550 bin insan Türkiye'ye geldi. Biz bununla iftihar ediyoruz. Yedi yıldır asayiş olayları bile fazla olmadığı halde millet ve vatandaş olarak gelenlere her türlü desteği verdik. Vatandaşlarımız elini, yüreğini, sofrasını açtı. Bu illerin en başında ise ilk risk alan Gaziantep şehri geliyor. Şu anda Gaziantep'te 400 bin kayıtlı Suriyeli var. Bir de sınırlar arasında şehirlerarasında gelip gidenlerin kontrolü zor olanların da kabul edersek bir dönem 500 bin civarındaydı. Bizim şehrimizin beşte birine takabiliyor.”dedi.
“Suriyeliler konusunda önemli araştırmalar yaptık”
Suriyeli mültecilere yönelik insani olarak fedakârlıklar yapıldığını ifade eden Gür, ancak hayat şartları, istek ve talepleri ile ilgili bir çalışma yapılmadığını belirterek, “Biz fedakârlık yaptık ama bu Suriyelilere biz bu kadar destek verirken onlar ne düşünüyorlar, onların gelecek vizyonu nedir ve misyonu nedir? Gelecekten hayat beklentileri nelerdir? Ülkemizde kalacaklar mı veya gidecekler mi? Aile kuruyorlar ve onlarla ilgili bir endişeleri var mı? Türkiye toplumu ile uyum sağladılar mı? Asayiş olayları ile ilgili kendilerini nasıl hissediyorlar? Bununla ilgili büyük bir araştırma planlandı. Bu planlama ile de önemli bilgiler elde edildi.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye'nin ilk Arapça gazetesi ve dergisini çıkardık”
Gaziantep Üniversitesi’nde 800’ün üzerinde Suriyeli öğrencinin 12 programda eğitim aldığını belirten Gür, “Bu da yetmedi kamplarda ve bölgelerden yapılan bu kadar iyiliklere rağmen maalesef bu algıları doğru yönetemediğimizi düşündüğümüz için kamplar başta olmak üzere 100’ün üzerindeki kamplara Arapça gazeteler gidiyordu. Ama ne ilginç ki bu gazetelerin hiçbirisi Türkiye tarafından çıkarılmıyordu. Uluslararası belli mihraklar tarafından Türkiye aleyhinde propaganda yapar mahiyette sürekli yayınlar gönderiliyordu. Gaziantep Üniversitesi olarak da buna bir ‘dur’ dememiz gerekiyordu ve üniversitenin sorumluluğunda ve aynı zamanda güvencesinde biz ilk resmi gazeteyi çıkardık. Yaklaşık 14 aydır bu gazetemiz yayına devam ediyor. Madem Ortadoğu'daki temel sorunlardan birisi de yine dinin yanlış yönlendirilmesidir, o zaman ilahiyat fakültemiz burada da bir sorumluluk yüklenerek tematik özel konuları olan Arapça ve Türkçe yayınlanan ilk dergiyi çıkarttı. Bu dergimizde yayın hayatına devam ediyor.” dedi.
“Türkiye'nin yurt dışındaki ilk üniversite bölümünde eğitim başladı”
Üniversite olarak Suriye'den göç eden gençlerin eğitimlerinin devamı için örnek adımlar attıklarını dile getiren Gür, Türkiye'nin yurt dışındaki ilk üniversite bölümü olarak Cerablus Meslek Yüksek Okulu'nda eğitimin başladığını hatırlatarak, şunları söyledi:
“Eğer bir yerde eğitim veya yükseköğretim varsa orada güvenlik var demektir. Bu algının yerleşmesi açısından oradaki gençlerin boşluğa düşmeden gelecek eğitimlerinin var olduğunu bilerek üniversite eğitimlerine geçiş hayal ettikleri noktada bulmaları o ülkenin yaşana biliyor olduğunu gösteriyor. Şu anda orada 5 programda 148 öğrencimiz eğitim görüyor ve Gaziantep Üniversitesi'nde 2018-2019 eğitime ne zaman başladıysa bu üniversitede eğitim aynı gün saatte başladı. Aynı katı kurallı, disiplinli Gaziantep Üniversitesi eğitimi devam ediyor. Bizler oraya gittik ve arkadaşlarımızla beraber yerinde gördük. Acaba öğrenciler devam eder mi diye tereddüt ediyordum. Öğrenciler eğitimlerine ful devam ediyorlar. Bu da o bölgede eğitimin ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Oradaki disiplinin sağlanmasıyla da eğitimdeki kalite de korunacak. Bu da açıkçası bizi sevindiriyor.”
“Şehirde efsane gibi dolaşan bazı yargıların reel olup olmadığını gördük”
Gaziantep Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü tarafından kentte yaşayan Suriyelilere yönelik bir araştırma yaptıklarını, araştırmanın da Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak kitaplaştırıldığını anımsatan Gür, “Yıllardır biz göç üzerine araştırmalar yapıyoruz. Anadolu coğrafyası bu göçün sürekli sıkıntılarını çekiyor. Ama doğru raporlandırma, altyapı imkânlarını iyi kullanmadığımız için çalışmalar nedense bizim ham verilerimiz alınarak yurtdışı kaynaklı raporlandırmalar üzerinden yürütülüyor. Bir güvenlik sorunu var. Çalışmaların güvenirlik sorunu var. Yanılsama ve yanıltma sorunu var. Dolayısıyla biz madem burada bu sıkıntılar yaşıyoruz ve yerindeyiz. O zaman bizim Gaziantep Üniversitesi olarak çok büyük bir gücümüz var, araştırma potansiyelimiz var. Bunları sahaya sürerek bir de kaliteli çalışma yapalım ve raporlandırmayı biz yapalım istedik. Böylece hem çalışma ortaya çıktı. Hem şehirde efsane gibi dolaşan bazı yargılar var ve o yargıların reel olup olmadığını gördük. Sonuç olarak ise biz objektif kriterlere dayandırılarak çalışmanın sonucunu yayınladık.”şeklinde konuştu.
“Suriyelilere yüzde 56'sı uygun şartlar oluştuğunda ülkelerine dönme niyetinde”
Gür, “Bu son dönemde en çok tartışılan ve merak edilen sonuçların başında Türkiye'deki Suriyelilerin geleceği var. Araştırmada, Gaziantep'teki Suriyelilere ülkelerine dönme niyetleri sorulmuş ve yüzde 56'sı uygun şartlar oluştuğunda dönme niyetinde olduklarını beyan etmiş, yüzde 13'lük bir bölümü ise başka bir ülkeye gitme yolunda görüş bildirmiştir.” diye konuştu.
Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Göç Enstitüsü Müdürü Doçent Doktor Mehmet Nuri Gültekin ise yaptıkları araştırmanın Gaziantep'teki 190 mahallede yaşayan bin 824 Suriyeli aile ile yüz yüze yapılan görüşmelerde yöneltilen 79 soruya verilen yanıtlara göre gerçekleştirildiğini kaydetti.
Araştırmada, Gaziantep'teki Suriyelilere ülkelerine dönme niyetlerinin sorulduğunu belirten Gültekin, Suriyelilerin yüzde 56'sının uygun şartlar oluştuğunda ülkelerine dönmek istediklerini beyan ettiğini vurguladı.
Ankete katılanlara Türkiye vatandaşlığı alıp almadıklarının da sorulduğunu bildiren Gültekin, “Sadece yüzde 3.6'sı Türkiye vatandaşlığı aldığını, yüzde 9'u başvuru sürecinin devam ettiğini beyan etti ve yüzde 35.9'u ise kesinlikle vatandaşlık başvurusu yapmayı düşünmediğini açıkladı.” dedi.
Araştırma sırasında ekiplerin 727 evlilik tespit ettiklerini, evliliklerin yüzde 74'ünün Suriyelilerin kendi aralarında gerçekleştiğini tespit ettiklerini aktaran Gültekin, “Bu konudaki araştırma oldukça anlamlı bir sonucu da ortaya çıkardı ki, evliliklerin yüzde 24 gibi önemli bir bölümü Gaziantepli ya da Türklerle evlenen Suriyeli kadınların gerçekleştirdiği evlilikler olmasıdır.” şeklinde konuştu.
Kitapta yer alan araştırmada, Suriyelilerin suç olaylarının artmasında etkisinin olmadığı, son dönemde bazı kesimlerce Suriyelilerin kriminal olayları tırmandırdığı ve suç işleme oranının arttığı yolundaki bu iddiaların aksine Gaziantep'te yaşayan Suriyelilerden yüzde 81'inin ne mahkeme ve ne de karakola gitmediği yer alıyor.
Kitaptaki bir diğer araştırmaya göre, Gaziantep'te yaşayan Suriyelilerin yüzde 83.5'inin 50 yaş altında ve ortalama yaşın 36.4 olduğu, ailelerin yüzde 18.1'inin 3 çocuklu, 10 ve üzeri çocuk sahibi ailelerin ise toplam hanenin yüzde 3.7'sine isabet ettiği, görüşülen kişilerin ortalama çocuk sayısının 4.2 bu oranlarının bölge ortalaması olan 4'e yakın ve 4 olan hane başına düşen çocuk sayısında ise Türkiye ortalamasının 2 katı kadar olduğu bilgisi yer alıyor.
Kentteki Suriyelilerin büyük bir kısmının çalışmadığının yer aldığı araştırmanın devamında özellikle de alt gelir grubunun herhangi bir diplomasını olmadığı, Suriyelilerin yüzde 59.3'ünün çeşitli nedenlerle çalışmadığı, çalışanların yüzde 62'sinin sürekli işlerde, yüzde 37.9'unun ise geçici ve mevsimlik işlerde çalıştığı ve çalışanların yüzde 88.4'ünün ise sigortasız çalıştığı bildiriliyor.
Suriyeli mültecilerin eğitim durumunun yer aldığı araştırmada, Suriyeli sığınmacıların yüzde 26.4'ünün okur-yazar olmadığı, yaklaşık yüzde 29'unun ilkokul mezunu, orta öğretim bitirenlerin oranı yüzde 26, üniversite-lisans eğitimi alanların oranı ise yüzde 11 olduğu bilgisi veriliyor. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)