ABD Çin'i kışkırtmaya devam ediyor: Tayvan'a F-16 füzeleri onaylandı
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında, F-16 savaş uçaklarında kullanılan 619 milyon dolar değerinde füze satışına onay verildiği duyuruldu. Silah satışına verilen onayın, Tayvan'ı topraklarının parçası olarak gören Çin'in tepkisini çekmesi bekleniyor.
ABD'nin, Çin ile egemenlik ihtilafı içindeki Tayvan'a, F-16 savaş uçaklarında kullanılan 619 milyon dolar değerinde füze satışına onay verdiği bildirildi. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, AGM-88B HARM tipi 100 anti-radar füzesi ile AMRAAM tipi 200 havadan havaya füzenin Tayvan'a satışına onay verildiği belirtildi.
AA'nın aktardığına göre açıklamada, toplam 619 milyon dolara mal olacak satışın, 'Tayvan'ın hava savunma kapasitesini, bölgesel güvenliği ve ABD ile ortak operasyon kabiliyetini artıracağı' kaydedildi. ABD yapımı F-16 savaş uçaklarında kullanılan söz konusu füze ve donanımlar, ABD'li savunma şirketleri Raytheon ve Lockheed Martin tarafından üretiliyor.
Silah satışına verilen onayın, Tayvan'ı topraklarının parçası olarak gören Çin'in tepkisini çekmesi bekleniyor. Çin Ticaret Bakanlığı, daha önceki silah satışları nedeniyle iki şirkete ithalat ve ihracat yasağı getirmişti.
TAYVAN: ÇİN'E AİT 29 HAVA ARACI TESPİT EDİLDİ
Öte yandan Tayvan Savunma Bakanlığı, dün akşamdan bugün sabah saatlerine kadar Ada çevresinde Çin'e ait 29 askeri hava aracı ve 4 savaş gemisinin tespit edildiğini bildirdi. Bakanlığın açıklamasına göre, 29 hava aracından 21'i, Tayvan'ın "Hava Savunma Tanımlama Bölgesi" (ADIZ) ilan ettiği bölgeye girdi. 17 "J-10" ve 4 "J-16" savaş uçağı, ADIZ'ın güneybatı bölümüne uçtu. Ada çevresinde ayrıca 4 savaş gemisi kaydedildi.
Ada çevresinde tespit edilen hava araçları ve gemilerin, elektronik takip vasıtaları, devriye uçakları, gemiler ve yer füze sistemleriyle izlendiği belirtildi. Bakanlık, dün de 25 askeri hava aracı ve 3 savaş gemisinin Ada çevresinde görüldüğü bildirilmişti. Uçuşlar ve gemi devriyeleri, ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken'ın Tayvan'ın Çin'in iç meselesi olmadığına, buradaki bir çatışmanın bütün dünyayı etkileyeceğine ilişkin sözlerinin yarattığı tartışmanın ardından geldi.
Blinken, Ukrayna Savaşı'nın yıl dönümünde ülkesinde "The Atlantic" dergisine verdiği röportajda, "Eğer Çin'in saldırganlığı nedeniyle Tayvan'da kriz çıkarsa bunun dünya ekonomisi ve diğer ülkeler için sonuçları felaket olacaktır" ifadelerini kullanmıştı. Tayvan sorununun, Çin'in savunduğu gibi egemenlikle ilgili bir iç mesele olmadığını, bütün dünyayı ilgilendirdiğini vurgulayan Blinken, "Pekin yönetiminin artan şekilde duyduğu mesaj bu" değerlendirmesinde bulunmuştu.
Çin ise Blinken'ın sözlerine tepki göstermiş, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Pekin'de düzenlenen olağan basın toplantısında, Blinken'ın sözlerini 'saçma ve sorumsuzca' diyerek eleştirmişti. Sözcü Mao, "ABD'ye açık bir mesajımız var. Bölme taktiklerinden vazgeçin, dünyayı Tayvan konusunda yanıltmayı bırakın. Eğer ABD tutumunda ısrar ederse bedeli ağır olacaktır." ifadelerini kullanmıştı.
Çin, ABD'nin önceki Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin Ağustos 2022'deki ziyaretinin ardından, Tayvan çevresindeki uçak ve gemi devriyelerini artırmış, Tayvan Boğazı'nı ayıran itibari 'orta çizgi'yi geçtiği uçuşları düzenli hale getirmişti. Ada'yı topraklarının parçası olarak gören Pekin, 'tek Çin ilkesi'ni vurgulayarak Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, Birleşmiş Milletlerde ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor, kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkileri kesmesini şart koşuyor. (AA/Duvar/Hürseda)