İmam Cafer-i Sadık (as)'ın şehadet yıldönümü
“Hamd Allah’a ki, musibeti dinimde karar kılmadı; hamd Allah’a ki, isteseydi musibeti bundan daha büyük kılardı; o iş üzere hamd Allah’a ki, olmasını istedi, o da oluverdi.” İmam Cafer Sadık
Adı: Cafer Lakabı: Sadık Künyesi: Ebu Abdullah Babası: Hz.Muhammed Bâkır(a.s) Doğum yılı: Hicri 80.yıl İmamet süresi: 31 yıl Ömrü: 68 yıl Şehadeti: Hicri 148 yılında Abbasi halifesi Mansur eliyle zehirletilerek şehit edildi. Defnedildiği yer Medine’de Bâki Mezarlığı.
Doğumu:
İmam Sadık(a.s)'ın vücud güneşi, annesi Ümm-ü Ferve'nin kucağında Hicri 83.yılın Rebiülevvel ayının 17 sinde Medine'de doğdu. Hz.Muhammed Bakır(a.s) oğlunun doğumuna çok sevindi. Annesi, Muhammed bin Ebibekr'in torunlarındandı. Muhammed bin Ebibekr, Hz.Ali(a.s)'ın ashabından idi. Hz. Ali(a.s) herzaman onun hakkında şöyle buyururdu: "Muhammed benim ahlaki ve manevi oğlumdur". Muhammed bin Ebibekrin annesi, pak bir kadın olan ve Hz. Zehra'ya sürekli hizmet etmekten iftihar duyan Esma bint-i Umeys'dir. İmam Sadık (a.s) annesi hakkında şöyle buyurmuştur. "Annem; takvalı, imanlı ve iyi işlerle uğraşan bir kadındı." İmam Cafer (a.s), Hz.Seccad'ın şehadeti sırasında 15 yaşında, babasının şehadeti sırasında ise 35 yaşındaydı. İmam Hüseyin (a.s)'ın şehadetinden sonra devletin halka karşı yaptığı zalimce uygulmalar, halkın devlete karşı düşmanlık beslemesine ve çeşitli kıyamlara yol açdı. Böylece Beni ümeyye hükümetinde sarsılmalar, meydana geldi ve bu durum Abbasilerin hükümeti ele geçirmelerini kolaylaştırdı. Bu iki gücün çatışmaları sırasındaki durgunluk döneminde, Şia fikrinin yayılması için büyük fırsat doğmuştu. İmam Sadık(a.s), ilmi kıyamı ile, islami ilimleri tüm dünyaya ulaşacak şekilde yaymağı başardı.
İmam Cafer sadık (a.s)’ın ahlaki özellıklerı:
İnsanların davranışlarının, onların insani ahlaklarının aynası olduğunu ve herkesin hareket ve davranışlarıyla tanınacağını biliyoruz. Kalbindekileri hareketleriyle dışarı yansıtmadan belli ettirmeyen kimseler çok azdır. İnsanın gönlündekiler tıpkı aynı anda dışarıdaki lambayı aydınlatan bir elektrik düğmesi gibidir. Imam Sadık (a.s) tıpkı öteki İmamlar gibi, hayatının tümü gerçek islamdan derslerle doludur. Ve onun kendisi, islami davranış ve ahlakın en açık örneği sayılırdı. Tüm beşeri toplumlar arasında, fikir, düşünce, ahlak, davranış ve diğer tüm açılardan birbirine çok benzeyen baba ve oğul olamaz ama, Resulullah ve o Hazretin vasilerinin hepsi bir çizgide, bir tek hedefe doğru, bir fikir ve bakış açısıyla kutsal görevlerini yerine getiriyorlardı. Onların ahlak, davranış ve sözlerinde ihtilaf görmek imkansızdı. Onun dörtbin öğrencisi arasında hatta birisinin bile onun ahlak ve tarzında bir eksiklik, ya da, zayıf bir nokta bulamaması İmam Sadık (a.s)'ın değeri ve fazileti hakkında yeterlidir. Yemesi, dinlenmesi, konuşması ve başkalarına davranışı ile müslümanlara tam bir örnek olan İmam ashabına karşı da tıpkı kendi evlatları gibi davranırdı.
İmam Sadık (a.s)’ın sabır ve hilmi:
İnsanın yaşantısında meydana gelen sorunlar ve olaylar, insanın kudret ve İman derecesini belirler. İmam Sadık (a.s)'ın yaşantısında önüne çıkan sorunlar ve İmam'ın o sorunlar karşısındaki mukavemeti, onun kişiliğinin göstergesidir. Ona ne kadar kötü sözler söyleyerek eziyet verseler de O, tahammül ederek nasihatlerde bulunur, dili asla başkasına lanet ve kötü söz söylemek için hareket etmezdi.
İmam Cafer Sadık(A.S)'In şehadeti:
Mansur, İmam'ı kendisine yaklaştırmaya veya tehditle onu susturmaya çalıştı ise de bunda başarılı olamayınca onu şehit etme karan aldı. Sonunda İmam Cafer Sadık (a.s), Hicri 148. yılın Şevval ayının 25 inde zehirlenerek şehit edildi ve pâk vücudu Medine de Bâki Mezarlığına defnedildi.
Hürseda ailesi olarak İmam Cafer-i Sadık (as)'ın şehadeti münasebeti ile, başta Veliyyi Emri Müslimin’e, Müçtehitlerimize ve tüm Ehlibeyt âşıklarına başsağlığı dileriz.(Ajanslar)