Bostancı: Her Şey Güllük Gülistanlık Değil

Bostancı başkanlığında, AK Parti Batman Milletvekili Ziver Özdemir, AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Süleyman Hamzaoğulları, BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu ve AK Parti Van Milletvekili Fatih Çifti'nin yer aldığı heyet Şırnak’taki temaslarına Şehri Nuh Otel’de öğleden sonra 28 kişiyi dinleyerek devam etti.

Görüşmeler sonunda açıklama yapan Bostancı, yaptıkları görüşmeler esnasında 2 belde belediye başkanı, 6 sivil toplum kuruluşu temsilcisi, 4 Uludere olayı mağduru, 2 çatışmalardan zarar gören, 2 PKK yakını ve 2 asker yakını olmak üzere toplam 28 kişiyi dinlediklerini ifade etti.

Yaptıkları görüşmeleri raporlaştıracaklarını dile getiren Bostancı, “Dinlediğimiz insanlar çözüm sürecini gerektiren probleme ilişkin alında farklı duyarlılıkları, farklı müktesebatları temsil ediyorlardı. Bir kere daha memnuniyetle gördük ki, herkes çözüm sürecini destekliyor, herkes çözüm sürecinin ilerlemesi için çaba gösterilmesini çok değerli görüyor. Bu görevi de hem siyasilerden, hem bürokratlardan hem sivil toplum kuruluşlarından, hem de doğrudan doğruya halktan bekliyor. Elbirliği ile geliştirilecek bir süre olduğunu altını çiziyorlar” diye konuştu.

Şırnak ve Cizre’de meydana gelen sokak olaylarının ani yorumlar yerine olayları anlamak gerektiğini ifade eden Bostan,“Her şey güllük gülistanlık değil. Ben böyle bir tozpembe bir tablo çizmek istemem. Özellikle Cizre, Şırnak bölgesinde yaşanan kimi olaylar, çözüm süreci üzerinde bir kara bulut gibi değerlendiriliyor. Türkiye’nin başka yerinde rastlamadığımız olaylar, şuanda da Şırnak’ta taş atma eylemleri devam ediyor. Sayılar elbette ki azalmış, 18 yaş altı çocukların yaptığı ifade ediliyor. Bir takım yerlere yönelik yakma girişimlerinin olduğundan bahsediliyor. Mesela Şırnak’ta dün gece bir yurda yönelik böyle bir girişim oldu. Bunların nedenlerini iyi anlamak lazım. Niye bu çocuklar taş atıyor? Niye bu tür dramatik olaylar yaşamaya devam ediyoruz? Çözüm süreci öncesinde daha büyük kargaşalıklar varken, demokrasi ve özgürlüklerin kazanımlarını arttırmaya çalışırken, çözüm sürecini ilerletmeye çalışırken, niçin böyle problemlerle karşı karşıya kalıyoruz? Acaba herkes elinden geleni yapmıyor mu? Üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiyor mu? Şeklinde değerlendirmelerle karşılaştık. Bunları önemli görüyoruz ve buradaki çocukların ailelerine, bürokratik kesime, polise ve valiliğe önemli görevler düştüğünü görüyoruz. Onlarda yüksek bir sorumlulukla bunu yerine getirmeye çalışıyorlar. Kendileriyle yaptığımız görüşmelerde hassasiyetlerine şahit oluyoruz”

Görüştükleri kişilerin çözüm sürecinde bir takım şartlı refleksleri toleransla karşılanması gerektiğini ifade eden Bostancı,”Bu bir ortak yolculuk. Aklımızın arkasında başka fikirler, başka düşünceler, başka projeler taşıyarak, bu ortak yolculuğu yapamayız. Yani bugün ben başka konuşayım, yarın başka bir Türkiye inşa edeyim. Yarın demokratikleşme ruhuyla hiç ilgisiz, bambaşka amaçlara varmak için çaba göstereyim. Böyle bir yaklaşımla ortak bir yolculuk olmaz. Böyle bir yaklaşımdan çözüm sürecini ilerletici akıl, irade ve pratik çıkmaz. Bunları çözüm sürecine yönelik, önemsenmesi gereken, dikkate alınması gereken, her kesimin üzerine düşünmesi gereken problemler olarak görüyorum. 30 yıllık kanlı sürecin o pozisyonları farklılaştıran, kendi içine gömülüp farklı kamuoyları doğuran sürecin, etkilerinin halen azalmakla birlikte devam ettiğini görüyoruz. Kolay değil, tabi ki devam eder. Tabi ki bir takım şartlı refleksler olabilir, bir takım kaygılar ve endişeler olabilir. Bunları da daha toleransla karşılamak ve yarına dönük entrikacı bir hesabın unsurları gibi görmekle ve iyi niyetle bakmak, doğru olur diye düşünüyorum. Çünkü hakikaten farklı çevrelerden gelen insanların, nihai noktada, çözüm sürecini ve ortak yaşamaya yapmış oldukları vurgular bizim bu çözüm sürecinin olumlu neticeye ulaşması bakımından ve arkasındaki o toplumsal iradeyi gösteren değerli bir veri olarak görmemizi sağlıyor” dedi.

Uludere olayındaki hayatını kaybeden kişilerin aileleriyle de görüştüklerini belirten Bostancı, “Yapmış olduğumuz görüşmelerde bazı eksiklikler görüyoruz. Ama bunları zorluklarıyla birlikte aşılabilir görüyoruz. İyi niyetli olmak, sosyolojik bir bakış açısını esas almak, sentetik politik bir dil yerine, daha nüfus edici ve başkalarını hesap edici bir sahici dile davranmak, çözüm sürecini kolaylaştıracaktır. Dinlediğimiz insanlarda bu bilincin bulunduğunu söyleyebilirim. Çok acılar yaşandı, bu acılara ilişkin adalet talebi söz konusu. En yakın acılardan biri Roboski’de yaşanan olay. Buradaki arkadaşlarında adalet taleplerini dinledik. Yürüdüğümüz sürç, muhakkak geçmişte yaşanan karanlık olayların aydınlatılmasına, şaibeli işlerin açığa çıkarılmasına, Türkiye’ye bu süreci yaşatan eğer entrik bir oluşumlar söz konusu ise bunların ipliğinin pazara çıkartılmasına sebebiyet verecektir. İyi niyetli olan bu ülkeyi seven, hep birlikte bu ülkede yaşama iradesinde olan, kimliği ne olursa olsun insanlığın ortak değerleri istikametinde güzel bir ülke kurabileceğine inanan herkesin görevidir diye düşünüyoruz”

Komisyon üyesi Metiner ise, dün akşamdan beri Şırnak’ta bulunduklarını sokak olaylarına şahit olduklarını ifade ederek, “Burada olduğumuz biliniyor. Biz millet iradesini temsil eden bir komisyonuz. Meclis adına Şırnak halkını dinlemek için geldik. çözüm komisyonunun olduğu bu günlerde bu tür eylemlerin hiçbir şekilde yapılamaması gerektiğine inanıyorum ve üzüntülerimi bildiriyorum. Şiddetin hiçbir şekilde onaylanmadığı bir dilekte bulunmak istiyorum. Umarım Şırnak halkı, bölge halkı artık bu tür şiddet olaylarını tasvip etmediğini daha yüksek sesle dile getirme ihtiyacı hissederler”

Konuşmaların ardından Ak Parti Şırnak il Başkanı Mehmet Demir, Bostan’a üzerinde Türkiye haritası olan kilim hediye etti. (İHA)