Kırmızı Medrese restorasyona alınmalı
Tarihi ve kültürel yapısının yanı sıra büyük bir külliyeden oluşan Şırnak'ın Cizre ilçesindeki Kırmızı Medrese'nin bakımsızlığa terk edildiğini belirten ziyaretçiler, yetkililerin bu önemli mekâna sahip çıkması gerektiğini söylediler.
Birçok âlimin yetiştiği, tarihi ve kültürel olarak önemli bir yere sahip olan Cizre'deki Kırmız Medrese'yi (Medreseya Sor) ziyaret eden vatandaşlar, yedi yüzyıllık bir geçmişin izlerini taşıyan bu mekânın bakımsızlığa terk edildiğini belirterek, medresenin bakımı için bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini ifade ettiler.
Şırnak’ın Cizre ilçesinde, Dağkapı Mahallesi ile Şah Mahallesi'nin kesiştiği noktada bulunan, güneyinde mescit, altında ünlü "Divan" eserini yazan Molla Ahmed Ciziri'nin (Şeyh Ahmet El-Cezeri) Türbesi ile Cizre emirlerine ait aile mezarlığının da yer aldığı medresenin bakımsızlığından şikâyet eden vatandaşlar, tepkilerini dile getirdiler.
Her ne kadar Cizre Kaymakamlığı tarafından 2008 yılında "Cizre İnanç Parkı Projesi" kapsamında restorasyonu yapılsa da tarihi ve kültürel yapıya sahip olan eser, bakımsızlığa terk edilmiş durumda. Ziyaretçiler, yetkililerin bir an evvel duruma müdahale etmemesi durumunda, Cizre’nin kültürel varlık sembollerinden biri olan Kırmız Medrese'nin yakın bir gelecekte atıl duruma mahkum olacağını söylediler.
Medresesinin içinde bulunduğu durumu, içler acısı olarak nitelendiren Kırmızı Medrese ziyaretçilerinden Hüseyin Sarman, Adana'dan Cizre'ye medreseyi ziyarette geldiğini söyleyerek, tarihi ve kültürel yerlere daha fazla ilgi ve alakanın gösterilmesi gerektiğini ifade etti.
Restorasyon çalışmaları başlatılmalı
Sarman, "Cizre'ye gelerek bu kutsal mekânı ziyaret ettik, ama ortam içler acısı. Burada nice evliyanın yetiştiğini duyduk, fakat ortalık maalesef içler acısı bir durumda. Kutsal mabetlerin olduğu yerlerin, biraz daha korunması gerektiği kanaatindeyim. En azından restorasyon çalışması yapılırsa ve buraya biraz daha duyarlı davranılırsa buralar için daha iyi olur." dedi.
"Medresenin etrafında halen çöpler var"
Medresenin bazı yerlerinde damlama olduğunu söyleyen Sarman, "İçeride kutsal bir mekân var. Pencerenin içerisinden su akıyor ve damlama oluyor, duvarlar rutubetlenmiş durumda. Medresenin etrafında halen çöpler var. En azından bir yeşillendirme, dekorasyon anlamında ufak da olsa bir şeyler yapılırsa daha güzel olur." ifadelerini kullandı.
Cizreli olan ve ilçede ikamet eden diğer bir ziyaretçi Agit Değer ise medresenin kadim bir medrese olduğunu belirterek, bakımsızlık ve gösterilen ilgisizlik nedeniyle tepkisini dile getirdi.
Değer, "İçinde bulunduğumuz mekân Kırmızı Medrese'dir (Medresya Sor) Burası kadim bir mekân olup, pek çok âlimin yetiştiği bir medresedir. Yalnız son dönemlerde bu medreseler hiçbir önem ve ilgi görmüyor. 'Divan'ı ile meşhur olan Şeyh Ahmet Ciziri'nin kabri bu medresede bulunmaktadır." dedi.
"Kadim medresemiz bakımsızlığa terk edilmiş durumdadır." diyen Değer, sözlerine şöyle devam etti: "Yağmur yağdığı zaman birçok yerde damlama oluyor. Yetkililerden isteğimiz, medresenin bakımı için bir an önce harekete geçilip olumsuz duruma el atmalarıdır. Bu durum ne bölgemize ne de medresemize yakışıyor. Tekrardan bakımı yapılmalı ki; Cizre dışından gelen ziyaretçiler, medresemizi düzensizliği ile değil, güzelliği ile anıp, tanıtsınlar."
Kırmızı Medrese'nin tarihi
Cizre Beyliği döneminde 2'inci Han Şeref Bey tarafından 14'üncü yüzyılda yaptırılmıştır. Cizre Akkoyunluların eline 1475 yılında geçerken Cizre Emirleri sürgün edilmiştir. Emir Bedrettin oğlu 2'inci Şeref (Hanşeref) Boti Aşireti ve çevre halkının yardımı ile1508 yılında Cizre'yi alırken duada bulunarak, "Yarabbi ben tekrar Cizre'yi alabilsem sana bir cami inşa edeceğim." demiş ve sonrasında Kırmızı Medrese'yi inşa ettirmiştir. Cizre Suru'nu bu bölgeden yardığı için medreseyi surun üzerine bina etmiştir.
Cizre'de, Dağkapı Mahallesi'nin Şah Mahallesi ile kesiştiği noktada sur üzerine inşa edilen medresenin güneyinde mescit ile altında Şeyh Ahmed El-Cezeri'nin türbesi ile Cizre emirlerine ait aile mezarlığı da vardır. Medresenin içi avlulu olup; doğusunda, batısında ve kuzeyinde derslikler, yemekhane ve müderris lojmanları bulunur. Bunların bir kısmı halen yıkık olup, restorasyona ihtiyacı vardır.
Medresenin güneybatısında kare planlı bir oda bulunur ki çok güzel motiflerle süslenmiştir. Bu oda profesör ve başmüderris odasıdır. Burayı Şeyh Ahmet El-Cezeri kullandığı gibi, Mütfü Molla Zade'nin dedelerinden Şeyh İbrahim Sori de bu odada görev yaptığından burada gömülmüşlerdir.
Medrese, Cizre'ye özgü kırmızı tuğlalardan örüldüğü için Kırmızı Medrese, Medresa Sor, Medresetul Hamra olarak da adlandırılır. (Osman İçli - İLKHA)