Esad ilk defa Suriye krizinin arkasındaki gerçek sebepleri açıkladı
Suriye, ABD tarafından planlanan, Araplar ile Avrupalılar arasında rolleri dağıtılan bir komplonun kurbanıdır. Belki de İran'a karşı mevcut seferberlik, yaptırımların dayatılması ve İsrail'in isteği üzerine ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilmesi, Esad'ın sözlerini doğrulmaktadır. Çünkü İranlıların petrol ve doğalgazının Akdeniz kıyılarına ulaşması tüm güç ve zenginlik dengelerini alt üst edecektir.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın, görsel ya da yazılı medyaya uzun röportajlar verdiği çok nadir görülmüştür. Bu bağlamda “Russia Today” televizyonuna verdiği 6439 kelimelik uzun röportaj, ilk defa yayınlanan bilgiler ve bunların Esad tarafından açıklanması nedeniyle bizim için çok büyük öneme sahiptir. Esad'ın İngilizce konuşarak verdiği röportaj geçtiğimiz Pazartesi günü yayınlandı.
****
Esad'a yöneltilen 30 sorunun cevabında çok önemli bilgiler yer aldı. Biz makalemizde bu cevaplardan dördünün üzerinde duracağız. Bu önemli noktaları ilk defa Başkan Esad'ın dilinden sesli olarak işitiyoruz. Bu durum, basın açıklamasını adeta bir belgelemeye yakın hale getirdi. Esad'ın konuşmasındaki önemli noktalar şöyle özetlenebilir:
Birincisi: Suriye krizinin başlangıcında kendisine sunulan güçlü teklifleri keskin bir şekilde reddetmesinin, bu savaşın en önemli sebeplerinden biri olduğunu belirtti. Bazılarının Cumhurbaşkanı'ndan Suriye'den güneyden kuzeye uzanan bir hat açılmasını istediğini ve Ruslar için “hayır” dediğini söylediğini vurgulayan Esad, bunun da Suriye savaşının sebeplerinden biri olduğunu kaydetti. “Fakat bu boru hattı doğudan batıya, İran'dan Irak kanalıyla, Suriye ve Akdeniz'e doğru uzanan bir İran hattıydı” diyen Esad, Suriye'nin bu hattı çekmek üzere anlaşmaya varmasının, bunu engellemek için savaşı hızlandırdığı ve Suriye savaşının patlak vermesine sebep olduğunu değerlendirdi.
Bize kalırsa, aralarında Katar ve Suudi Arabistan Krallığı'nın yer aldığı körfez ülkelerinin o dönem İran'dan uzak durması ve bu boru hattına izin vermemesi için Suriye'ye onlarca milyar dolar vermeyi teklif etmesi, bu önemli bilgiyi doğruluyor. Eski Katar Başbakanı Şeyh Hammad bin Casim, Başkan Esad'a, İran ile ilişkileri kesmesi ve uzaklaşması için 15 milyar dolar değerinde yardım teklif ettiğini itiraf etmişti. Bu teklifin arkasında Amerika'nın yer aldığı düşünülüyor.
İkincisi: IŞİD'i destekleyen, gizleyen ve hatta Suriye petrolünün Türkiye, Irak ve Kürdistan toprakları üzerinden kaçırılmasına yardım eden ABD'nin, Suriye'nin kuzeydoğusunu petrol rezervleri için işgal etmediğini vurguladı. Çünkü petrole ve aylık 30 milyon dolar değerindeki gelirine ihtiyaç duymuyor. Bu işgalin amacı, bölgeyi ve petrol servetini herhangi bir müzakere masasında pazarlık kartı olarak kullanmak.
Üçüncüsü: Suriye Arap Ordusu saldırılara başladığı takdirde İdlib'in geri kazanılmasının uzun sürmeyeceğini ifade eden Esad, bu konuda acele edilmemesinin sebebi ise, sivillere bölgeden ayrılarak yönetimin kontrolü altındaki noktalara gitmeleri için fırsat tanımak olduğunu bildirdi.
Dördüncüsü: Esad, yeniden imar sürecinin yakında başlayacağını düşünmüyor. Bu sadece Amerika'nın ablukasından dolayı değil, aynı zamanda Amerikan yönetimine ait ya da Avrupalı bir şirketin bu süreçten faydalanmasını ve yaptırımlarla tehdit etmesini engelleme amacı güdüyor. Bundan dolayı yeniden imar sürecinin aşamalı şekilde yürütülecek ve Suriye'nin verimli insani kaynaklarına dayalı olacak. Esad'ın üzerinde durduğu diğer iki mesele de, Suriye'nin karşısında duran hiçbir ülkenin yeniden yapılanma sürecine katılmasına asla izin verilmeyeceği ve en büyük fırsatın Çin, Rusya ve İran gibi dost ülkelere verileceği yönünde oldu.
****
Kuşkusuz İranlıların petrol ve doğalgaz boru hattı ile ilgili olan ilk nokta ve bölgedeki son gelişmeler, Suriye krizini okuyan ve inceleyen araştırmacılar ile tarihçilerin ilgi odağı olacaktır. Çünkü tüm geçmiş teorileri altüst etti ve kökünden söktü. Belki de bu, İran'ın ve tüm müttefiklerinin Suriye yönetiminin arkasındaki ağırlığını açıklıyordur.
Suriye, geçmişte ve hala ABD tarafından planlanan ve Araplar ile Avrupalılar arasında rolleri dağıtılan bir komplonun kurbanıdır. Belki de İran'a karşı mevcut seferberlik, yaptırımların dayatılması ve İsrail'in isteği üzerine ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilmesi, Esad'ın sözlerini doğrulmaktadır. Çünkü İranlıların petrol ve doğalgazının Akdeniz kıyılarına ulaşması tüm güç ve zenginlik dengelerini alt üst edecektir.
(Adbulbari Atvan, Raialyoum - Çeviri: Merve Soydaş, intizar)