Iraklılar bütün Arap ve Müslümanlar için rol model oldu
Bunlar Müslüman ve Arapları geri kalmışlık ve cehaletle suçluyorlar. Ancak bu 'cahiller' hiçbir zaman Tevrat veya İncil yakmadı. Ne Batı ülkelerinde ne de kendi ülkelerinde. Zira bu kitapların kutsiyetini kabul edip onların kutsal olduğuna inanıyorlar. Ancak bazı Batı ülkeleri -İskandinav ülkeleri gibi- bu tip suçları destekliyor. Bunun nedeni de özellikle Müslüman göçmenlerin bu ülkeleri terk etmesi için onlara yönelik bir baskı oluşturma planı.
Bağdat'taki İsveç büyükelçiliğinin yakılması, Irak hükümetinin İsveç büyükelçisini ülkeden kovması ve Stockholm büyükelçiliğindeki maslahatgüzarını geri çağırması ve ilişkileri koparmakla tehdit etmesi yeterli ve yerinde bir tepkiyi göstermekte. Aynı zamanda İsveç hükümetinin bu tür politikalarına karşı sabrın tükendiğine işaret ediyor. Zira bu eylemler bireysel değil aksine bir hükümet politikası.
İsveç büyükelçiliğini basan Iraklılar, Arap ve İslam halklarına rol model oldular, tepkilerini açıklamalardan ve yapıcı sözlerden ileriye götürüp eyleme döktüler.
İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılması eylemleri karşısında, İsveçli büyükelçinin sınır dışı edilmesi, İsveçli Ericsson iletişim şirketinin Irak'ta çalışma ruhsatının geri çekilmesi ve diğer mallara boykot çağrıları gibi Irak'ın resmi ve halk nezdinde verilen tepkisi, Arap ve İslam âleminde hayranlık ve destek uyandırdı. Ülkelerinde kamuoyunda etkili birçok ses artık hükümetlerini bu suçlara karşı benzer şekilde tepki vermeye ve bu bağlamda güçlü tedbirler almaya çağırmaya başladı.
Filistin Arap halkının haklarını savunan herkese karşı, bir gecede sahte Antisemitizm ve ırkçılık diyerek bunu suç sayan düzenlemeleri yasallaştırdınız. Peki, kendi ülkenizde ve dünyada sosyal barışı korumak için neden Kur'an ve diğer semavi kitapların yakılmasını suç sayan yasalar çıkarmıyorsunuz. Zira medeniyet, insan haklarına saygı, halklar ve dinler arasında hoşgörü iddiasında bulunanlar sizlersiniz.
(Rai Al Youm - Çeviri: duvar)