ABD'nin başarısız politikası, İran'ın Latin Amerika'daki konumunu güçlendirdi
Bir Amerikan yayın organı, İran'ın Küba, Venezuela ve Brezilya başta olmak üzere Latin Amerika ülkeleriyle ilişkilerinin gelişmesine değinerek şunları yazdı: ‘Tahran'ın bu ülkelerdeki dostane ortamına ilişkin tehlike çanları çalmaya başladı.’
Amerika’nın “responsible statecraft” web sitesi, şu açıklamalarda bulundu: ‘Kolombiya'nın eski cumhurbaşkanı Ivan Duque, Mayıs ayının sonunda işgal topraklarına yaptığı ziyarette İran'ın Latin Amerika'da giderek daha dostane bir ortama sahip olduğu konusunda uyardı.
Amerika Birleşik Devletleri'nin sadık bir müttefiki olan Duque'un bu endişeleri, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat partiler tarafından da geniş çapta paylaşılıyor. Duque ve Amerikalı destekçileri, İran'ın Batı Yarımküre'deki sözde yeni derinliğini, son birkaç yılda Latin Amerika'daki solcu hükümetlerin yayılmasına bağlıyor. Ancak İran'ın Latin Amerika'daki ilişkileri büyük ölçüde Venezüella, Küba ve Nikaragua ile sınırlıdır.
Bu yeni bir şey değil ve İran'ın Venezüella ile ilişkileri 2000 yılında Hugo Chavez'in başkanlığı döneminde ivme kazandı ve İran-Bolivya ilişkilerinde iyileşmeler görüldü. Ayrıca Luiz Inacio da Silva’nın başkanlığının ilk döneminde İran'ın Brezilya ile ilişkileri de artıyordu. Bu, istemeden ABD politikaları tarafından kolaylaştırılmıştır.
Amerika, kasıtlı diplomatik aşağılama nedeniyle, Venezuela'yı Küba ve Nikaragua ile birlikte Mayıs 2022'nin sonunda Kuzey ve Güney Amerika'nın iki kıtasının zirvesinden dışladı. Washington'un bu eyleminin ardından sadece bu ülkeler hakarete uğramakla kalmadı, Meksika gibi diğer ülkeler de Washington'un Latin Amerika’nın içişlerine ağır tarihi müdahalesinin acı hatırasını hissettiler. Küba, Venezuela ve Bolivya da bazı ülkelerin iki kıta zirvesinden dışlanmasını kınadı ve Küba cumhurbaşkanı zirveye katılmayacağını açıkladı.
Amerika'nın Küba'ya yönelik politikası, Latin Amerika ülkeleriyle kalıcı ve anlamsız düşmanlığın bir başka örneğidir ve Nikaragua örneğinde, Washington tek taraflı ambargo politikalarını sürdürmektedir. Amerika’nın bu politikaları İran için daha fazla açık alan yarattı. Bu arada ABD istihbarat teşkilatları, Nikaragua ile İran arasında Amerikan etkisine karşı ortak bir çabaya dayalı güvenlik ve askeri işbirliğini derinleştirme konulu müzakereler olduğunu açıkladı.’
Öte yandan hatırlatmak gerekir ki, Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel, geçtiğimiz Şubat ayında İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ı Havana'da ağırladı ve Canel bu görüşmede şunları söyledi: ‘İki ülkenin karşılıklı saygıya dayalı dostane ilişkileri var ve bu, ikili ilişkileri genişletmek için harika bir zaman.’ Küba Devlet Başkanı aynı zamanda ikili ilişkileri güçlendirmek için siyasi iradeyi vurguladı. Emir Abdullahiyan da bu görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri sağlam ve tarihi olarak nitelendirdi.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, 4 Şubat'ta Karakas'ta İran Dışişleri Bakanı ile bir araya geldi ve Venezuela ile İran arasındaki ikili işbirliği programlarının daha hızlı takip edilmesi gerektiğini vurguladı. Maduro da birkaç ay önce de Tahran'ı ziyaret etti ve bu ziyaret sırasında İran ile Venezuela arasında 20 yıllık kapsamlı bir stratejik işbirliği anlaşması imzalandı.(Ajanslar)