Amerika, dünyayı Yemen konusunda nasıl aldatıyor?
Uluslararası ilişkiler konusunda uzman bir analist, yayınladığı bir yazıda ABD ve İngiltere'nin Yemen'e yönelik saldırılara ilişkin aldatmacalarını analiz etti.
ABD'nin Birleşmiş Milletler'deki temsilcisi, ABD ve İngiltere'nin Yemen'deki askeri saldırılarını, "Yemen'deki saldırılar gerekli, orantılı ve uluslararası hukuka uygundu." cümlesiyle savundu.
Eski bir Amerikan istihbarat görevlisi ve çeşitli kitapların yazarı olan ve aynı zamanda daha önce Birleşmiş Milletler silah uzmanlarından biri olan Scott Ritter, Russia Today'da yayınladığı bir yazısında, ABD'nin Yemen'deki rolü konusunda dünyayı nasıl aldattığını yazdı.
Scott Ritter'a göre yukarıdaki cümleler beklenen bir durumdu çünkü askeri harekâta izin vermeyen bir kurumda (Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi) ifade edilmişlerdir ve bu nedenle ABD'nin saldırılarının meşruluğuna dair her türlü iddiayı geçersiz kılmaktadırlar
Birleşmiş Milletler Şartı askeri güç kullanımına izin veren iki koşulu belirtmektedir. Bunlardan biri, tüzüğün 51. paragrafında belirtilen meşru müdafaa amaçlı, ikincisi ise Yedinci Bölüm uyarınca Güvenlik Konseyi'nde alınan bir karara dayanıyor.
İngiltere Dışişleri Bakanı "David Cameron", Yemen'e yönelik saldırılarda İngiltere'nin rolünü meşrulaştırmak için Güvenlik Konseyi'nin iznine işaret ederek, konseyin Kızıldeniz'deki Husi saldırılarının durdurulması gerektiğini açıklığa kavuşturduğunu belirtti.
Scott Ritter şöyle yazıyor: "Güvenlik Konseyi, Yemen'in Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarına son verilmesi çağrısında bulunan bir karar çıkarsa da bu karar 7. Fasıl kapsamında yayınlanmamıştı ve dolayısıyla ABD ve İngiltere'nin Yemen'e saldırma hakkı yoktu."
Hem Amerika hem de İngiltere, saldırılarını meşrulaştırmak için meşru müdafaa fikrine başvurmuş ve bu şekilde saldırılarının Birleşmiş Milletler Şartı'nın 51. maddesi kapsamına girdiğini ima etmek istemişti.
Örneğin ABD Başkanı Joe Biden, Yemen'e düzenlenen ilk saldırının ardından yaptığı açıklamada şunları iddia etti: "Bu askeri harekatı, Amerikalıları yurtiçinde ve yurtdışında koruma sorumluluğum nedeniyle emrettim."
Scott Ritter analizinde şöyle diyor: "Bu argümandaki temel sorun, Yemenlilerin Amerikalılara ne ABD içinde ne de dışında saldırmamış olmasıdır. Amerikalıların daha önce Yemenlilerin eylemlerini dizginlemek için başvurduğu çatışmalar aynı zamanda Amerikan olmayan taşıtları, yani İsrail gemilerini veya ABD dışındaki ülkelerin gemilerini korumak içindi. Dolayısıyla Amerika hiçbir şekilde Yemenliler tarafından saldırıya uğradığını iddia edemez."(Ajanslar)