'Hür İnsanlar' Ne Diyor?
Allah’ın “ahsen-i takvim” suretinde yarattığı insan hızla “esfel-i safilin” istikametinde gidiyor. Cemaatler ıslah ederken; siyasi liderler ifsat ediyor.
Kişiliksizleştirilmiş toplumun düzelmesi, yüce değerleri yeniden ihya ile mümkündür ve bunun çaresi İslam’dır. Bu ihya için her vesile ile gayret etmek gerekir.
Mevcut siyasetçiler sorunlara geçici çareler üretiyor. Öyle ki ülkenin gündeminde yıllarca canlı duran Kürt sorununun çözümü siyasi ranta dönmüş.
İnancın önünde hala engeller vardır. Sistem halkla barışmıyor, halkı kendine uydurmaya çalışıyor. Siyasiler de sisteme uyum sağlıyor.
Siyasi merkezlerin her biri bir kesimi temsil ederken diğerini öteliyor. Siyasiler -yetkili olmadıkça- gerekli olduğuna inandıkları halde temsiliyette adaletsizliği çözmüyor.
Siyasi temsilde adalet sağlanmadığı gibi sosyal adalet de sağlanmamış.
Yargısal adalet de havaya göre hüküm veriyor. Mahkemeler toplum vicdanını rahatlatmıyor hatta siyasi kararlar alıyor
O halde yeni bir sese ihtiyaç vardı.
Ahlaki yozlaşmaya “dur” diyecek; değerleri ihya edip hâkim kılacak, toplumu ve siyaseti bu değerlere uyumlu hale getirecek bir sese ihtiyaç vardı.
Hürriyetleri tanımlayıp sağlayacak; inancın izin verildiği kadar değil, gerektiği kadar yaşanmasını temin edecek; bir sese ihtiyaç vardı.
Kürt sorununu çözecek; can, mal, ırz, akıl ve nesil emniyeti sağlayacak bir sese ihtiyaç vardı.
Kimsenin imkânlarını zulüm aracı olarak görmeyeceği, adil yargı ile haksızlıkların hak bir yol ile giderileceği bir ülke için yeni sese ihtiyaç vardı.
Bu gayeler için çıkan ses, “Hür Adaylar” ile seçime giriyor. “Söyleyecek sözümüz var” diyerek yola çıkan bu adaylar; Türkiye ve Kürt meselesi için önemli başlıklara öncelik vermiş.
Özellikle İslami muhalefet adına alışmamış öncelikler var. İslam’a aykırı kanunlar çıkarılmaması, faize dayalı ekonominin terk edilmesi ve medreseler statü verilmesi bunlardan bazıları.
Allah hayır için uğraşanları muvaffak etsin inşallaah.
(Mardin Dost Haber)