Prof. Dr. El Awaisi: Son işgal olacak
Dicle Üniversitesinde düzenlenen Kudüs konulu panelde konuşan Filistinli akademisyen Prof. Dr. El Awaisi, "Mescid-i Aksa’nın işgal edilmesi ilk değil ama inşallah son işgal olacaktır." dedi.
Diyarbakır Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde Akademik Düşünce ve Araştırma Derneği ile Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Mavera Gençlik Kulübü tarafından Kudüs konulu panel ile fotoğraf sergisi düzenlendi.
İlahiyat Fakültesi konferans salonunda gerçekleşen panele rektör yardımcıları Prof. Dr. Tahsin Kılıçoğlu, Prof. Dr. Eyyüp Tanrıverdi, Genel Sekreter Dr. Kenan Yakuboğlu, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Akay, Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Panelin açılış konuşmasını Akademik Düşünce ve Araştırma Derneği Başkanı İrfan Yıldız yaptı.
Kudüs konusunda Türkiye’nin göstermiş olduğu tutumun Amerika ve siyonistlere büyük bir cevap olduğunu ifade eden Yıldız, Birleşmiş Milletlerin kararı ile de biraz daha rahatlamış olduklarını belirtti.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda ABD’ye adeta tokat atıldığını dile getiren Yıldız, "ABD ve israil şunu bilecekler: Kendilerinin verdiği kararlar dünya tarafından kabul edilmeyecek. Gereken tepki gösterilecek. Dünkü karardan sonra bugün daha mutluyuz. Biz hep söylüyoruz: Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. Kudüs bizim olmazsa olmazımızdır. Kudüs Hristiyanlar için de önemlidir. Hiçbir Hristiyan devlet de Kudüs’ün İsrail’in başkenti olmasını istemez. Kudüs bizim ilk kıblemizdir. Aynı zamanda Peygamberimizin bize mirasıdır. Kudüs İslam ve medeniyeti için önem arz etmektedir. Kudüs düşerse Diyarbakır da İstanbul da düşer. Biz Müslümanlar olarak Amerika ve İsrail’in Kudüs’le ilgili verdikleri en sert şekilde tepki vermemiz lazım. Mescid-i Aksa ve Kubbet-üs Sahra'ya uzanan eller kırılacaktır. İslam ülkeleri buraya yapılan saldırıyı kabul etmeyecektir." dedi.
Yıldız’ın açılış konuşmasının ardından moderatürlüğünü Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Özcoşar’ın yaptığı panele geçildi.
Panelde Filistinli akademisyen Prof. Dr. Abd Al Fattah El Awaisi ‘Beytul makdis’ konusunda, Bingöl Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Bedrettin Basuğuy ‘Selahattin Eyyübi ve Kudüs’ konusunu, Kayapınar İlçe Müftüsü Sırrı Şık ise ‘İslam dini açısından Kudüs’ün önemi’ konusunu anlattı.
Panelin ilk konuşmacısı Filistinli akademisyen Prof. Dr. Abd Al Fattah El Awaisi, Mescid-i Aksa’nın işgal edilmesinin ilk olmadığını ama Trump’un kararının son işgal olacağını belirtti.
Kudüs’ün yüz yıldır işgal altında olduğunu hatırlatan El Awaisi, "Mescid-i Aksa’nın işgal edilmesi ilk değil ama inşallah son işgal olacaktır. Kudüs, Peygamber döneminde İsra ve Miraç hadisesinde yaşandığı dönemde Rumların işgalindeydi. Yaklaşık yüz yıldır, Mescid-i Aksa işgal altında. Ümmet nerede? Trump’ın Kudüs’ü israili başkent olarak tanıyacaklarını açıklamasından sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı Liderler Zirvesine kaç Arap devleti başkanı katıldı? 56 ülkeden devlet başkanı olarak 16-17 kişi geldi. Fas Kralı gelmedi, dışişleri bakanını bile göndermedi. Dışişleri Bakanlığından bir memur göndermişti. Suudi Arabistan Kralı da gelmemişti. İşte ümmetin hali budur." ifadelerini kullandı.
"Müslümanların toprağı işgal edilirse geri kazanılabilir ama Müslümanın aklı işgal edilirse sağlıklı düşünmesi zordur"
Hz. Muhammed'in İsra ve Mirac’dan sonra Kudüs’ün kurtarılması için ilmi, askeri ve siyasi olarak hazırlık yaptığını hatırlatan El Awaisi, "Siyasi ve askeri ve stratejiden önce ilme ve bilgiye önem verdi. Kudüs, Peygamber Efendimizin döneminde işgalden kurtarılmadı. Hz. Ömer döneminde işgalden kurtarıldı. Peygamber efendimiz bir yöntem belirlemişti. Askeri ve siyasiden önce âlimler bu ümmeti uyandırmalı. Yapılması gereken ilk aşama bilgi ve eğitimdir. Yüz yıl öncesine kadar bilgi üzerine Kudüs’le ilgili çalışma yapılmadı. Sorun nerde? Askeri ve siyasi alanlara yönelik ilme ve bilgiye yönelmedik. Müslümanların toprağı işgal edilirse geri kazanılabilir ama Müslümanın aklı işgal edilirse sağlıklı düşünmesi zordur. Müslüman aklının kurtulması için çalışmamız lazım." şeklinde konuştu.
"Mescid-i Aksa’nın kurtarılması için Türkiye’nin güçlü olması lazım"
"Beytül Makdis nasıl kurtulabilir?’ diye soran El Awaisi, sözlerine şöyle devam etti:
"Jeopolitik olarak Malezya, İngiltere ve Türkiye’de öğretiliyor. Kudüs’ün işgalden kurtulmasını dört ülke sağlayabilir. Bunlar Mısır, Suriye, Irak ve Türkiye’dir. Bu ülkelerde sırasıyla Mısır başta olmak üzere karışıklık çıkarıldı. Mısır, Irak ve Suriye böyle bir durumda değil. Geriye bir Türkiye kaldı. Türkiye’nin başarısız olması için çalışıldı. Ben duygusal olarak bunu söylemiyorum. Türkiye’ye operasyonlar yapılıyor. Terör olayları oldu. Terör olaylarıyla başarılı olamayınca en son 15 Temmuz’da askeri darbeye kalkıştılar. Bu darbe başarılı olsaydı, Türkiye 70 yıl geriye gidecekti. Allah’a sonsuz şükürler olsun Mescid-i Aksa için Türkiye’ye Allah’ın yardımı oldu. O gece İstanbul’daydım. Vatan Caddesi'nde o askerler İsrail askerleri gibi vatandaşları öldürüyordu. Amerika, israil ve Avrupa Türkiye’ye saldırmaya devam ettiler. Ekonomik olarak Türkiye’ye saldırıya başladılar. Mescid-i Aksa’nın kurtarılması için Türkiye’nin güçlü olması lazım. Zayıf bir Türkiye bunu yapamaz. Türkiye zayıf olursa yardımda bulunamaz. Türk'ü, Kürt'ü ve Arap’ıyla birlikte Türkiye’nin güçlü olması için çalışması lazım. Türkiye güçlü olursa Mescid-i Aksa'ya yardım edebilir."
El Awaisi’nin ardından ‘Selahaddin Eyyubi ve Kudüs’ konulu sunum yapan Bingöl Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Bedrettin Basuğuy, Kudüs’ün tarihinden bahsetti.
Avrupa’nın, Selahattin Eyyübi'yi kötü gösterme adına üzerine şiirler yazdığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Basuğuy, hakkında en çok araştırma yapılan sayılı Müslüman devlet adamlarından birinin Selahattin Eyyübi olduğunu belirtti.
Basuguy’un ardından ‘İslam dini açısından Kudüs’ün önemi’ konusunda sunum yapan Kayapınar İlçe Müftüsü Sırrı Şık ise ümmetin Selahattin Eyyübilerin yetişmesi için çabalaması gerektiğini söyledi.
Kâbe’nin insanlık için korunmuş kılınan ilk ev olduğunu hatırlatan Şık, Beytül Makdis’in de bütün âlemler için bereketli kılınmış bir alan olduğunu ifade etti.
Şık’ın sunumunun ardından panel katılımcılara plaket takdimi yapılmasıyla sona erdi. Panelin ardından Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından düzenlenen ‘Kudüs’ temalı fotoğraf sergisi gezildi. (M. Hüseyin Temel, Abdurrahman Tetik – İLKHA)