Ukrayna ve bazı senaryolar

Çevirmenin notu: Rusya Uzman Sosyal Bilimler Enstitüsü yönetim kurulu üyesi ve Carnegie Vakfı yorumcusu Gleb Kuznetsov, 2023 Davos zirvesinde geçen tartışmaların Ukrayna’ya değen kısmına dair değerlendirmede bulunmuş. Kuznetsov’un listesindeki, özellikle Ukrayna’daki yolsuzluk gündeminin sebebi ve muhtemel sonucuna ilişkin yorumu kritik.
Batı, Ukrayna’nın icabına “ikinci yılda” bakacak
Gleb Kuznetsov — 28 Ocak 2023
Son Davos’taki “Rusya-Ukrayna” panellerini izledim, dinledim ve izlenimlerimi yazdım.
Forumun ana konusu “Parçalanmış Bir Dünyada İşbirliği”. Aynı zamanda katılımcıların zamanı ve dikkati çok fazla Ukrayna ihtilafına ayrılmamış. Beşeriyetin temel sorunları; iklim, hayat pahalılığı, enerji geçişi, Kovid dönüşümünün sonuçları, ekonomik büyüme, tedarik zincirleri ve Çin, Ukrayna’an çok daha detaylı ve ilgiyle tartışıldı, ancak bu tartışmalar medyada yer bulmadı. Ukrayna’da söz edenler sadece Batılı politikacı ve yöneticilerdi. Onların görüşü aktarıldı.
Batı, savaşa karşı tavrında bir iç kriz seziyor, bunu yeniden formüle ediyor ve “ikinci yıl için” yeni açıklayıcı kurgular arıyor. Çatışmaların Ukrayna’nın sunduğu şartlar doğrultusunda erken sona ermesine dair bir umut yok. Seferberlik [sonbaharda revaçta olan beklenti] ile alakalı yenilgi veya iç çöküşü takiben Rusya’nın yıkılması umutları gerçeğe dönüşmedi. Ukrayna, sponsorlar açısından pahalılaşıyor, kitleler mevcut ihtilaftan ve bunun getirdiği yüklerden — her şeyden önce “hayat pahalılığı krizi — ötürü yorgun hissediyor [forumda Ukrayna’dan çok buna ilgi gösterilmişti].
Uzlaşı fikri kamuoyunda hala bir tabu. Asıl sorun, kriz çözerken talep gören mantıkla formüle ediliyor: “Batamayacak kadar büyük”. Krizdeki bir yapının, kriz kendiliğinden geçene dek kaynaklarla dolup taşırıldığı bir çerçeve içinde çökmesi, ona yatırılan paradan edilen zararı gidermekten daha büyük bir tehdit olarak değerlendirilir. Bankalar mali krizden, büyük şirketler Kovid krizinden böyle kurtulmuştu.
Bu, mevcut durumda ne anlama geliyor?
1- İlkbahar ve yaz aylarında “duraksayan” çatışmaların gidişatını değiştirmeye çalışmak için Ukrayna’ya yeni silah tedariki ve “devletin işleyişini sürdürmek için” yatırılan paralar. Rusya’nın kışın sonlarında ve ilkbaharın başlarında bir taarruz başlatması bekleniyor. Ukrayna ordusu, Rus birliklerinin ilerlemesini engellemek için püskürtmeye ve yeni bir askeri teçhizat kullanarak “manevra savaşı” yürütmeye hazır olmalı [Kırım da dahil olmak üzere her şeyi somut olarak geri almaya hazır oldukları konusundaki açıklamalarıyla “Ukrayna’nın ajandası” ile daha ziyade yeni kayıpları önlemekle, “oblastların geri kazanılması” ve Rusya’yı kaçınılmaz barış müzakereleri sırasında taviz vermek için bitkin bırakmayla alakalı “ılımlı Batı” ajandası hakkında ciddi bir ayrışma mevcut].
2- Askeri teçhizat tedariki konusuna gelince, Batı ülkelerinin varlığı Batı toplumunu daha savunmasız hale getiren bir manipülasyon olarak yorumlanan bazı “kırmızı çizgilere” göre hareket etmesi gerektiği belirtiliyor. Kolektif Batı’nın eylemlerinin nükleer silahlara yapılan göndermelerle sınırlandığı takdirde bir emsal yaratmanın kabul edilemezliğinden hareket ediyorlar.
3- Ekonomik yaptırımlar sadece “özel harekatın finansmanını azaltmayı” [Mikuláš Bek’e göre “zaman satın almak”] değil, aynı zamanda Rus ekonomisi üzerinde uzun vadeli ciddi bir etkiye sahip olmasına imkan tandığı iddia edildiği için [K. Rogoff’a göre ülkeyi “resesyona” ve gelecekte “yoksulluğa” sürüklemek için] kamuoyunda son derece başarılı olarak değerledirildi.
4- Geleceğin küresel düzeni, Ukrayna’daki dış politika krizinin nasıl sona ereceğine değil, ihtilafın taraflarının kendilerini artık nasıl gördüklerine bağlı. Başından beri Rusya’nın “bu savaşı kaybetmesiyle” “emperyalist politikasını” yeniden gözden geçireceğini düşündüler. Aslında uzlaşıda isteksiz olmaları, tam da bu “ders ver” mantığıyla ilgili.
5- “Düşünülemez” oluğu bu bir yıl içinde belki de ilk kez dile getirildi. Görünüşe göre “Ukrayna ideal değil”. Ukrayna’daki yolsuzlukla ilgili konular yüksek sesli olarak işitiliyor, bu da Ukrayna’nın yeniden inşa edilmesine imkan tanımayacak ve bu ülkeyi “Batı’nın cephelerinden birine” dönüştürecek. Yani “Ukrayna istilacıdan kurtuldu ve cennete dönüştü” temas etkisini kaybetmeye başlıyor.
Yeni mantık: “Size kahramanca direniş karşılığında değil, Batı modeline göre içsel dönüşümünüz karşılığında taahhüt verdik”. Bunun imkansız olduğu anlaşılınca “Size hiçbir şey için söz vermedik” diyecekler. Bunda aktif olarak tartışılan yeni bir konu — “mültecilerin küresel işgücü piyasasına dahil edilmesi” — konunun dışında kalıyor.
(Gleb Kuznetsov, t.me/s/glebsmith77 - Çeviri: Emre Köse, emrekose.substack.com)