ABD'nin işgal komutanları Deyrizor'a müdahil oldu! Nasrullah'ın dediği çıktı...

ABD’nin Suriye Büyükelçiliği, Deyrizor'da Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile Arap aşiretleri arasındaki çatışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu. ABD'li komutanlar Ethan Goldrich ve Joel B. Vowell'ın SDG, Demokratik Suriye Meclisi ve aşiret liderleri ile bir araya geldiği belirtildi.

ABD'li komutanların taraflarla görüşme yaptığını duyuran elçiliğin açıklamasında, şu ifadelere yer verildi:

“ABD Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu İlişkilerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Ethan Goldrich ve IŞİD’e Karşı Uluslararası Koalisyon Güçleri Genel Komutanı Joel B. Vowell, Demokratik Suriye Güçleri (DSG), Demokratik Suriye Meclisi ve Deyrizor’daki aşiretlerin liderleri ile bir araya geldi. Taraflar, Deyrizor sakinlerinin şikayetlerinin değerlendirilmesi, dış güçlerin Deyrizor’a müdahale etme tehlikesinin, sivillerin ölümü ile kayıpların önlenmesi ve mevcut şiddetin mümkün olan en kısa süre içerisinde azaltılmasının önemi konusunda hemfikir oldu. Goldrich ve Vowell, IŞİD'e karşı mücadelede ABD'nin SDG ile güçlü ortaklığının önemini yineledi.”

Ne olmuştu?

SDG'ye bağlı Deyrizor Askeri Konseyi'nin Arap komutanı Ahmed Ebu Havle (Ahmet El Habil), IŞİD grubuyla gizli bağlantıları olduğu şüphesiyle SDG tarafından tutuklanmış, buna tepki gösterdiğini açıklayan Arap aşiretlerinin silahlı mensupları ile SDG arasında şiddetli çatışmalar patlak vermişti. Çatışmalarda SDG üyesi, Deyrizor Askeri Konseyi üyesi, aşiret mensubu ve sivil dahil en az 50 kişi hayatını kaybettiği bildirildi.

ABD, SDG ve Arap aşiretlerine çatışmalara son verme ve sorunu barışçıl yollardan çözme çağrısı yapmıştı. Washington'un 2012 yılında faaliyetlerini askıya aldığı Suriye'deki büyükelçiliği sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, "Suriye'nin kuzeydoğusundaki şiddet son bulmalı" diyerek taraflardan sorunu barışçıl yollardan çözmelerini istemişti. ABD liderliğinde IŞİD'le mücadele için kurulan Uluslararası Koalisyon da taraflara çatışmalara son verme çağrısı yapmıştı.

SEYYİD HASAN NASRULLAH NE DEMİŞTİ

Hizbullah genel sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah Suriye'de süren ABD işgali ile ilgili net tespitler yaptı: "Fırat'ın doğusundaki mücadele SDG/Kürtler ile değil, direk ABD işgal kuvvetleri iledir. Dolayısıyla oradaki çatışma küresel bir savaşa evrilebilir."

Seyyid Hasan Nasrallah'ın konuşmasından önce çıkan bölümler:

- "Bugün Fırat'ın doğusu bir iç sorun değildir. Fırat'ın doğusu SDG, bazı aşiretler ve Suriye devleti arasındaki bir iç sorun değildir. Hayır, en başta Amerikalılarla bir sorundur."

- "... Fakat Kürtlerle Suriye devleti arasında siyasi çözümü engelleyen kim? Amerikalılar. Fırat'ın doğusunun kurtarılmasını engelleyen kim? Açık söyleyeyim, Suriye devleti ve müttefikleri Fırat'ın doğusunu askeri olarak kolayca kurtarabilirler. Daha önce Suriye çölünde yaptıkları gibi. Fırat'ın doğusu daha zor değil. Ancak oradaki mücadele SDG veya silahlı gruplarla değil. Fırat'ın doğusu ABD tarafından işgal edilmiş bir bölge. Dolayısıyla oradaki çatışma bölgeseldir ve küresel bir savaşa da evrilebilir."

- "... Suriyelilere, ülkenizi yıkmak, parçalamak ve varlıklarınızı yağmalamak isteyenlere aklınızı teslim etmeyin diyorum. Yağmalama derken Fırat'ın doğusunda örneği var. Ama ABD, adamları ve araçları Suriye'ye egemen olursa ülkenin tümü yağmalanacaktır."

- "... Bu meyanda Fırat'ın doğusunda ABD'nin baskıyı artırdığını, yaptırımların sertleştirildiğini, ABD Kongresinden Suriye'nin kuzeyine heyetler geldiğini, IŞİD'in yeniden canlandırılma çabalarını, ABD'nin silahlı grupları getirerek Tenf'den Albukemal'e yayarak Irak-Suriye hududunu kapatacağı söylentilerini -ki söylentilerin güvenilirliğinin ayrıca incelenmesi lazım- duyuyoruz. Bunlar vehimdir, hayaldir. Ne Suriye ne de Direniş Ekseni buna izin verecektir. Bu tür bir şeye izin vermeleri mümkün değildir. Özellikle ABD aygıtları (vekilleri) aracılığıyla savaşırsa.

Yok eğer Amerikalılar bizzat kendileri savaşmak isterlerse buyursunlar, ehlen ve sehlen! Bu, her şeyi ve tüm denklemleri değiştirecek gerçek bir savaş/muharebe olacaktır.

IŞİD'in canlandırılmasına askeri ve güvenlik açılarından (geçmişte olduğu gibi) aynı kararlılık, sertlik ve güçle karşı konulacaktır. Bunların ne Suriye'nin, ne Lübnan'ın, ne Irak'ın ve ne de bölgenin güvenliğiyle oynamasına izin verilecektir." (duvar/Emir Aşnas/Hürseda)