BM’den HTŞ rejimine: Suriye'de şiddet döngüsüne son verin
![](https://hurseda.net/resimler/news/25/2/07/bm-den-hts-rejimine-suriyede-siddet-dongusune-son-verin.jpg)
BM Suriye temsilcisi Geir Pedersen, HTŞ rejimini “intikam ve öç alma” döngüsüne girmemeye çağırdı.
Birleşmiş Milletler Suriye temsilcisi çarşamba günü yaptığı açıklamada, HTŞ rejimini Beşşar Esed yönetiminin devrilmesinin ardından bir “intikam ve öç alma” döngüsünün oluşmasını engellemeye çağırdı.
BM Güvenlik Konseyi toplantısında konuşan Geir Pedersen, Suriye'deki geçiş dönemi yetkililerinin uyguladığı “şiddete” ilişkin raporlardan duyduğu “endişeyi” dile getirdi.
Pedersen, “ateş açılarak öldürülen erkekler” ve “gözaltında ciddi kötü muamele” raporlarına atıfta bulundu. Pedersen ayrıca, “adam kaçırma, yağmalama, mülklere el konulması ve ailelerin toplu konutlardan zorla tahliye edilmesi” haberlerinin de altını çizdi.
Pedersen yetkililerin kendisine “intikam ya da öç alma politikası olmadığına” dair güvence verdiğini ve yüzlerce tutuklunun serbest bırakıldığını kaydetti. Bununla birlikte, halen gözaltında tutulanların hukuki sürecine ilişkin “netlik eksikliği” olduğu konusunda uyarıda bulundu.
Elçi, hak ihlallerine son vermenin ve “kapsamlı bir geçiş dönemi adaleti çerçevesi” oluşturmanın “ilgili makamların sorumluluğu” olduğunu vurguladı.
Suriye'nin yeni yönetiminden gelen güvencelere rağmen, Alevi toplumunun üyeleri hedefli misillemelerden korkuyor.
Uluslararası kuruluşlar, Esed yönetiminin devrilmesinden bu yana Alevilere yönelik şiddetin giderek tırmandığını belirtirken, önde gelen bir gözlemci kuruluş da şu ana kadar en az 160'tan fazla cinayet işlendiğini bildirdi.
Kısa bir süre önce Suriye'yi ziyaret eden Pedersen, halk arasında “kadınlara yönelik ayrımcı uygulamalar” ve belirli normlara uyma konusunda “artan sosyal baskı” konusunda artan endişelere de dikkat çekti.
BM yetkilisi, ABD ve Avrupa Birliği'nin Suriye'ye yönelik yaptırımların hafifletilebileceğine ilişkin “son karar ve sinyallerini” memnuniyetle karşıladı. Bununla birlikte, “olumlu ve cesur yaptırım hamlelerinin sürdürülmesi ve genişletilmesi için inandırıcı bir geçiş sürecinin şart olduğunu” vurguladı.
Pedersen sözlerini şöyle sonlandırdı: “Suriye'nin karşı karşıya olduğu sayısız ve muazzam sorunlar arasında devam eden bir çatışma, parçalanmış bir güvenlik ortamı, hırpalanmış bir ekonomi ve on dört yıllık savaştan büyük bir umutla ama aynı zamanda bölünmüş bir şekilde çıkan bir halk yer almaktadır.”(YDH)