Gülen'in Soysal'ı infaz emrinin ayrıntıları
90'lı yıllarda paralel örgüt olarak adlandırılan Fetullaçılara sızan eski istihbarat polisi Hulusi Cemil Altınlı, FETÖ'nün Hizbullah Cemaatiyle ilgili "Bitirin" emri ve sonrasında yaşananları Sabah Gazetesine anlattı. Altınlı, Gülen'in Cevzet Soysal'ın ölüm emrini nasıl verdiğini ayrıntılarıyla anlattı.
Eski istihbarat polisi Hulusi Cemil Altınlı'nın Sabah Gazetesinde yayınlanan itiraf ve açıklamalarına dair yazı dizisinin son bölümünde dikkat çeken olaylardan birisinde FETÖ tarafından katledilen Cevzet Soysal'ın FETÖ lideri Fetullah Gülen tarafından ölüm emri verirken, "Sorgulanan şahıs illegal örgüt mensubu. Bizim kardeşlerimizin deşifre olmasından daha önemli değil. Arkadaşlar vicdan azabı duymasınlar. Davamız için bu gereklidir. Madem infazı Bilal yapacak, yapsın. Olayı kapatın." dediği ortaya çıktı. Sabah Gazetesinde yayınlanan yazı dizisinin son bölümünden öne çıkan başlıklar şöyle oldu;
Bir dönem devlet adına Fetullah Gülen örgütüne sızan ve cemaat abilerinin güvenini kazanarak Paralel Yapı içinde imamlığa kadar yükselen eski polis Hulusi Cemil Altınlı'nın şok ifşaatlarında son bölüm. İşte Altınlı'nın Gülen'in paralel polisler eliyle yaptırdığı Hizbullah operasyonuyla ilgili söyledikleri;
Fetullah Gülen'den Hizbullah'la ilgili başka talimat geldi mi? Yerine getirdiniz mi?
Gülen'den gelen bir talimat gereği Hizbullah'ın askeri kanat sorumlusu Şafi Demirağ'a illegal gözaltı yapmaya karar verdik. Şahısla ekip arasında çatışma çıktı. Polis memuru Hakan Kara hayatını kaybetti.
Cevzet Soysal'ın infazı talimatı Gülen'den mi geldi?
Evet. Sorgu ekibindeki Battal kod adlı Bilal Özdal'ı sesinden tanımış Cevzet Soysal. Çünkü dört yıl önce bir operasyonunda gözaltına alınmış ve o sorguya da yine Bilal girmiş. Malatyalı Bilal sorguda Kürtçe konuşunca Soysal'ın anlaması daha kolay olmuş. Bilal deşifre olunca "Ben deşifre oldum. Bu adamı infaz etmemiz lazım" demiş. Bunun üzerine önce "Savcılardan çözeriz" falan denildi ama Bilal ikna olmadı. "Eğer infaz etmesek ve ben yanarsam herkesi yakarım" diye tehdit etti. Konu, Gülen'e iletildi. Bir hafta sonra talimat geldi. Gülen demiş ki, "Sorgulanan şahıs illegal örgüt mensubu. Bizim kardeşlerimizin deşifre olmasından daha önemli değil. Arkadaşlar vicdan azabı duymasınlar. Davamız için bu gereklidir. Madem infazı Bilal yapacak, yapsın. Olayı kapatın."
MEZARI DERİN KAZMAK İÇİN...
Mehdi'den (Gülen) gelen talimatla infaz yapıldı. Hatta Fatih Karataş, şeriatın kestiği parmak acımaz anlamında bir şeyler söyledi bana. "Ama insan yine de üzülüyor" dedi. Bilal adamın boynunu kırmış. Dediğim mıntıkaya gömmüşler ama mezarı derin kazmadıkları için hayvanlar gece mezarı açıp cesedi çıkarmış. Bu kez derin bir mezar kazıp gömdüler. Ve şubeye gelip Cemil Ceylan'ın odasında bir süre oturdular. Hatta gülüştüler, "Artık 20 hayvan da gelse cesedi çıkaramaz" diye. İnfaz bu şekilde gerçekleşti. Bütün anlattıklarım yakın tanıklığın ürünüdür. Emin olun, fazlası var eksiği yok.
'PARALELCİ MÜDÜR BENİ OYUNA GETİRDİ'
Edirne'de tutuklanmanıza neden olan olayı anlatır mısınız? Bu davada görevi kötüye kullanmaktan bir yıl hapis cezası aldınız. Neden?
Edirne İstihbarat Şube'ye gittiğimde oranın emniyet imamı Murat Hoca bana "Emniyet'te Şenal Çakır Müdür hizmetten. Jandarma'da Alay Komutan Yardımcısı Yarbay bizden." dedi. Bir muhbirin ruhsatsız silahını alıp Şenal Müdür'e götürdüm. O da "Silahı sen muhafaza et evinde" dedi. Evime götürdüm silahı. 2.5 ay sonra Jandarma'da adamları organize etti. Emniyet'ten beni ve silahı istemişler. O zamanki il müdürü Uğur Gür "Cemil, oğlum bu silahtan niye haberimiz yok" dedi. Ben de "Şenal Müdürümüzün bilgisi vardı" dedim. Şenal Müdür yalan söylediğimi iddia etti.Yani paralelci müdür beni oyuna getirdi. Uğur Müdür ona inandı ve beni Jandarma'ya teslim ettirdi. 2005'in Temmuz ayıydı. Yargılandım ve hiç yere bir yıl ceza aldım. Mesleğimden oldum. Cezaevinde cemaatle ilgili tüm bildiklerimi açıklamaya karar verdim. (Hürseda Haber)