Asya’nın kurumları, örgütleri ve şirketleri
Amerika Birleşik Devletleri (ABD); her ne kadar dünyayı kendisine benzetmek için çabalasa da hem gücü aşındığı için bu konuda eski hızı yok hem de dünyanın yükselen güçleri ABD’nin kurumlarına, markalarına, ürünlerine karşı kendi seçeneklerini geliştiriyorlar. ABD halkının yaşam biçimi, harcama alışkanlıkları, tüketim kalıplarıyla özdeşleşmiş firmalara, markalara, ürünlere karşı, Doğu’dan, Asya’dan da çok ciddi rakipler çıkıyor üstelik. Bir yandan da ABD merkezli, ABD’nin öncülük ettiği, dayattığı, küreselleştirdiği kültüre, dünya düzenine, uluslararası örgütlere ve siyasal sisteme karşı, dünyanın her tarafından itirazlar yükseliyor.
ABD; dünyada kendisi gibi olmayanı, düşünmeyeni, davranmayanı düşman bellemeyi sürdüredursun, dünyanın gidişatı, ABD’nin bu güçlerle birlikte yaşamayı, onları içine sindirmeyi öğrenmesi gerektiğini gösteriyor yıllardır. Mesela, ABD; ABD dolarından uzaklaşma eğiliminin, ulusal para birimleriyle ticaret yapma yöneliminin önüne geçemiyor. Bu konuda başı çeken Çin ve Rusya’yı engelleyemediği gibi, bir bölümü de ABD’nin yakın müttefiki olan ülkelerin, bu kervana katılmasını durduramıyor. Hele bir de Hindistan’ın (hem nüfusuyla hem de gelişen ekonomisiyle dikkat çeken bir ülke) Çin ve Rusya’yla birlikte dış ticarette ulusal para birimine yönelmesi, ABD dolarının küresel ticarette en yaygın kullanılan rezerv para birimi olarak saltanatını daha da büyük bir hızla sallayabilir.
Finansa, ticarete ilişkin bu gelişmeleri, başka alanlardaki gelişmeler de takip ediyor üstelik. Mesela, Nature Index sıralamasına göre, Çin, bilimsel makale sayısında ABD’yi geçerek birinci sıraya yerleşti kısa süre önce. Dünyada ilk 500 üniversite içindeki Çin üniversitelerinin sayısı da, ilk 10, ilk 100 ve ilk 1000 içindeki Çinli şirketlerin sayısı da artıyor. Bu durum, doğal olarak yuan’ın da küresel ölçekte rezerv para birimi olarak ağırlığını artırıyor. Dahası, ödeme sistemlerindeki rekabette de keskinleşiyor. Son olarak Çin şirketi UnionPay, pazar payını yüzde 40’ın üzerine çıkarınca, Visa’yı geride bıraktı ki, bu da önemli bir ekonomik gösterge olarak kayda geçti.
Çünkü UnionPay; özellikle Asya bölgesinden başlayarak geniş bir coğrafyada ve çok sayıda ülkede etkisini artırıyor. Dünya çapında hizmet veren Visa, Mastercard, American Express, Dinners Club gibi bir ödeme sistemi olan UnionPay, 500’den fazla finansal kurumun biraraya gelmesiyle 2002’de kurulduğu günden bu yana, 21 yıl içinde küresel ölçekte işlem payını yüzde 40’ın üzerine çıkardı. QR koduyla yapılan ödemelerde uluslararası rekabet oluşturma çalışmaları da UnionPay tarafından yürütüldü. Bu çalışmalar sayesinde, Çin’in ödeme standardının da uluslararası hale gelmesi hızlandı ki, bu da önemli bir gelişme oldu. Ayrıca son yıllarda Çinli turistlerin, daha geniş bağlamda Uzak Doğulu, Asyalı turistlerin yurt dışı harcamalarındaki artış da UnionPay kullanımını artırdı.
Bu tablo şunu gösteriyor: ABD’nin tüm engelleme çabalarına rağmen ilerleyen Kuşak ve Yol Projesi’nden Asya’da güçlenen bölgesel işbirliklerine, Çin’in Orta Asya ülkeleriyle gelişen ticaretinden (2022’de 70 milyar dolardı, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 22 arttı, geçen yılın aynı dönemine göre) BRICS’in artan etkisine dek, dünyada dengeler hızla değişiyor. Güç merkezi, batıdan doğuya kayıyor. Günümüzde pek çok etkili kurum, örgüt, şirket, marka Doğu’dan, Asya’dan yükseliyor.(CRI)