Batı'nın Askeri Gücü Nereye Gidiyor?
Gideon Rachman dış politika uzmanı bir gazetecidir. Mark Urban ise uzun zamandır biline bir BBC muhabiridir. Urban, Batı’nın azalan askeri gücü üzerine bir kitap yazmış, Rachman da kitabın bir özetini aktarmış. Kitapta ilginç gerçekler var ve biz de özetin özetini aşağıya alıyoruz.
Avrupa’nın askeri durumu ilginç. Örneğin 1970 yılında İngiliz Donanması’nın 70 savaş gemisi var iken bugün bu sayı sadece 19 imiş. Alman Ordusu ise 545 bin kişiden 180 bine inerken, Fransız Ordusu 548 binden 213 bin kişiye düşmüş. İngiliz Ordusu 19’uncu yüzyıldan bugüne en küçük değeri olan 100 bin kişiye inmiş.
Tabii Avrupa’nın askeri gücü daralırken de Avrupa ve NATO ABD’ye çok daha fazla bağımlı hale gelmiş. Ancak ABD askeri gücü de daralmakta imiş. ABD Hava Kuvvetleri’nin jet savaş uçakları soğuk savaşın bitiminden bu yana yarıya inmiş, sadece 2000 savaş uçağı kalmış. ABD Deniz kuvvetleri de hızla azalmakta imiş ve daha da daralması planlanmış bulunuyormuş.
Ama diğer taraftan Rusya ordusuna ve nükleer silahlara dev yatırım yapmakta. Ukrayna konusu gündeme geldiğinden beri Rusya askeri güç yatırımlarını artırıyor da.
Ama Rusya yalnız değil. Çin de askeri güç için son yirmi yılda büyük yatırım yapıyor.
Bu gelişmeler bir zamanlar ABD’nin tek başına dünyadaki askeri harcamanın yarısını yaptığı günlerden, bugün Pentagon’un toplam global askeri harcamanın sadece yüzde 38 kadarını yapar hale gelmesiyle sonuçlanmış.
Ancak rakamlar hikâyenin sadece bir kısmı. Bakılması gereken başka şeyler de var. ABD’de askeri jet sayısının düşmesinin arkasında yatan en önemli neden maliyetlerin inanılmaz boyutta artmış olması.
Örneğin bir F-22 Raptor savaş uçağı o kadar aşırı doz pahalı teknoloji ile donanmış bulunuyor ki, bir tanesi 670 milyon dolara mal oluyormuş. Bu nedenle örneğin ABD Çin ile kapışacak olsa bir veya iki düzine savaş uçağı ile Çin’in yüzlerce savaş jetine karşı savaşmak zorunda kalacak. İlginçtir, ABD’de B2 bombardıman uçağı için altından imal edilmiş olsa idi daha ucuza gelirdi şeklinde konuşuluyor.
Ama bir de işin istihbarat boyutu var. 2001 yılındaki ABD’ye terörist saldırıdan bu yana ABD istihbarat hizmeti personeli sayısı hızla artmış ve istihbarat bütçesi de defalarca katlanmış. İngiltere’de de son 20 yılda MI5 istihbarat gücü iki misline çıkmış.
Yani Batı artık ülke içinde terör harekatından askeri savaştan daha fazla korkar durumda.
Terörizm ve askeri harekat arasındaki fark da yavaş yavaş ortadan kalkmakta. Batı’nın askeri güç üstünlüğünü tamamen kaybedip kaybetmeyeceği önümüzdeki 20 yılda iyice belli olur deniyor. Bu güç kaybı gerçekleşirse de, bunun politik sonuçları da düşünülmek zorunda!
(Akşam Gazetesi)