Filistin’in haklarını savunan Maduro neden hedefte?
Emperyalistler hangi ülkeleri hedef alıyor? Filistin halkını savunması ve Siyonist İsrail’e karşı sert çıkışlarıyla bilinen Nicolas Maduro neden hedefte? Brezilya, Katar, Libya, Suriye, Yemen, Kuzey Kore Emperyalistler için neden önemli?
Yahya Jammeh’li Gambiya’dan tutun da Katar, Pakistan, Venezuela, Brezilya gibi kendi yolunu çizmek isteyen ülkelerin başına gelmedik kalmıyor. Bunlardan bazıları Emperyalist düzenin isteklerine boyun eğmedikleri için askeri, ekonomik veya hukuk adı altında Batı destekli yürütülen operasyonlarla ya devrildiler ya da devrilme eşiğindeler.
Afganistan, Irak, Suriye, Libya, Yemen, Kuzey Kore gibi kriz noktaları oluşturularak, bu noktalar üzerinden o coğrafyalardaki ülkelere askeri ve siyasi operasyonlar düzenleniyor.
Son olarak Pakistan ve Venezuela için harekete geçen Emperyalist güçler Pakistan’daki operasyonlarının ilk sonucunu almış görünüyorlar. Pakistan’da Anayasa Mahkemesi, Başbakan Nawaz Şerif ve Maliye Bakanını Panama Belgeleri davasındaki gelişmeyle görevden aldı. Üstelik seçimlere sadece bir yıl kala bu operasyon gerçekleşti.
Pakistan bilindiği üzere Hindistan’dan ayrılmıştı. Başlangıçta Pakistan ve Bangladeş tek devletti. Önce bu Birleşik Pakistan ile Hindistan’ın arasında kalıcı bir çatışma konusu olsun diye Keşmir sorunu icad edildi. Türkiye ile Yunanistan arasındaki Kıbrıs sorunu, Ermenistan konusu gibi. Libya ile Çad arasında Auzou sorunu vardı. Sudan’da Darfur konusu gibi. Sonra Pakistan ve Bangladeş ayrıldı. Bangladeş ayrılmadan önce Pakistan Hindistan’da İslami bir devlet kurmak için ayrılmıştı. 2016 rakamları ile Pakistan’ın nüfusu 193 milyon, Bangladeş’in nüfusu ise 163 milyon. Yani ikisinin toplamı 350 milyondan fazla. Hindistan’da kalan nüfus ise 250 milyon civarında. Yani Hint kökenli dünyada 600 milyon Müslüman var… Şimdi karanlık bir el Çin ile Hindistan’ı birbirine düşürmeye çalışıyor.. Bangladeş’i Pakistan’dan ayırdılar, orada laikçi bir diktatörlük kurdular.
HEDEF FİLİSTİN’İN YANINDA DURAN NICOLAS MADURO!
“Gazze’de öldürülen çocukların katili İsrail devletine önce dünyanın dört bir yanındaki Yahudiler dur demeli; katil devletlerini ilk Yahudiler kınamalı. Filistin’de Müslüman, Hıristiyan, farklı din ve kültürlerden insanlar var. İkinci çağrım, bölgedeki Arap halkına ve liderlerine… Ne zamana kadar bu katliama sessiz kalacaksınız? Filistinli kardeşlerinizin katliamını izlemeye devam mı edeceksiniz? Arap halkları ve Arap liderleri ne zaman uyanacak? Ne zaman uyanıp Filistin halkının sesine ses vereceksiniz? Yerin dibine batsın resmî açıklamalarınız! Yerin dibine batsın uluslararası protokolünüz! Artık harekete geçmelisiniz! Filistin halkının katillerine cevap vermelisiniz! Durdurmalısınız!” diyen Venezuela Başkanı Nicolas Maduro’ya hem muhalefetten hem de batılı ülkelerden baskı gittikçe artıyor. Bir süredir olayların tırmandığı Venezuela’da en son muhalefet genel greve gitti. CIA, ABD’nin darbecilere destek verdiğini açıkladı. Yeni anayasayı yazacak Kurucu Meclis'in üyelerini belirleyen seçimler sonrası zaferini ilan eden Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, seçimlere katılım oranını överek "Ülkenin son çeyrek asırda gördüğü en yüksek oy" diye konuştu. Bu gelişmelerin ardından ABD'de birileri düğmeye bastı ve bir ülkenin iradesinin sandıkta kendisini göstermesi yeterli sayılmadı.
ABD DEVREDE
ABD Hazine Bakanlığı Dış Varlıkları Kontrol Ofisi tarafından yapılan açıklamada Venezüella’da kurucu meclis seçimlerinin yapılmasını teşvik ettiği ve bu yolla demokrasinin altını oyduğu veya ülkedeki protestoların şiddetle bastırılmasında rol aldığı iddia edilen 13 eski ve görevdeki üst düzey yetkilinin yaptırım listesine alındığı bildirildi.”
ABD İSTİHBARATI ÜLKELERİ KARIŞTIRIYOR
Aylardır devam eden protestolarla gündeme gelen Venezuela’da, Başkan Maduro, ABD’nin kendisine darbe yapmaya çalıştığını belirtmişti. CIA’dan birileri de darbe planlarını doğruladı. Bilindiği üzere CIA Başkanı Mike Pompeo, Aspen Enstitüsü’ndeki konuşmasında, Venezuela’da bir darbe peşinde olduklarını üstü kapalı şekilde açıklamıştı. Böylece dünya üzerindeki askeri darbelerin ardından gündeme gelen ‘CIA parmağı’ iddiası tarihte ilk defa resmi kaynaklar tarafından doğrulandı. ABD ülkelerin iç işlerine bir biçimde doğrudan ya da dolaylı olarak karışıyor. Arap ülkelerinde, Afrika’da, Asya’da, Güney Amerika’da Şili’den Nikaragua’ya Arjantin’den Haiti’ye kadar birçok ülkede hükümeti değiştiren unsurun ABD olduğu bilinen bir gerçek. Bugün ABD istihbaratının bir numaralı isminin bir açıklaması ile ABD’nin Güney Amerika’daki etkisi gözler önüne serildi. CIA’nin direktörü Mike Pompeo, “Venezuela’da Maduro hükümetini devirmek için iki ülkeyle temasta olduğunu” söylerken, “Venezuela’da bir geçiş olmasını ve CIA’nin oradaki dinamikleri anlamasını umut ediyorum” demişti. (Milli Gazete)