Suriye’nin ikinci bir Filistin olma tehlikesi var
"Yıkılıp gitmiş bir rejimin günahlarıyla bütün kamuoyunu meşgul edip o büyük tehlikeyi gözden kaçırmak büyük bir gaflet olur. O büyük tehlike ise Suriye’nin ikinci bir Filistin olma tehlikesidir... Yönetim boşluğundan faydalanan siyonist israil, Suriye’yi adım adım işgal ediyor..."
Esed rejiminin gidişi elbette sevindirici ama Suriye’yi bekleyen çok daha büyük bir tehlike var. Yıkılıp gitmiş bir rejimin günahlarıyla bütün kamuoyunu meşgul edip o büyük tehlikeyi gözden kaçırmak büyük bir gaflet olur. O büyük tehlike ise Suriye’nin ikinci bir Filistin olma tehlikesidir. Suriye, Suriye toprakları, hatta yeni Suriye yönetimi israilin tehdidi altındadır. Bu tehdit bertaraf edilmediği müddetçe özgür, bağımsız, iç barışını sağlamış, İslami bir Suriye’den bahsetmek aşırı ve yanıltıcı bir iyimserlik olur.
Esed rejiminin devrilmesinden sonra oluşan yönetim boşluğundan faydalanan siyonist israil, Suriye’yi adım adım işgal ediyor. Siyonistler, Suriye’nin birçok köyünü, kasabasını işgal ettiler. Önemli barajlarını, zengin su yataklarını, enerji kaynaklarını ele geçirdiler. Ve bu işgallerini gün geçtikçe genişletiyorlar. israil ordusuna ait tanklar, Suriye’nin Başkenti Şam’a yirmi kilometre kadar yaklaştı. Yani bir tür Şam eteklerine geldi. Daha geçen gün siyonist uçakları Suriye’nin ikinci büyük kenti Halep’i bombaladılar. Yine siyonistler canları istediği zaman Suriye’nin stratejik noktalarını, zenginliklerini, askeri kapasitesini bombalıyorlar.
(Suriye'nin Quneitra şehrine giren İsrail işgal tankları şehir merkezine giden yolları tahrip ederken... 5 Ocak 2025, AP)
Siyonistler Suriye’de kalıcı olacaklarını, askeri üsler kuracaklarını açıklamaktan da çekinmiyorlar. Suriye halkını yeni bir kaos, kardeş kavgası ve iç savaşın içine düşürmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar. Yüz elli bin civarında savaşçısı olduğu söylenen, Amerika tarafından her türlü silahla donatılmış ve Suriye’nin hala yüzde otuzunu kontrol eden laik SDG ile ciddi bir diyalog ve işbirliği içindeler. Yine daha çok Suriye’nin Filistin ile olan sınır bölgesinde yaşayan Dürzileri silahlandırıyor, örgütlüyor, onlara kimlik dağıtıyorlar ve o bölgeyi resmen israile katma niyetlerini gizlemiyorlar.
Amerika’nın Suriye’deki faaliyetleri ayrı bir musibet… Suriye hala resmen Amerika Ordusunun işgali altında… Suriye’deki tüm petrol yatakları Amerika Ordusunun denetiminde…
israilin işgal ettiği ve işgalini her gün genişlettiği, petrol yatakları Amerika’nın işgali altında olan, Amerika ve israilin besleyip örgütlediği SDG gibi on binlerce militana sahip örgütlere ev sahipliği yapan bir ülkede özgürlükten, bağımsızlıktan, kurtuluştan bahsedilebilir mi? Amerika ve israil, Suriye’nin özgürleşmesine, refaha kavuşmasına, iç barışını sağlamasına, halkıyla barışık ve tüm halk kesimlerinin temsil edildiği bir yönetimin kurulmasına ve böyle bir yönetimi kurmak isteyen İslami grupların başarılı olmasına müsaade eder mi?
Biz Müslümanlar zihinlerimizi bu konularda yoğunlaştırmak zorundayız. Ana gündemimiz siyonist rejimin işgalci varlığı olmalı. Gazze’yi, Filistin’i bir mezarlığa çeviren, Suriye’yi adım adım işgal eden, Türkiye ile komşu olacak olan ve daha şimdiden Türkiye ve direnişİ iki düşman haline getirme gayreti içinde olan siyonist cephenin plan ve projelerini, algı ve tuzaklarını boşa çıkaracak bir çaba içine girmeliyiz.
Siyonist rejim Suriye’den kovulmadan, Filistin’de, Gazze’de beli kırılmadan, işgalci Amerika, Suriye ve Irak’tan defolup gitmeden bu bölgede yeni baharların beklentisi içine girilemez…
Suriye’nin Müslüman halkı bilinçli hareket etmeli. Siyonist rejim ve Amerika, onlara uzanacak bir zeytin dalını bir kölelik zincirine çevirmekten geri durmazlar. Esed rejimi yıkılmasına rağmen ve Suriye’nin askeri kapasitesi yeni yönetimin denetimine geçmesine rağmen siyonist rejimin Suriye’nin askeri kapasitesine yönelik yüzlerce saldırı düzenleyip bu kapasitenin yüzde seksenini imha etmesi, bağımlı ve kukla bir Suriye istediğinin ve bunu gerçekleştirmek için her türlü çabayı göstereceğinin kanıtıdır.
O zaman tek çare bu soysuz siyonist rejime karşı direniş… Özgür ve huzura, barışa kavuşmuş bir Suriye isteniyorsa eğer… (Sadullah Aydın - Doğruhaber)