Myanmar lideri, Uluslararası Adalet Divanı'nın karşısına çıkacak
Myanmar lideri Aung San Suu Kyi, Batı Afrika ülkesi Gambiya'nın şikayetiyle, Arakanlı Müslümanlara yönelik 'soykırım' yapıldığı suçlamalarını savunmak üzere 10 Aralık'ta Lahey Merkezli Uluslararası Adalet Divanı'nın karşısına çıkacak.
Myanmar lideri Aung San Suu Kyi, Batı Avrupa’ya gerçekleştirdiği son ziyarette, yarım asırlık askeri diktatörlüğe son veren seçilmiş bir sivil yönetici olarak karşılanmıştı.
Nobel Barış Ödülü sahibi Suu Kyi, gelecek hafta Avrupa'ya yeniden gelecek
Ancak bu defa ordunun Arakanlı Müslümanlara yönelik gerçekleştirdiği ve uluslararası kamuoyunca 'soykırım' olarak tanımlanan operasyonlarını savunmak için.
Batı Afrika ülkesi Gambiya, 11 Kasım 2019 tarihinde Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırım ve tecavüz suçlarının Myanmar tarafından 1948 tarihli Soykırım Anlaşması’nın ihlali anlamına geldiği gerekçesiyle Uluslararası Adalet Divanı’na (UAD) müracaat etti.
Gambiya Adalet Bakanı Abubekir Marie Tambadou, yaptığı açıklamada, Myanmar’da yaşanan soykırım karşısında bir şey yapılmamasının utanç verici olduğunu, Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımın soruşturulması için 57 üyeli İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) adına başvurduklarını dile getirdi.
Banjul yönetimi, Myanmar ordusunun Rohingyalara karşı toplu katliam ve tecavüz suçlamaları da dahil olmak üzere soykırım davası açtı.
Davanın ilk duruşması, Birleşmiş Milletler'in en yüksek yargı mercii konumundaki Lahey merkezli Uluslararası Adalet Divanı'nda 10 Aralık'ta görülecek.
Duruşmada Myanmar hükümetini Aung San Suu Kyi savunacak.
Myanmar yönetimi, yöneltilen soykırım iddialarını reddetse de ofisi, Suu Kyi'nin ülkenin "ulusal çıkarlarını" korumak için savunma yapacağını duyurdu.
Suu Kyi'nin partisi Ulusal Demokrasi Ligi (National League for Democracy) Sözcüsü Myo Nyunt, "Myanmar'ın görüşü ile uluslararası toplum arasında bir çelişki ve farklılık var. Bundan dolayı Suu Kyi, Rahine'nin kuzeyinde gerçekte ne olduğunu anlatmak durumunda." şeklinde konuştu.
Bir zamanlar karşı çıktığı ordunun gerçekleştirdiği toplu katliam ve tecavüzlere karşı sessiz kalması, Suu Kyi'yi uluslararası toplum nezdinde eleştirilerin odağı haline getirmişti.
Konuyu yakından takip eden kaynaklar, Lahey'de orduyu savunacak olmasının uluslararası toplum nezdinde zaten kötüleşen imajını daha da zedeleyeceği yorumunda bulundu.
Yakın çevresinin Suu Kyi'yi mahkemeye çıkmaması için ikna etmeye çalıştığı ancak başarısız olduğu belirtiliyor.
BM: Arakanlı Müslümanlara karşı şiddet eylemleri 'soykırım niyetiyle' yapıldı
Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren Uluslararası Myanmar Bağımsız Araştırma Misyonu'nun, Myanmar'daki bulgularını içeren eylül 2019 tarihli son raporunda, "Arakan Müslümanlarının (Rohingya) durumu, misyon için ciddi bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor." ifadeleri yer aldı.
Raporda Arakanlı Müslümanların, Myanmar ordusu tarafından, soykırım olarak tanımlanan 5 maddeden 4'üne maruz kaldığını aktarıldı.
UCM Savcılığı, Myanmar hakkında insanlığa karşı işlenen suçlarla ilgili soruşturma başlattı
Bu arada Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Savcılık Ofisi, Myanmar'ın işlediği insanlığa karşı suçlarla ilgili geçen yıl başlatılan ön incelemenin tamamlandığını ve 14 Kasım 2019'da ön inceleme dairesinin verdiği kararın akabinde soruşturmaya başlandığını duyurdu.
UCM Savcılık Ofisi, 9 ülkeye ilişkin ön inceleme çalışmalarını anlatan 2019 yılı raporunu yayımladı.
Raporun Bangladeş/Myanmar bölümünde, ön incelemenin tamamlandığı ve soruşturma aşamasına geçildiği ifade edilirken, Arakanlı Müslümanlara karşı işlenen zorla göç ettirme ve diğer suçların faillerinin cezalandırılması için soruşturmanın adil, tarafsız ve bağımsız bir şekilde yürütüleceği belirtildi.
Başsavcısı Fatou Bensuda, 4 Temmuz 2019'da Myanmar'ın Arakanlı Müslümanlara karşı işlediği suçlarla ilgili soruşturma talebinde bulunmuş, ön inceleme dairesi savcının soruşturma talebini 14 Kasım 2019 tarihli kararında onaylamıştı.
Arakan'da 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
BM'ye göre, Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 900 bine ulaştı. (Euronews)