Emirlikler, İsrail'e destek için Yemen'de cephe açmaya çalışıyor
ABD'nin, Ensarullah'ın deniz kuvvetlerine yönelik bir dizi başarısız operasyonun yaşandığı bir dönemde, Washington Körfez ülkelerinden Abu Dabi'yi kullanarak Ensarullah'ın dikkatini İsrail rejiminden uzaklaştırmaya çalışıyor.
El-Vakt'e göre, geçtiğimiz hafta, Birleşik Arap Emirlikleri bir toplantıya ev sahipliği yaptı.
Yemen'in güneyindeki gelişmelerle ilgili toplantıda Suudiler tarafından desteklenen Yemen Cumhurbaşkanlığı Konseyinin bileşenlerinden 'Ulusal Direniş Güçleri' (UDG) adlı grubun lideri Tarık Salih, Emirlikler tarafından desteklenen Güney Geçiş Konseyi (GGK) Başkanı Aydarus el-Zubeydi ile bir araya geldi. Aydarus Zubeydi aynı zamanda Suudiler tarafından kurulan Yemen Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi'nin (BLK) başkan yardımcılığını yapıyıor.
Toplantı, ABD'nin Aden Büyükelçisi Steven Fagin'in BLK'ye bağlı güneyli güçlere aralarındaki farklılıkları bir kenara bırakmaları ve meydan okumalar karşısında saflarını birleştirmeleri çağrısında bulunmasından bir gün sonra gerçekleşti.
Hatta bazı yerel medya çevreleri GGK ile Ulusal Direniş Güçleri arasında ortak bir operasyon odası kurulması önerisinden söz etmişti.
Güney Geçiş Konseyi'nin resmi internet sitesine göre, iki taraf Ensarullah ve ''terörist ve radikal güçler'' olarak adlandırdıkları gruplarla ''mücadeleyi güçlendirmek için işbirliği ve koordinasyon'' konularını ele aldı.
Bu toplantı, Suudi Arabistan tarafından desteklenen sözde Yemen Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi'nden üst düzey bir yetkilinin, Ensarullah öncülüğünde kurulan Sanaa merkezli Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti ile mücadelede İsrail'den askeri yardım istemesinden ve Rabat ve Abu Dabi'nin polis becerilerinin geliştirilmesi için anlaşmalar imzalamasından sonra geldi.
Ensarullah karşıtı grupları bir araya getirme ve Sana'ya karşı askeri koalisyonu canlandırma çabaları, özellikle Gazze ve Yemen'deki bölgesel gerginliklerle yakından bağlantılı.
Amerikan Büyükelçisi'nin Sanaa merkezli Yemen ordusuna karşı birleşik cephe çağrısı, Kızıldeniz'de İsrail gemilerini korumaya çalışan ABD liderliğindeki Refah Muhafızları koalisyonunun başarısızlıklarının ardından geldi.
Körfez Arap ülkeleri Gazze'deki operasyonları güçlü bir şekilde desteklemedi ve koalisyon, Yemen'e yönelik etkisiz hava saldırılarının ardından bir ABD uçak gemisinin geri çekilmesine yol açacak şekilde zorlandı.
Sonuç olarak Bahreyn hariç Körfez ülkelerinin çoğu deniz koalisyonundan uzaklaşırken Washington ve Abu Dabi rejimleri Ensarullah'a karşı yeni bir cephe açarak odağı İsrail'den uzaklaştırmak istiyor.
BAE, Yemen'de Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyona katıldığından beri stratejik limanları ve adaları kontrol etmeye ve Güney Geçiş Konseyi (GGK) aracılığıyla güneydeki ayrılıkçılığı desteklemeye odaklandı.
Son toplantılar, çeşitli grupları GGK'nin gündemiyle uyumlu hale getirme çabalarına işaret ederken kuzeyde Tarık'ın ve doğu kıyısında Ulusal Direniş Güçleri'nin etkisi önemli rol oynuyor.
Analistlere göre, bu buluşma, BAE'nin güneyde hâkimiyet kurduğu ve Suudi Arabistan'ı potansiyel olarak saf dışı bıraktığı bir dönemde, artan bölgesel gerilimlerin ortasında Ensarullah'a karşı Kızıldeniz cephesini güçlendirmeyi amaçlıyor.
Son yirmi yılda BAE-Suudi ilişkileri Yemen'de işbirliğinden rekabete dönüştü, çatışmalar ve güvenlik krizleri damgasını vurdu.
Güneyli gazeteci Salah el-Sakladi şu yorumu yaptı:
''Bu toplantının amaçları, Tarık Salih liderliğindeki Ulusal Direniş Güçleri ile Aydarus el-Zubeydi liderliğindeki Geçiş Konseyi'nin Ensarullah'a karşı koalisyonu olarak ilan edilenin ötesine geçebilir. El-Zubeydi ve Salih esasen Ensarullah'a karşı Cumhurbaşkanlığı Liderlik Konseyi'nin bir parçası, dolayısıyla böyle bir ikili koordinasyona ihtiyaçları yok.''
Yemenli bir siyasi analist olan Yasin el-Tamimi, GGK başkanı ve Ulusal Direniş Güçleri başkanının BAE tarafından oluşturulan ve BAE tarafından mali ve askeri olarak beslenen örgütleri temsil ettiğini ve BAE'nin hedefleri ve siyasi gündemi belirlediğini ve hatta güney Yemen'in farklı bölgelerindeki güçlerinin coğrafi sınırlarını tanımladığını düşünüyor.
Dolayısıyla Abu Dabi bu iki grup üzerinde tam kontrole sahip ve hiçbiri BAE ile koordinasyon kurmadan ve Emirlik önceliklerini ön planda tutmadan harekete geçmiyor.
Son olarak, Yemen Online haber sitesine göre, BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid el-Nahyan, 23 Eylül 2024'te, 2017'den bu yana ilk kez ABD'ye resmi bir ziyarette bulunmak ve Beyaz Saray'da görevdeki bir Birleşik Arap Emirlikleri başkanıyla ilk kez bir araya gelmek üzere Washington'a geliyor.
ABD'nin bölgedeki kilit politika girişimleriyle ilgili olarak BAE'nin, İbrahim Anlaşmalarının kurucu üyesi olduğu biliniyor ve Gazze Şeridi'nde devam eden savaşa rağmen İsrail ile ilişkileri normalleştirme ve diplomatik ve ticari bağları sürdürme yönünde bir karar aldı.(YDH)