İsrail'in kuzey yerleşimlerinde ağır hasar
Hizbullah'ın saldırıları nedeniyle İsrail’in kuzeyinde 9 bin bina ve 7 bin araç hasar görürken, yerleşimciler ve askerler hükümetin krize yönelik yetersiz desteğine tepki gösterdi.
Hizbullah'ın son aylardaki operasyonlarının yol açtığı hasarın boyutu, kuzeydeki bazı yerleşimcilerin geri dönmesiyle daha görünür hale geldi.
Yerel yetkililer ve yerleşimciler arasında artan öfke, özellikle altyapı eksiklikleri ve hükümetin destek yetersizliği ile gündemde.
Kanal 12’nin Savunma Bakanlığı’ndan aktardığı verilere göre, el-Celil’deki Kiryat Şimona'dan batı el-Celil’deki Roş Hanikra’ya kadar uzanan “Lübnan ile cephe hattı” boyunca Hizbullah tarafından açılan ateş, toplam 2 bin 874 yerleşim yerine doğrudan isabet etti.
İsrail Emlak Vergi Dairesi'nin açıklamasına göre, saldırılar sonucunda kuzeyde 9 bin bina tamamen yıkılırken, 7 binden fazla araç hasar gördü.
Fakat bu rakamların, yerleşimcilerin tahliye edilmesi veya bazı bölgelerin işgalci rejim güçleri tarafından yasak bölge ilan edilmesi nedeniyle raporlanamayan hasarları içermediği ifade ediliyor.
Kanal 12, kuzeydeki İsrailliler ve yerel yetkililer arasında "ciddi bir hayal kırıklığı" olduğunu belirtti.
Haberde, yerleşimcilerin geri dönüşü için organize bir plan eksikliği vurgulanırken, kanalın kuzey muhabiri Hedar Getsis, “tahkimatlarda önemli boşluklar olduğunu” ifade etti.
Getsis, Lübnan ile İsrail arasındaki ateşkes anlaşmasından sonra hükümetin kuzeye yönelik hiçbir somut adım atmadığını ve cephe hattındaki yerleşim yerleri için gerekli bütçelerin onaylanmadığını söyledi.
Örneğin, okullar gibi temel tesislerin hazırlıksız olduğu belirten Getsis, “Yarın, bu yerleşimlerde ve Golan Tepeleri’nde okullar açılmayacak,” ifadelerini kullandı.
Batı el-Celil ve Yukarı el-Celil gibi bölgelerde de ekonomik sıkıntılar artıyor.
Nehariya'da ve sınıra yakın yerleşimlerde, iş sahiplerinin “her gün kepenk kapattığı” bir rutin hâkim.
Kanal 12’nin savaş muhabiri Nir Dvori, özellikle Hayfa’dan sınıra kadar olan bölgede durumun hâlâ önceki kısıtlamalar altında kaldığını kaydetti.
Dvori, bölgede “potansiyel gelişmelere” yönelik tahminlerin olduğunu, ancak bunun “normale dönüş yok” anlamına geldiğini ifade etti.
Askerlerden hükümete tepki
İsrailli askerler ve yedek subaylar, Lübnan ile yapılan ateşkese dair tepkilerini dile getirdi.
Yiftah Tugayı’ndan Birinci Sınıf Onbaşı Omer Ben Hamo, anlaşmaya olan tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
“Bu durum geçici bir sükûnet uğruna hayatlarımızı tehlikeye atıyor. Durumu olduğu gibi sürdürmek ihmalkârlığın bir yansımasıdır. Başbakan Benyamin Netanyahu’nun görevini tamamlamadığını hepimiz biliyoruz.”
Ben Hamo, Hizbullah’ın kendini geliştirdiğini ve mücadeleye devam ettiğini belirterek, “Bu kadar fedakârlık yapıp niye savaştık? Yalnızca yeniden inşa edecekleri bir tüneli yok etmek için mi? Sorun çözülmediği sürece oğlum da orada yedek subay olarak görev yapacak. Bu kabul edilemez,” değerlendirmesini yaptı.
Benzer şekilde, İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth, yedek askerler arasındaki hoşnutsuzluğun yaygın olduğunu bildirdi.
Zırhlı bir taburda topçu subayı olarak görev yapan Yüzbaşı Omer Feldman, şunları kaydetti:
“Mutlak zaferin hiçbir cephede mevcut olmadığını söylemek gerekiyor. Hizbullah’ın liderliği, yenilgiyle yüzleşmek yerine kendini yeniden inşa ediyor.”
Feldman, Lübnanlıların evlerine dönerken İsraillilerin hâlâ otellerde yaşamak zorunda kaldığını ifade etti ve bu durumu “bizim aleyhimize oynanan siyasi bir oyun” olarak nitelendirdi. (YDH)