Tunus’un en karanlık bir ayı
Cumhurbaşkanı Kays Said’in liderliği yaptığı anayasal darbeyle kaos ortamına sürüklenen İslam ülkesi Tunus’ta siyasi belirsizlik etkisini gösteriyor.
İslam ülkesi Tunus’ta gerçekleşen 25 Temmuz darbesinin üzerinden bugün tam bir ay geçti. Emperyalistlerin oyununa gelerek Tunus’u karanlık bir sürece sokan Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in geçtiğimiz bir ayda yaptığı icraatlar ve gerçekleştirdiği uluslararası görüşmeler, Tunuslu Müslümanlara kurulan kumpasları açıkça deşifre eder nitelikteydi.
Cumhurbaşkanı Kays Said’in liderliği yaptığı anayasal darbeyle kaos ortamına sürüklenen İslam ülkesi Tunus’ta siyasi belirsizlik etkisini gösteriyor. 25 Temmuz 2021 tarihinde Tunus Parlamentosu’nu fesheden, başbakanı görevden alan, milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldıran, darbeye direnen halka tehditler savuran ve son olarak 30 günlük geçiş sürecini süresiz olarak uzattığını açıklayan Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’e tepkiler büyüyor. Darbenin üzerinden geçen bir ay içinde Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan gibi ülkelerden Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’e yapılan destek ziyaretleri ve açıklamaları Tunus’taki Nahda hareketine karşı kurulan siyasi kumpası da deşifre etmiş oldu.
Seçilmiş cumhurbaşkanlığından diktatörlüğe
Küresel emperyalistlerin oyununa gelerek Tunus’a büyük bir kötülük yapan Cumhurbaşkanı Kays Said, “Tunus’un içinde bulunduğu tehlike nedeniyle 25 Temmuz’daki istisnai kararları almak zorunda kaldım. Bu tedbirler, kanun ve anayasa çerçevesinde alındı ve bazılarının iddia ettiği gibi darbe de değildir. Ben darbe değil, kanunları uygulama taraftarıyım” demişti. Kays Said’in 25 Temmuz’daki anayasal darbenin ardından yaptığı görüşmeler ve kullandığı söylemler Said’in bu beyanlarındaki çelişkiyi de ortaya koyuyor. Sözde demokratik bir duruş sergilediğini savunan Kays Said’in, kendisini destekleyen yandaş siyasetçiler, sendikalar ve sivil toplum yetkilileriyle istişarelerde bulunurken Nahda hareketine karşı dışlayıcı bir tavır alması da tepki çekiyor.
Darbeci Said, 30 günlük geçiş sürecini keyfi olarak uzattı
Tunus halkının siyasi iradesine şerh koyan Tunus’un darbeci Cumhurbaşkanı Kays Said, Meclis’in yetkilerinin dondurulması kararının ikinci bir karar alınıncaya kadar uzatıldığını açıkladı. Said’in 25 Temmuz darbesinden sonraki bir ay içinde 25 Ağustos’ta yeni bir başbakan ataması ve yeni bir hükümetin kurulmasını onaylaması bekleniyordu. Said’in meclisin çalışmasını engelleyen bu keyfi ve hukuksuz kararı Nahda hareketi başta olmak üzere darbeye direnen milyonlarca Tunuslu tarafından tepkiyle karşılandı.
NAHDA Hareketi sağduyulu tavrını koruyor
Tunus’u karanlık günlerine döndürme amacıyla yapılan darbenin asıl muhatabı olan İslami eğilimli El Nahda Hareketi, 2011 devriminden bu güne kadar olduğu gibi bu süreçte de hiçbir tahrike kapılmadı, şiddete başvurmadı ve muhataplarıyla iletişim yolunu sürekli açık tuttu. 25 Temmuz darbesinde iç savaş çıkarmakla suçlanan ve darbeciler tarafından açık hedef olarak gösterilen Nahda hareketi, geride bıraktığımız 1 ay içinde sağduyulu tavrını bozmadı. Cumhurbaşkanı Kays Said’in iç savaş paranoyasının temelinin olmadığını belirten ve taraftarlarının uğradıkları her türlü haksızlığa rağmen silahlandığını yalanlayan El Nahda hareketi, Kays Said’in asılsız iddiaların bağımsız gözlemciler tarafından araştırılmasını önerdi. Tunus’taki son seçimlerde en fazla milletvekili çıkaran parti olmasına rağmen 25 Temmuz darbesiyle Meclis’teki varlıkları engellenen Nahda Hareketi’nin bu çağrısı, karanlık odaklar tarafından önemsenmedi.
ABD’den Said’e açık destek
* Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, darbe sürecinde Amerikan Başkanı Joe Biden’ın özel heyetini de Tunus’ta ağırladı. ABD Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Jonathan Finer başkanlığındaki heyeti kabulünde Amerikancı bir üslup kullanan darbeci Kays Said, “Bazı çevreler Tunus hakkında yanlış bilgiler içeren söylentiler yayıyor. Tunus’un Amerikan toplumuyla paylaştığı özgürlük, adalet ve demokrasi değerleri konusunda endişelenecek bir durum söz konusu değildir” derken ABD’li heyetin başkanı Finer ise, “ABD Başkanı Joe Biden, Tunus’taki durumu yakından takip ediyor. Tunus’a ve Cumhurbaşkanı’na saygı duyuyor” ifadelerini kullandı.
Darbeci Kays Said Suudi Kralı’ndan da “aferin” aldı
Müslüman Kardeşler Hareketi’ne fikri yakın olması sebebiyle Tunus’taki El Nahda hareketine karşı düşmanca tavırlar sergileyen Suudi Arabistan’ın Kralı Selman bin Abdulaziz de, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’i tebrik edenler arasındaydı. Selman bin Abdulaziz, 25 Temmuz’da aldığı ve anayasal darbe kararı sebebiyle Kays Said’i tebrik etti. Kral Selman ve Said arasında gerçekleşen telefon görüşmesinde Kral Selman, Suudi Arabistan’ın, tüm alanlarda Tunus’a destek olduğunu ve Tunus halkına yardımlarını devam ettirmeyi istediğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Said ise Tunus’u destekleyen girişimi dolayısıyla Kral Selman’a teşekkürlerini sundu. Bu görüşmeden 2 gün sonra Kays Said’in, Suudi Arabistan Afrika İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Ahmed Kattan ve beraberindeki heyeti Kartaca Sarayı’nda kabul etmesi de dikkat çekti.
Tunus’ta baskılarla dolu son bir ayda yaşananlar
Nahda lideri Raşid Gannuşi’nin başkanlığını yaptığı Tunus Parlamentosu feshedildi.
Tunus Başbakanı Hişam el-Meşişi görevden alındı.
Milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı ve anayasal darbeye direnen milletvekilleri tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Al Jazera’nın ofisi kapatıldı. Darbe karşıtı yayınlarıyla bilinen Al Jazera’ya Tunus’ta yayın yasağı getirildi
Tunus’ta Yolsuzlukla Mücadele Ulusal Kurumu Başkanı Enver bin Hasan, Cumhurbaşkanı Kays Said’in kararıyla görevden alındı. Kuruma ait bina İçişleri Bakanı Rıza Garsillavi’nin talimatıyla tahliye edildi.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, Meclis’in yetkilerinin dondurulması kararının “ikinci bir karar alınıncaya kadar” uzatıldığını duyurdu.(Ajanslar)