Esad: "Arap Birliği yaraları saran değil, yaraları iyileştiren rolünü yeniden kazanmalı"
Suriye lideri Beşar Esad, Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde düzenlenen 32. Arap Birliği Liderler Zirvesi’ne katıldı. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Esad’ı zirve girişinde sarılarak karşıladı.
Zirve öncesi birçok lider ikili görüşmeler yaptı. Esad da Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ile bir araya geldi. İkili ilişkilerin ele alındığı görüşme sırasında Said, Tunus’un Suriye’nin teröre karşı savaşında ve dış müdahalenin önlenmesinde elde ettiği başarılardan duyduğu büyük memnuniyeti dile getirdi. Liderler fotoğrafı çekimi sırasında Esad ile Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah es-Sisi’nin ayak üstü samimi bir diyalog kurdukları görüldü.
“İç işlerine müdahale” vurgusu
Suriye lideri Esad zirvede yaptığı konuşmada, “Umarım bu zirve, aramızdaki dayanışma, bölgemizde savaş ve yıkım yerine barış, kalkınma ve refah için Arap eylemlerinde yeni bir dönemin başlangıcı olur” dedi. “Bu zirveyi çalkantılı bir dünyada gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullanan Suriye lideri, Arap devletleri arasındaki yakınlaşmaların umutlarını artırdığını ve bu yakınlaşmaların bu zirvede doruğa ulaştığını söyledi.
Esad şunları ifade etti: “Bugün Batı hegemonyasının bir sonucu olarak ortaya çıkan prensipten, ahlaktan, dostluktan ve ortaklıktan yoksun durumu, filizlenmekte olan çok kutuplu dünyada değiştirme fırsatıyla karşı karşıyayız. İnsanın doğuştan gelen aidiyetlerini hedef alan, onu ahlakından ve kimliğinden mahkûm bırakan modern liberalizme karşı kültürümüzü pekiştirmek ve Arap kimliğimizi medeniyet boyutunda tanımlamak için bir fırsattır.”
Esad, Muhammed bin Selman’a “oynadığı büyük rol ve bölgemizde uzlaşmayı teşvik etmek için sarf ettiği yoğun çabalar için” teşekkür etti. Esad, Suriye’nin her zaman Arap dünyasına ait olacağını söyledi ancak Arap devletlerinin iç işlerine karışılmaması çağrısında bulundu, “İçişlerini ülke halkına bırakmak önemlidir zira kendi işlerini en iyi onlar yönetebilir” dedi. Esad şöyle devam etti: “Libya’dan Suriye’ye, Yemen’den Sudan’a, oradan da farklı coğrafyalardaki birçok meseleye kadar her gün bizi ilgilendiren meselelere gelince, semptomları tedavi ederek hastalıkları tedavi edemeyiz. Tüm bu sorunlar, daha önce ele alınmamış daha büyük başlıkların sonuçlarıdır. Son yılda Arap sahnesinde ortaya çıkan çatlakları ele almak gerekiyor. Ve Birliğin yaraları saran değil, yaraları iyileştiren rolünü yeniden kazanması ve en önemlisi de iç meseleleri halka bırakması gerekiyor.”
Katar Emiri salonu terk etti
Suriye’nin resmi ajansı Sana, Esad’ın Arap Birliği’ne geri dönmesine karşı çıkan ülkelerden biri olan Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad el Sani’nin Esad’ın elini sıktığı ve aralarında kısa bir diyalog yaşandığını aktardı. Ancak bin Selman’ın Esad’ı karşıladığı sırada Katar televizyonlarının canlı yayını kesmesi dikkat çekti. Öte yandan el Sani, zirvede konuşma sırası Esad’a geldiğinde salondan ayrıldı. El Sani’nin Cidde’den de ayrıldığı bildirildi. On yıl önce Katar’ın ev sahipliğinde düzenlenen Arap zirvesinde Suriye’nin koltuğuna Suriye muhalefeti oturtulmuştu.
Krize çözüm umudu
Zirvenin açılışında Arap Birliği Dönem Başkanlığını Cezayir’den devralan Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman Suriye’nin Arap Birliği’ne geri dönüşünü memnuniyetle karşıladığını ve bunun Suriye’deki krizi sona erdirmenin yolunu açmasını umduğunu dile getirdi. Suudi Arabistan’ın bölgenin çatışma sahasına dönüştürülmesine izin vermeyeceğini söyleyen Selman Filistin sorununun Arapların ‘temel davası’ olmaya devam ettiğini söyledi. Sudan’ın çatışan taraflar arasında geçen hafta varılan anlaşmayı memnuniyetle karşıladığını belirtirken krizi sona erdirmek için diyaloğa duyulan ihtiyaca dikkat çeken Selman, “Cidde görüşmelerinin Sudan’da etkili bir ateşkes sağlanmasına yardımcı olacağını umuyoruz” dedi.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın 12 yıl aradan sonra katıldığı 32. Arap Birliği Zirvesi’nin sürprizi Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski oldu. Batı’dan yönelen eleştirilere rağmen Ukrayna krizinde tarafsızlık politikası izleyen Arap Birliği’nin Zelenski hamlesi, ABD’nin açıktan karşı çıktığı Esad ile normalleşmeyi dengeleme çabası olarak görünüyor. (harici)