ABD: Hizbullah’ın saldırma kapasitesi yok edilmeli
Beyaz Saray sözcüsü, İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu öne sürdü, Hizbullah’ın saldırma kapasitesinin ortadan kaldırılmasının hedeflendiğini duyurdu. Pentagon da Doğu Akdeniz’e ilave asker göndereceğini bildirdi.
Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, İsrail’in Lübnan’a yönelik karadan saldırısı ve işgal adımına ilişkin yorum yapmamayı tercih ederken, “Buradaki stratejik hedefin, Hizbullah’ın sınırın hemen karşı tarafından İsrail’e saldırma kapasitesini sürdüremeyeceğinden emin olmak olduğunu anlıyoruz.” dedi.
Karine, günlük basın brifinginde İsrail’in Lübnan’a yönelik olası işgal girişimine ilişkin soruları yanıtladı.
Kadın sözcü, brifing boyunca kendisine yöneltilen sorulara cevap verirken, İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu ve İsrail ordusunun “operasyonları” hakkında kendilerinin değil İsrail’in konuşabileceğini savundu. Karine, “Kendi askeri operasyonları ve planları hakkında sizi İsrail ordusuna yönlendiriyorum, ancak buradaki stratejik hedefin, Hizbullah’ın sınırın hemen karşı tarafından İsrail’e saldırma kapasitesini sürdüremeyeceğinden emin olmak olduğunu anlıyoruz.” şeklinde konuştu.
ABD ile İsrail’in ne konuştuğu bilinmiyor
Sözcü, ısrarlı sorulara rağmen hafta sonu İsrailli yetkililerle, İsrail’in Lübnan’a yönelik karadan işgal hareketine dair ne konuştukları konusunda bilgi vermedi.
ABD Başkanı Joe Biden’ın, “İsrail’in Lübnan’a saldırısını durdurması ve bir ateşkes olmasını istediği” yönündeki son açıklaması hatırlatılan sözcü, “İsrailliler kendi kara operasyonları hakkında konuşurlar fakat biz diplomasiye alan açacak bir ateşkesin olmasını elbette istiyoruz.” iddiasında bulundu.
ABD, kara operasyonu her an başlayabilir bilgisi vermişti
CNN’e açıklama yapan ABD’li bir yetkili, hafta sonu ABD ile İsrail arasındaki görüşmelerin ardından, İsrail’in Lübnan’a “ilk başta planlanandan daha sınırlı bir kara operasyonuna” her an başlayabileceğine inandıklarını belirtmişti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller da, İsrail’in sınırlı bazı operasyonlara başladıklarını kendilerine ilettiğini söylemiş, ancak bir kara işgalinin başlayıp başlamadığına ilişkin soruları İsrail ordusuna yönlendirerek cevap vermemişti.
Pentagon Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh de günlük basın toplantısında, “Savunma Bakanlığı, bölgede saldırganlığı caydırmak ve daha geniş bir bölgesel savaş riskini azaltmak için Orta Doğu’daki ABD güçlerinin kuvvet duruşunu daha da güçlendirmek amacıyla adımlar atıyor.” dedi.
İsrail’i himaye eden ABD birkaç bin asker daha göndereceğini duyurdu
Bölgede bulunan ve rotasyonu gelen USS Abraham Lincoln uçak gemisi filosunun yerinde kalması talimatının verildiğini belirten Sabrina Singh, ayrıca hava savunmasının güçlenmesi için mevcut askeri varlığa ek olarak F-15E Strike Eagle, F-16, A-10 ve F-22 savaş uçakları ve bunları destekleyecek “birkaç bin” personel gönderileceğini bildirdi.
Sabrina, ayrıca Pentagon’un, çeşitli olasılıklara yanıt verme hazırlıklarını daha da üst seviyeye taşımak için ABD içindeki askeri birliklerin bölgede konuşlandırılmasına yönelik hazırlık seviyesinin artırıldığı bilgisini paylaştı.
‘İsraillilerle çalışmaya devam ediyoruz’
İsrailli yetkililerin Lübnan’a karadan girme planlarıyla ilgili açıklamaları hakkındaki soruları için Singh, “Potansiyel operasyonları için bunu İsrail’e sorun, benim söyleyebileceğim bir şey yok. Size sadece şunu söyleyebilirim, İsraillilerle çalışmaya devam ediyoruz ve şu anda ne yapmayı planladıkları hakkında daha fazla bilgi edinmeye uğraşıyoruz.” yanıtını verdi.
Sabrina Singh, 27 Eylül’de Lübnan’daki Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah’ın öldürüldüğü hava saldırıları konusunda da İsrail’in kendilerine bilgi vermediğini öne sürerek, “Bakan (Lloyd) Austin, hazırlıksız yakalandı. Operasyon devam ederken haber verildi. Bu operasyonlarda dahlimiz yok.” iddiasında bulundu.
Amerikalı ve siyonist bakanlar düzenli görüşüyor
ABD ile İsrail savunma bakanları arasında “güven sorunu” olup olmadığıyla ilgili soruyu ise Sabrina Singh, şöyle yanıtladı:
“İki bakan, 7 Ekim’den bu yana her gün düzenli iletişim halinde, hatta bazen günde iki defa konuştukları oluyor. İkisi de telefonla istedikleri zaman birbirini arayabileceklerini biliyor. Dolayısıyla, bir güven sorunu olduğu söylenmez.”
Sabrina Singh, Nasrallah’ın öldürüldüğü saldırılarda ABD yapımı silah kullanılıp kullanılmadığı sorularına da İsrail’in her saldırısına ayrı soruşturma yapmadıklarını söyleyerek, söz konusu saldırı hakkında daha fazla bilgi almak için de İsraillilere yönlendirdi.
Nasrallah, İsrail ordusunun 27 Eylül’de Beyrut’a düzenlediği hava saldırılarında şehid edilmişti. Lübnan makamlarına göre, Hizbullah’ın kullandığı iletişim cihazlarının patlatıldığı 17 Eylül’den bu yana 104’ü çocuk ve 194’ü kadın olmak üzere İsrail saldırılarında toplam 1217 kişi hayatını kaybetti.
ABD’nin silah sağladığı İsrail’in Lübnan’daki bombardımanları nedeniyle Lübnan içerisinde yüz binlerce insan yerinden olmaya devam ediyor. Ülkenin güney kesimlerinden başkent Beyrut ve kuzeye göç dalgası sürerken, Suriye’ye on binlerce kişinin göç ettiği belirtiliyor.
Batılı laik demokratik dünya, İsrail’in ABD koruması altında gerçekleştirdiği saldırganlığa karşı henüz hiçbir adım atmadı. (iktibas)