Malcolm X, ırkçılık ve İslam
Malcolm X yirminci yüz yılın önemli Müslüman düşünürlerinden ve aktivistlerinden biridir. 21 Şubat 1965 tarihinde uğradığı bir suikast sonucu hayatını kaybeden Malcolm X, ırkçılığa karşı mücadele etmiş ve insan haklarını savunmuştur. Siyah renklilerin sırf derilerinin renginden dolayı insan muamelesi görmediği Amerika’da Malcolm X, siyahların insan onurunu ve haklarını savunmuştur. Malcolm X, Amerika’da ve Batıda kurumsallaşan ırkçılığa ve emperyalizme karşı insanlık adına karşı duran bir Müslüman aksiyonerdir. İnsanlık, küresel düzeyde ırkçılık faciasından ve hastalığından hala kurtulmuş değildir. Irkçılık, küresel düzeyde insanlığa felaketler getirmeye devam etmekte ve her gün yeni biçimlerde ortaya çıkan ırkçılık, insanlar arası ilişkileri bozmaktadır. Malcolm X’in zamanında olduğu gibi, günümüzde de insanlığın başına bela olan fitne, ırkçılıktır.
Malcolm X, Amerika’da kurumsallaşan ırkçılığı ve emperyalizmi bütün karanlık yönleriyle ortaya koymuştur. Malcolm X’in ölümünden sonra ortaya çıkan sivil haklar hareketi ve Siyahların Hayatları Önemlidir (Black LivesMatter) gibi hareketler, ırkçılığa kaşı çıkan insan hakları oluşumlarıdırlar. Dün olduğu gibi, bugünde Amerika’da ve dünyanın her yerinde ırkçılığa karşı çıkmaya her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. Malcolm X, beyaz ırkçılığına karşı çıkarken aslında insan onuruna, özgürlüğüne ve hukukuna saygıyı esas alan bir anlayış ve pratik ortaya koymuştur. Irkçılığa karşı insan onuruna saygı göstermeyi öğrenmek, Malcom X’in insanlığın idrak etmesini istediği asli değerdir.
Amerika’da siyahlara karşı kurumsallaşan ırkçılık, Afrikalı Amerikalıları, insan olarak görmemekte, onları beyazların malları olarak konumlandırmaktadır. Malcolm X, hiç bir insanın bir diğer insanın malı olamayacağını ifade etmiş,, kişiyi insanlıktan çıkarıp mal yerine koyan her türlü ırkçı düşünceye, pratiğe ve politikaya karşı çıkmıştır. Malcolm X, kurumsal ırkçılığa karşı çıkarak siyahların insan onurunun ve haklarının anayasal ve hukuksal güvenceye kavuşturulmasını istemiştir. Hukuk, ırkçılığı meşrulaştıran ve kurumsallaştıran bir araca indirgenemez. Hukukun ırkçılığın ve milliyetçiliğin aracı haline getirildiği bir yerde adalet ortadan kalkmakta ve yıkıcı bir zulüm sistemi ortaya çıkmaktadır. Hukukun temel görevinin ırkçılığı kurumsallaştırmak değil, insan onurunu ve haklarını korumak olduğunu Malcolm X, Amerika sistemine öğretmektedir. Irkçılığın her türüne karşı hukuksal alanda sahici ve etkili düzenlemelerin yapılması gerekliliği bugünde devam etmektedir. Bir ırkçılık türü olan İslamofobinin insanlığa karşı işlenen bir suç olarak kabul edilmesini sağlayan hukuksal düzenlemelere küresel düzeyde ihtiyaç vardır.
Malcolm X, ırkçılığa karşı çıkarken sivil haklar ve insan hakları arasında önemli bir ayırım yapmaktadır. Sivil haklar talebi, Amerika’daki kurumsal ırkçılığa karşı güvenceler istemeye dayanmakta ve daha çok Amerika’nın iç işi durumundadır. Malcolm X, ırkçılığa karşı sivil hakların ötesinde bütün dünyada insan hakları temelinde bir küresel insanlık koalisyonunun oluşturulmasını savunmaktadır. Malcolm X’in sözlerinde, bütün dünya insanlığını birlikte insan haklarını korumaya ve her türlü ırkçılığa karşı çıkmaya dair bir çağrı vardır. Şehit edilmesinin üzerinden yıllar geçmesine rağmen, Malcolm X’in bütün dünyada ilgi görmeye devam etmesinin arkasında insan haklarını sahici anlamda savunması ve ırkçılığa karşı gerçek anlamda mücadele vermesi vardır.
Malcolm X, hayatı boyunca kendisini ırkçılığın kirinden arındırmaya çalışmıştır. Beyaz ırkçılığın sefaletine karşı Elijah Muhammed’in liderliğini yaptığı İslam Ulusu isimli gruba katılmıştır. Ancak zaman içerisinde bu grubunda Siyah ırkçılığı yaptığını fark etmiş ve bu grubu terk etmiştir. Hac için gittiği Mekke’deMalcolm X, siyah ve beyaz ayırımı dahil bütün ırkçılıkları ortadan kaldıran İslam’ın evrensel ve fıtri mesajını görmüştür. Hac farizasını yerine getiren Malcolm X, ırkçılıkla mücadelenin bir başka ırkçılığa sarılarak yerine getirilmeyeceğini ve bütün ırkçılıklardan arınmak gerektiğinin fakına varmıştır. Malcolm X, beyaz ırkçılığa karşı siyah ırkçılığı yapmanın kişiyi bir başka cahiliyeye yönelttiğini, gerçek olgunlaşmanın sadece tam olarak insan olmayı gerçekleştirmede olduğunu idrak etmiştir.
Malcolm X, ırkçılık başta olmak üzere bütün cahiliye hastalıklarına karşı tam olarak insan olmayı gerçekleştirmenin yolunun İslam olduğunu düşünmektedir. Mekke’de hac görevini yaptığı sırada yazdığı mektupta, dünyanın ve Amerika’nın ırkçılık kirinden arınması için İslam’ı anlaması gerektiğini söylemektedir. İslam, ırkçılığın her türlüsünü ve bütün cahiliye anlayışlarını etkisizleştiren tek fıtrat dinidir. Şehit edilmesinin üstünden elli iki yıl geçen Malcolm X’in ırkçılığa karşı tek çözümün İslam’da olduğu şeklindeki mesajının günümüzde de anlaşılmasına insanlığın ihtiyacı vardır. (Milat)