Türkiye-Yunanistan sınırında sıkışan mülteciler

İdlib saldırısının ardından Türkiye’nin Avrupa’ya geçmek isteyen mültecileri engellememe kararı almasının ardından binlerce mülteci, farklı illerden Edirne’ye gelmişti. İlk başta Pazarkule Sınır Kapısı etrafında başlayan toplanmalar Meriç Nehri kıyılarına kadar yayıldı.

Bazı mülteciler, sınırdan geçemeyince geldikleri illere geri dönerken bazıları ise geçmekte kararlı ve bir hafta olmasına rağmen beklemeye devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 6 Mart itibarıyla 142 bin 175 mültecinin Yunanistan’a geçtiğini duyurdu. Mültecilerin anlattıklarına göre, sınırı geçmeyi başaranların büyük bir çoğunluğu ise Yunanistan polisi tarafından darp ediliyor, telefonları ve paraları alınarak geri gönderiliyor. 

Yardımlar arttı

Bir haftanın sonunda mültecilere yapılan yardımlar da artmış durumda. Bölgede birçok sivil toplum kuruluşu ve yardım inisiyatifi bulunuyor. Kurumların yanı sıra, bireysel olarak araçlarıyla mültecilere gıda, giyecek yardımı yapanlar da var.

Edirne’ye gelerek incelemelerde bulunan Bakan Soylu, “Geri itmeleri engellemek amacıyla tam donanımlı bin özel harekât polisini sabah itibarıyla intikal ettirdik ve zodyak botlarıyla beraber artık orada insanlara kötü muamele edenlere fırsat tanınmayacak” demişti. Özel harekât polisleri bu açıklamanın ardından, cuma gününden itibaren sınır boyunca görev yapmaya başladı.

“Dönmek de yasak gitmek de”

Afgan bir mülteci son durumu şöyle özetledi: “Cumadan beri Edirne’deyiz. Buralarda bekliyoruz sınır açılsın diye. Çok fazlasıyla işkence yaşadık Yunan polisinden. Bugün burada bekliyoruz. ‘Ya Meriç’e gidin ya da İstanbul’a geri dönün’ dendi. Dönüş yolumuz olmadığı için bekliyoruz burada.”

Diğer bir mülteci genç ise “Kimse bize bir şey söylemiyor. Dönmek de yasak gitmek de yasak, bir şey bilmiyoruz” dedi. (MS)