Şaşırdık mı?
Bir süre önce AKP’yi yerden yere vuran Savcı Sayan’ın AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından “Ağrı Belediye Başkan” adayı olarak gösterilmesine şaşırdık mı?
Hiç şaşırmadık. Hem niye şaşıralım ki! Zira bu hâl yani AKP’yi yerden yere vuranların AKP çatısı altında önemli görevlere getirilmesi artık bir AKP klasiği haline gelmiş bulunuyor.
Gözümüzün önünde “Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu” gibi flaş örnekler varken Savcı Sayan’ın aday gösterilmesine elbette şaşırmadık.
Doğal karşıladık. Şaşırdığımız olay niye Ankara, İstanbul gibi büyükşehirlerden değil de Ağrı gibi bir ilden aday gösterilmesine oldu. Numan Kurtulmuş AKP’ye verdi veriştirdi sonunda hem Genel Başkan Yardımcılığı koltuğuna oturtuldu hem de bakan yapılarak hükümette yer verildi.
Süleyman Soylu da uzun süre muhalif gibi görünmesine rağmen sonunda AKP’nin vazgeçilemez isimlerinden biri oldu.
Demek ki, “onlar kadar yerden yere vuramamış” dedik.
Ya da söyledikleri önceki ekonomik krizlerin ülkemizi teğet geçmesi(!) gibi AKP kurmaylarını teğet geçip gitmiş. Savcı Sayan AKP’lileri eleştirirken neler mi demişti? Hadi şöyle geçmişe doğru bir gezintiye çıkalım ve Savcı Sayan neler demişti şöyle bir hatırlayalım. Deniz Baykal görevinden ayrılıyor diye ardından gözyaşları döken Savcı Sayan bakın o günlerde neler söylemiş:
“Bu ülkede gömlek değiştirdik, bu ülkeyi yöneteceğiz diyenlere inanmayın. Yılanlar da gömlek değiştirir ama zehirleri bitmez.”
Başka ne demiş?
Mesela şunları demiş:
“Biz iyiyi de biliriz kötüyü de biliriz. Kötüyü bilmeseydik bugün AKP’den milletvekiliydik.”
Evet, sırtında CHP gömleği varken böyle esmiş gürlemiş ama artık sırtında muhafazakâr demokrat AKP gömleği var.
Yani O da gömlek değiştirenler kervanına katılmış.
Şimdi gömlek değiştirerek ülkeyi idare etmeye soyunmasa da Ağrı’yı idare etmeye heveslenmiş.
Kendisi, “Gömlek değiştirenlere inanmayın” diyordu ama biz böyle bir şey söyleme ihtiyacı duymuyoruz.
Sadece, “Ağrılı seçmenler ne yapacaklarını, kimi seçip kimi seçmeyeceklerini bilir” demekle yetiniyoruz.
Hele hele öyle yılandan, zehirden falan hiç söz etmeyeceğiz.
Sadece, “Bir AKP klasiği daha” deyip geçeceğiz.
Bildik ve tanıdık bir şeye insan hiç şaşırır mı?
Şaşırmaz elbette biz de bu nedenle hiç şaşırmadık.
İyiyi ve kötüyü bilme iddiasına da güldük geçtik. (Milli Gazete)