Stoltenberg’in Kafkasya turundan ne çıktı?
"Abhazya, Osetya, Karabağ, renkli devrimler, Rus askeri varlığı ve enerji rotaları… Bölge, her an patlak vermeye hazır dinamiklere ev sahipliği yapıyor. Üstelik bu sefer İran da denklemin içinde."
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg 17-19 Mart tarihleri arasında Güney Kafkasya turundaydı. Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan’a ziyaretlerde bulunan Stoltenberg, bu ülkelerde üst düzey temaslarda bulundu.
Stoltenberg’ün bu üç eski Sovyet cumhuriyetine düzenlediği ziyaretin ana temasının, Moskova ile çatışma hazırlığında ittifakın Transkafkasya’da bağlarını güçlendirme çabası olduğunu söyleyebiliriz.
Azerbaycan’a ‘enerji güvenliği’ vurgusu
NATO Genel Sekreteri, Azerbaycan’ın Batı ile ilişkilerinde gözle görülür bir gerileme yaşandığı ve Türkiye-Azerbaycan-İsrail üçlüsünün bölgede güç kazandığı bir dönemde Bakü’ye geldi.
Stoltenberg’in iki günlük Azerbaycan ziyareti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile yaptığı görüşmelerle başladı, ertesi gün Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ve Savunma Bakanı Zakir Hasanov ile yaptığı görüşmelerle devam etti.
İlham Aliyev ile düzenlediği ortak basın toplantısında Stoltenberg, Bakü’ye yönelik dostça bir tutum aldı ve Azerbaycan’ın enerji güvenliğinin sağlanmasında ve ‘birkaç NATO üyesiyle giderek daha yakın ilişkiler’ geliştirmedeki rolüne dikkat çekti.
Aliyev ayrıca, “Barışa hiçbir zaman olmadığımız kadar yakınız” dediği Ermenistan’la müzakereler konularının ardından enerji güvenliği konusuna değindi, “Azerbaycan 8 ülkeye doğal gaz ihraç ediyor ve bunlardan 6’sı NATO üyesi. Gelecek yıllarda bu sayının artacağından eminim” dedi.
Hasanov ise, NATO ile başarılı işbirliği yürüttüklerini, ilişkileri bundan sonra da geliştirmeye devam edeceklerini söyledi. Stoltenberg de, Azerbaycan’ın NATO ile ortaklık çerçevesinde faaliyetlerini takdirle karşıladığını söyleyerek “Azerbaycan ordusunun Türk Silahlı Kuvvetleri ile sıkı işbirliği Azerbaycan-NATO ilişkilerine de önemli ölçüde katkı sağlayacaktır” dedi.
Stoltenberg ayrıca Kasım ayında Azerbaycan’da yapılması planlanan COP29 küresel iklim zirvesini ‘iklim değişikliği ve güvenlikle ilgilenen herkes için işbirliği açısından önemli bir dönüm noktası’ olarak nitelendirdi ve Kosova ve Afganistan da dahil olmak üzere ‘ittifakın operasyon ve misyonlarına yaptığı katkılardan’ dolayı Bakü’ye teşekkür etti.
Azerbaycan barış gücünün Afganistan’ı terk eden sonuncu birlik olduğunu hatırlatan Soltenberg, “NATO kuvvetlerinin Afganistan’dan tahliyesinde önemli bir konu olan havaalanının güvenliğinden siz sorumluydunuz” diyerek ABD güçlerinin Afganistan’dan kaçışı sürecinde oluşan tablodan ötürü Aliyev’e teşekkür etti.
Gürcistan’a ‘reform’ tavsiyesi
Stoltenberg’in Pazartesi günü Tiflis’e yaptığı ziyaretin programında Başbakan Irakli Kobahidze ve Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ile görüşmeler yer alıyordu.
Stoltenberg’in “Gürcistan’ın bu Ekim ayında yapılacak özgür ve adil parlamento seçimleri de dahil olmak üzere iç reformları, demokratik değerleri ve hukukun üstünlüğünü güçlendirmeye devam etmesi önemli” açıklamasını, Kobahidze’nin “Gürcistan bağımsız bir devlettir ve tek bir dostu veya ortağı da dahil olmak üzere hiç kimse ona talimat veremez. Gürcistan görevlere göre değil, devlet çıkarlarına uygun hareket eder” ifadeleri takip etti.
Stoltenberg ayrıca, beklendiği üzere “Abhazya ve Güney Osetya Gürcistan’ın parçalarıdır” dedi ve bir kez daha Moskova’ya ‘bu bölgelerin bağımsızlığının tanınmasını iptal etmesi’ çağrısında bulundu.
Gürcistan Dışişleri Bakanı İlia Darçiaşvili de, Tiflis’in ‘NATO için bölgede çok önemli ve değerli bir ortak olmaya devam edeceğini’ söyledi, Avrupa-Atlantik entegrasyonunu ‘Gürcistan’ın anayasal bir normu’ ve ‘ülkenin dış politikasının temel taşı’ olarak nitelendirdi ve NATO’ya ‘ülkenin toprak bütünlüğüne verdiği açık destekten dolayı’ teşekkür etti.
AB’nin Gürcistan, Moldova, Ukrayna hamleleri ne anlama geliyor?
Ermenistan’a barış çağrısı
Azerbaycan ve Gürcistan’ın ardından Ermenistan’a geçen Stoltenberg, bu ülkeye yaptığı ilk ziyarette Ermenistan ve Azerbaycan’ı barış anlaşması imzalamaya davet etti.
Stoltenberg ayrıca, Güney Kafkasya’da istikrarın ‘Avrupa Atlantik güvenliği açısından da önem taşıdığına’ dikkat çekti.
Paşinyan ise, Ermenistan’ın NATO ve NATO üyesi bazı ülkelerle mevcut politik diyaloğu geliştirme ve işbirliğini genişletmekle ilgilendiğini söyledi ve NATO işbirliğinin yeni formatı olan özelleştirilmiş ortaklık programının kısa sürede onaylanmasını ümit ettiğini kaydetti.
Paşinyan ayrıca, “Ermenistan bölgeselleşme politikasına bağlı kalmayı sürdürüyor. Gürcistan ve İran İslam Cumhuriyeti ile özel ilişkilerimiz son derece önemli ve hiçbir işbirliğimiz kendi bölgemize yönelik olamaz” vurgusuyla ‘bölge gücü’ olarak kalma arzusunu dile getirdi.
Erivan yönetimi, geçtiğimiz dönemde bir AB gözlem misyonunu kendi topraklarına davet etmiş, Rus sınır muhafızlarının Zvartnots havaalanından çekilmesini talep etmiş ve KGAÖ üyeliğini dondurmuştu.
Dolayısıyla, Stoltenberg’in ziyaretinin zamanlaması tesadüf değil.
Transkafkasya’da yol ayrımı: Ermenistan’ın dönüşümü ne getirecek?
Rusya ne dedi?
Stoltenberg’in Kafkasya gezisine Rus tarafından ilk değerlendirme, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov’dan geldi. Peskov, NATO’nun Kafkasya’daki nüfuzunu genişletme çabalarının bölgeye istikrar getirmeyeceğini söyledi.
“NATO’nun Kafkasya’daki varlığını sağlamlaştırma yönündeki ortak isteklerinin gayet iyi farkındayız ve dedikleri gibi bunlar çıplak gözle görülebiliyor” diyen Peskov, Moskova’nın Stoltenberg’in ziyaretini yakından takip ettiğini ancak esas olarak bölge ülkeleriyle ikili ilişkiler ve işbirliğine odaklanmayı planladığını söyledi.
Ziyaretlerin asıl amacı
NATO’nun Güney Kafkasya’nın bu üç devletiyle geliştirmekte olduğu etkileşim stratejisi, ittifakın Güney Kafkasya’ya ilişkin bir bölümün de yer aldığı 2023 raporunda açıkça yayınlanmıştı.
Raporun ‘NATO’nun Güney Kafkasya’daki Görevi’ başlıklı 121. sayfasında, ‘gelişen güvenlik ortamının NATO’nun Güney Kafkasya’daki ortakları üzerinde önemli bir etki yarattığı’ belirtilirken, ittifakın Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan’ın ‘toprak bütünlüğüne, siyasi bağımsızlığına ve egemenliğine desteği’ vurgulanıyor.
Gürcistan’ın NATO’nun ‘en yakın ve ittifakın aday ülkelerinden biri’ olarak nitelendirildiği raporda, eğitim tesisleri ile kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer savunmaya odaklanan iki yeni girişimin Şubat ayında NATO Savunma Bakanları tarafından onaylandığı hatırlatılıyor.
NATO ile KGAÖ arasında Ermenistan: Karabağ’ın kaybı neden Paşinyan’ın işine geliyor?
Rusya’yla ihtilafı olan Gürcistan’da seçim ve reform vurgusu, Rusya’ya alternatif enerji tedarikçisi rolünü üstlenmeye çalışan Azerbaycan’a verilen pozitif mesajlar, güvenlik stratejisinde değişikliklere giden Ermenistan’a ‘istikrar’ vurgusu…
Yine Rusya ‘çevresinde’, yine eski Sovyet ülkelerinde ve bu sefer İran’ın da burnunun dibinde yeni işbirliği arayışları…
Abhazya, Osetya, Karabağ, renkli devrimler, Rus askeri varlığı ve enerji rotaları… Bölge, her an patlak vermeye hazır siyasi, ekonomik ve askeri dinamiklere ev sahipliği yapıyor. Üstelik bu sefer İran da denklemin içinde.
NATO’nun bu ülkelerle olan ilişkilerinin, bölgedeki siyasi dinamikleri daha da karmaşık hale getireceği ve bölgedeki istikrarı tehdit edeceği ise sır değil.
Özetle, NATO’nun bölgedeki varlığı ve faaliyetleri, bölge ülkelerinde uzun süredir devam eden gerilimi yeniden tırmandırma ve savaş potansiyelini artırma riskini beraberinde getiriyor. (Erkin Öncan, CGTN Türk)
NOT: Alıntı makaleler Hürseda Haber'in yayın politikasını yansıtmayabilir.