Yemen'in Çalınan İnkılabı
Yemen’deki siyasi kriz, rejimin elebaşlarıyla muhaliflerinin anlaşmaları neticesinde sona erdi. Oysa Arap inkılaplarının heyecan dalgaları muhalifleri sokaklara taşımış ve büyük protestolara yol açmıştı. Üzerinde anlaştıkları yol haritasının Suudi Arabistan ve Amerika tarafından tamamıyla desteklendiği söylenmektedir.
Yol haritası çekişme içindeki iki grup arasında ve rejim içerisinde çözüme bağlandı. Yemenlilerin çoğu, iş başına gelenin öncekinden daha kötü olduğuna ve eski yöntemi sürdürdüğüne inanmaktadır.
Ali Abdullah Salih, Şubat 2012’de koltuğunu eski yardımcılarından olup tek aday olan şahsa devretti. Bu durumda hükümet, Barış partisi ile üç muhalefet partisi arasında -ki bunlar İslamcı ve sosyalistlerden oluşmaktadır- paylaştırıldı.
Taraftarlarının inancına göre ülkenin sembolik lideri olan Ali Abdullah Salih, partisinin rehberliğini yürütmeye devam ediyor. Onun partisi, parlamentoda en fazla sandalyeye sahip bulunuyor.
Yemen halkının inkılabının böyle tehlikeli bir zemine kaymasının sebebi nedir? İnsanların kıyamının köklü bir değişime ön ayak olmamasının sebepleri nelerdir?
Bunun en basit cevabını şu şekilde vermek mümkündür. Salih rejimine bağlı bir grup, inkılap hareketlerinden dolayı tahrik olmuş gençleri Yemen caddelerine çekerek inkılabı çaldılar. Bu grubun rehberliğini Yemen’in en güçlü askerlerinden sayılan General Ali Muhsin yürütüyordu. O aynı zamanda Ali Abdullah Salih’in amcaoğlu olup 33 yıllık hükümetinde en fazla güvendiği şahıstı. Zaten rejim bu iki kişiyi destekleyen şebekeler ve gruplar tarafından oluşturuluyordu.
İkisi arasındaki tek fark şuydu. Abdullah Salih laikti, Muhsin ise İslamcıydı. Mart 2011’de Ali Muhsin, Salih’in rejiminden ayrılınca, kendine bağlı kabile reisleri ve dini rehberler de ayrıldılar. Bu gelişme Salih için de isabetli bir durumdu. Çünkü onun ve kardeşlerinin çocukları orduyu kontrol altında tutuyorlardı. Oysa bu çekişmelerde Yemen’in siyasi partilerinin ciddi bir katkısı olmadı. Bunlar daha çok bu iki şahsın etkisinde hareket ediyorlardı.
Salih ve Muhsin’in beklemediği şey gençlerin kendi iradeleriyle caddelere inmeleriydi. Bu gençler o zamana kadar hiçbir yürüyüşe katılmamışlardı. Hiçbir siyasi grup ya da partinin yönlendirmesi olmaksızın protestolarını yürütüyorlardı.
Muhsin’in eski ortağından ayrılması tecrübesiz inkılabi gençlere karşı bir tuzak ve komploydu. Bu ikisine yakın olan bazı isimler, onların halka komplo kurarak protestocular karşısında kendilerini savunmak istediklerini dile getiriyorlar.
Her ikisi o zamanlar ve şimdi birbirlerinin yeminli düşmanları gibi tavır içerisinde bulunuyorlar. Oysa gerçekte birbirlerinin dostu ve ortaklarıdır. Muhsin ve Salih’in yakınları her ikisinin anlaştığı ve gizli komplo içinde bulunduklarıyla ilgili çok sayıda gelişmeyi dile getiriyorlar. Örneğin başkentin 30 kilometre kuzeyinde bulunan Senhan köyünde büyük bir köşkte gizlice bir araya geldikleri söyleniyor. İkisinin çocukları da muhafızlarıyla birlikte aynı köyde görüşmelerde bulunmuşlar. Aralarında herhangi bir kavga da yaşanmamış. Her ne kadar son iki yılda Yemen güvenlik güçlerinden yüzlerce insan terör saldırıları neticesinde hayatını kaybettiyse de bugüne kadar her iki aile fertlerinden kimseye bir şey olmadı.
İkinci açıklama ise General Muhsin gibi 70 yaşındaki siyasi ve dini arzuları olan şahıs hakkındadır. Son zamanlarda bunun Salih rejiminin birinci adamı olduğu söylendi. O, inkılapçı gençler arasında altın bir fırsat yakaladı. Böylece Salih’in rejiminden ayrılıp ortaklarıyla birlikte kudreti ele alacaktı. Onun ortakları Yemen İhvan-ı Müslimine bağlı Islah partisinin ileri gelenleriydi. Bu, Yemendeki en büyük İslami partidir.
Yemen’in inkılabının darbe yemesine sebep olan farklı deliller ileri sürülse de, birçok Yemenli, general Muhsin’in, kavmi ve dini ortaklarıyla birlikte inkılabı çaldıklarını söyleyip kızgınlıklarını dile getiriyorlar. Yemenli yazarlardan Ali İzzi Emin bu konuda şunları söylemektedir: “Ali Muhsin protestolarda bulunan gençlere katılmasaydı inkılap başarılacak ve bütün hedeflerine kavuşacaktı”
Ancak, bazı tahlilciler inkılabın başarısızlığa uğramasını başka sebeplere dayandırıyorlar. Yemenli siyasilerden Ali Ebu Lücum, bu konuda şunları dile getirmektedir: "Kabile reislerinin nüfuzu, Yemen halkından çoğunluğunun çiğnediği “hat” adlı uyuşturucu madde ve rejimin küçük numuneleri olan zayıf siyasi partiler inkılabın başarılamamasının sebeplerinden sayılırlar."
Yemen’in siyasi şahsiyetlerinden Yunus Şucaaddin Yemen inkılabının başarısızlığını kavmi, askeri ve dini rehberlere bağlayıp şunları dile getirmektedir: "Suudi Arabistan, Yemen inkılabının başarısını istememektedir. Çünkü aynı inkılabın orada gerçekleşmesinden korkuyor. Bundan dolayı Yemen’in askeri, kavmi ve dini rehberlerini kullandı. Onlar vasıtasıyla Yemen inkılabını başarısızlığa uğrattı."
Yemenli gazeteci ve yazar Necip Gulab, Ali Muhsin’in rejimin içindeki muhafazakar ve geleneksel güçlere rehberlik ettiğini söyleyip Salih’in laik güçlerle hareket etmesine kızan Muhsin ve çevresi ondan koptuğunu dile getirmektedir.
Gulab, gençlerin inkılabının Ali Muhsin, kavmi ve dini rehberler için gökten bir hediye olduğunu, böylece Salih’i yerinden ettiklerini söyledi. Zaten bunlar Ali Abdullah Salih olmadan rejimi eskisi gibi devam ettirmeyi tasarlıyorlardı.
Kaynak: Jamejam Gazetesi
Yazan: Ali Rıza Semudi
Çeviren: Ahmet Dağcı