Mustazaflar Hareketi'nin Geleceği
Mustazaflar Hareketi'nin Sosyal ve Siyasal alana girmesiyle birlikte özellikle Kürdistan coğrafyası yeniden hareketlenmeye başladı...
Hareket'in hummalı çalışmalara başlayarak bölge il ve ilçelerinde aktif bir şekilde boy göstermesiyle birlikte, bir takım kişi ve çevreleri panik havası sardı...
İdeolojik kabızlık ve fikri hazımsızlık ürünü yaklaşımlarla Hareketi analize tutan Enteller köşe bucağı tutmuş durumda...
Dicle Üniversitesi'nde Hukuk hocalığı yapan ''Daruş-Şevket'' Çayhane'sinin Müdavimlerinden Vahap Coşkun'da bu tiplerden biri...
Şevket Abi’nin kadim çağ ocağının ''Devlet Yapıp Yıkan'' Medya budalası Entelijansiyası!'ndan...
Toplum Bilimsel hiç bir istinad-gâhı olmayan na-meşru söylemlerle Kürdistan'ın İslami damarını ''Tahfif'' ve ''Tahrif''e çalıştığını gösteren içeriği boş bir yazısı, Radikal Gazetisi'nde yayınlandı...
Yazının başlığı ise oldukça sorunlu; ''BÖLGEDE ALTERNATİF SİYASET ARAYIŞLARI''...
Kemalist zihinsel kodları aşikar olan BDP ve Ak Parti'yi Statüko-Sistem Partisi olarak görmeyen Vahap Coşkun Mustazaflar Hareketi'nin Alternatif olduğu söylemini yanlış çizgide durarak gündemleştirdiğinin bilmem farkında mı?..
Mustazaflar Hareketi; Kemalist Hüviyeti'nden hiç bir şey kaybetmeyen Statüko mekanizmasının hem eski Faşist, hem de yeni Muhafazakar formuna muhaliftir...
Mustazaflar Hareketi; Vahap Coşkun'un zihnindeki Kemalizm Karşıtı! şeklinde pazarlanan Ak Parti ve BDP'ye alternatif değildir...
Aksine Mustazaflar Hareketi Pozitivist Kemalist Resmi ideolojiye öykünen ve Kemalizm'in tabu ve totemleriyle problemi olmayan ''Kutsal Devletçi'' Ak Parti ve BDP'ye alternatif'tir...
Yani Coşkun'un çakma Anti-Kemalizm'cilik oyunları oynayan Ak Parti ve BDP'sine değil...
Belli ki ''Alternatif'' kavramının içeriğine tam vakıf olmadan kullanmış...
Bir başlığın içinde yer alan bir kelime ile yazının tümünün nasıl da çöktüğünü görüyor musunuz?..
Bu tablo bize bilinç düzeyine çıkarılmadan kullanılan yanlış bir kelimenin, üzerine bina edilen binlerce cümleyi bir çırpıda yıktığını net bir şekilde gösteriyor...
Batı Paradigmasının ürettiği ideolojik çıkmazların günümüzdeki en bulaşıcı akımı olan Liberalizm ile malul bir beyinden ''fikir'' değil ''kir'' çıkıyor-çıktı hep...
Liberal Rüzgarla savrulanlar sahte özgürlükçü kulvarlarda gezindiklerini ne zaman görecekler?..
Emansipatif/Allah'a rağmen sınırsız, kayıtsız özgürlükçü sapkınlığın, Müteal değerlere açtığı savaş hala sürüyor...
Söz konusu Müslümanlar olunca Özgürlükçü duruşu tel tel dökülen Liberalizm ve savunucuları ikiyüzlülüğünü gizleyemeyecektir...
Mustazaflar Hareketi'nin mazisini Türk-Kürt Kemalist Medya Dezenformasyonun artıklarıyla şekillenen âlil Liberal bir beyinle karalamaya koyulanlar, ideolojik karatma operasyonlarıyla bir yere varamayacaklarını artık görmelidirler...
''Sorunlu Geçmiş''ten bahsedenler kitleler üzerinde oluşturmaya çalıştıkları algı Manipülasyonu ile Mustazaflar Hareketi'nin hızını kesmeyi hedefliyorlarsa, boşa kürek salladıklarını kendilerine hatırlatırız...
''Sorumlu Geçmiş''i ''Sorunlu Geçmiş'' olarak sunma ahlaksızlığında bulunanlar, Kürdistan'da katledilen 500'den fazla Müslüman'ın intikamını almayı ve Derin Devlet'in kirli oyunlarına karşı verilen ayakta ve hayatta kalma Mücadelesini hangi mantıkla ''Sorunlu'' görüyorlar?..
Bir de Coşkun'un ele aldığı saçma yazıda geçen şu cümleler sığ, kıt, dar ve bağnaz bir mantaliteden kalkış yapılarak ''Genellemeci sahtekarlık''a imza atmasına sebep olmuş...
"Hizbullah" ismi insanların kafasında olumlu çağrışımlar bırakmıyor, aksine kanlı fotoğrafları ve kötü hatıraları akla getiriyor. Hizbullah'ın bu negatif tarihi mirası pozitife çevirmesi ve kitleleri buna ikna etmesi çok zor.''
Hangi İnsanlar?.. Kimin insanları?...
''Siyasal çapsızlık krizi''ne tutulan Coşkun ''Entelektüel Kurnazlık''tan vazgeçsin...
Toplumun tamamı adına konuşma hakkını Vahap Coşkun'a kim verdi?..
Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü (DİSA) kurucularından birine düşen şey öncelikle kendi Sosyal ve Siyasal Realitesine yönelmesi ve ''Diyarbakır Edebiyatı'' üzerinden Genellemeci söylemler yapmaktan kaçınmasıdır...
Sol-Sosyalist/Liberal karışımı bir Enstitü'nün Müslüman Amed halkının Sosyolojik vakıasından ve Siyasal Gerçekliğinden bir şey anladığını kimse kalkıp bana anlatmasın...
Burjuva Getto'larından Proleterya Varoşlarına! inemeyenler kendi Marjinalliklerini örtbas etmek için ''Amedizm Edebiyatı'' yapmaya başlamışlar anlaşılan...
Amed'in kaymağını ve kaynağını yemek için ''Amedçilik'' yapanları biz çok iyi tanıyoruz...
Sığ perspektife dayalı, Cehaleti kendinden menkul yanlı görüşlerden medet umanlar, bilimsel bir zeminden uzak bir şekilde iç dünyalarında kurdukları hayallerin peşinden koştuklarını bilmiyor olamazlar...
Mustazaflar Hareketi'ne karşı Sosyolojik ve Siyasal hiç bir temeli olmayan retoriklere sığınanların iyi niyetli olmadıkları apaçık...
''Teenni'' ile mübarek yürüyüşünü sürdüren Mustazaflar Hareketi'nin İradesini İdeolojik ''Temenni''lerle kıracağını sananların, Efkar-ı Umumiye'nin zihnini bulanıklaştırmayı hedefledikleri su götürmez bir gerçek...
Allah'ın izniyle Mustazaflar Hareketi'nin Tarihi ve Siyasi çıkışını maipüle etmeye çalışanlar yenilecekler...
Mustazaflar Hareketi'nin oluşturacağı Mustakim ve Mustakil Siyasal İslami Mücadele çizgisi, kendisini sabote ve bloke etmek için sahneye sürülenleri Müslüman halka şikâyet etmekten vazgeçmeyecektir...
Bu arada Kürdistan'ın İstikbaldeki en aktif gücünün Mustazaflar Hareketi olacağını binlerce kilometre öteden gören Gareth Jenkins, Diyarbakır'lı Vahap Coşkun'u utandıracak mı bilemiyorum...
Entel geçinenlerin içine düştükleri derin sefalet...
Vahap Coşkun'dan isteğim Şevket Abe'nin Yoğurt Pazarı'nda bulunan Çayhane'sinin üst katında yaptıkları derin muhabbette ''Alternatif''lik meselesini bir daha düşünmesidir...
Olur mu olur. Mustazaflar Hareketi'nin sağı solu belli olmaz...
Bir bakarsın Mustazaflar Hareketi 15 Temmuz Amed İstişare'sinden sonra yeni bir kitlesel-kütlesel sıçrama yapıp Vahap Coşkun ve türevlerini utandırır da sonra Şevket Abe'nin Çay Evi'ne uğrayacak yüzleri kalmaz...
Benden söylemesi...
(Hürseda Haber)