Türkiye'nin eski Suriye Valisi'nden sitem
Muaz Hatib, 2012 Kasımında Türkiye ve Katar tarafından, AB'nin-Fransa'nın koordine parafı ve patron ABD'nin olur imzası ile, Suriye Devrimi Muhalefet Güçleri Koalisyonunun başkanlığına atanmıştı. Bir sitem de atanan bu eski Suriye Valisi'nden geldi.
Türkiye Başbakanı, Suriye'ye atadığı valisini yanına alarak 30 Aralık 2012'de Suriye sınırındaki Şanlıurfa Akçakale'de halkına hitap etti. Şüphesiz hitap yalnızca Akçakale'dekilere değil tüm Suriye'ye ve bölgeye yönelikti.
"Zalim rejim, zalim Beşşar, 50 bine yakın kardeşimizi biliyoruz ki şehit etti. Aynı olayı Hama'da, Humus'ta babası yapmıştır. Bu ise babasını geçti.. Her kutlu doğum sancılıdır. Şu anda Suriye bir kutlu doğuma hazırlanıyor." (Belirttiği ölü sayısına dikkat. 50 binin altında!)
Bundan 3 ay sonra Türkiye (Katar ve ABD'nin desteğiyle) Doha'daki Arap Birliği zirvesinde bu Suriye valisini Suriye devletinin koltuğuna -yani Suriye Cumhurbaşkanı Esad'ın yerine- oturtmayı başardı.
Yanı sıra zirveye gözlemci olarak katılmasına rağmen başrol oyuncularından birisi olan Türkiye'nin dışişleri bakanı (ismi lazım değil), gazetecilere "Suriye konusunda Arap Birliği'ni hallettik şimdi sıra Birleşmiş Milletlerde" mealinde bir açıklama yaptı
Ancak, Muaz Hatib bir ay sonra bu işin olmayacağını görüp, Suriye şeyisinden (Suriye Devrimi Muhalefet Güçleri Koalisyonu) yani Türkiye'nin Suriye valiliğinden istifa etti. İşte o Muaz Hatip, Türkiye-Suriye görüşmelerinden sonra bir tweet atarak tepkisini ortaya koydu:
"Dokuz yıl önce, rejimin altı hafta içinde kendi ellerinde çökeceğini düşündükleri için her türlü çözümü (önerisini) reddettiler! Şimdi ise bizden çok kendilerine zarar verecek çözüme yönelik adımlardan bahsediyorlar."
Yani Muaz Hatip Türkiye'ye şöyle diyor:
Gözünüz Esad'ı yıkmaktan başka bir şey görmediği için getirdiğim çözüm önerilerinin tümünü reddettiniz. Suriye'de bu kadar ölüme ve yıkıma sebep olduktan sonra çözüm diyorsunuz. Bu kadar yıkımdan sonra bizim kaybedecek şeyimiz az. Her halükarda sizin kaybınız bizden fazla olacak.
(Emir Aşnas, twitter.com/AsnasEmir)