Şeyh Kasım: Trump'ın siyasi soykırım girişimi başarısız olacak

ABD Başkanı Donald Trump'ın Filistin politikalarını şiddetle kınayan Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Şeyh Kasım, bu politikaların Filistin'i ve halkını ortadan kaldırmaya yönelik bir girişim olduğunu belirtti.
Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Şeyh Kasım, ABD Başkanı Donald Trump'ın Filistin davası ve Gazze konusundaki tutumunu şiddetle kınayarak bunu Filistin'i ve halkını ortadan kaldırmaya yönelik tehlikeli bir girişim olarak nitelendirdi.
Hizbullah'ın şehit liderlerinin yıllık anma töreninde yaptığı konuşmada Şeyh Kasım, “Trump'ın Filistin davasına ilişkin tutumu son derece tehlikelidir; siyasi soykırım süreciyle Filistin'i ve halkını ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır” dedi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu tarafından desteklenen bu planın başarısız olmaya mahkum olduğunu vurgulayan Hizbullah lideri, “Trump ve Netanyahu'nun dayatmaya çalıştığı siyasi soykırım, bu kararlı Filistin halkına karşı uygulanabilir değildir” dedi.
Şeyh Kasım, Filistinlilerin topraklarından, özellikle de komşu Arap ülkelerine tehcirine yönelik her türlü girişimi kesin bir dille reddetti.
Şeyh Kasım şöyle devam etti: “Filistinlilerin Mısır'a, Ürdün'e ya da Suudi Arabistan'a göç ettirilmesini şiddetle kınıyor ve reddediyoruz. Bu ülkeler böyle bir planı reddetme konusunda işbirliği yapmalıdır” dedi.
ABD'nin İsrail rejiminin saldırılarına verdiği desteğe dikkat çeken Hizbullah'ın lideri, “bugün İsrail'in yaptığı her şeyin ABD tarafından yönetildiği ve yönlendirildiği, Washington'un yayılmacı hedeflerine hizmet ettiği her zamankinden daha açık” dedi.
Ayrıca, uluslararası sessizliğin de ABD politikalarına imkan sağladığını belirten Şeyh Kasım, “Saldırı sırasındaki Arap ve uluslararası sessizlik ABD'nin bu konuma gelmesini sağladı” dedi.
Hizbullah, Lübnan’daki iç politikanın ayrılmaz bir parçası
Lübnan'la ilgili konulara da değinen Şeyh Kasım, Hizbullah'ın ülkedeki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oynadığı role dikkat çekti. “Herkes ulusal ikilinin (Hizbullah ve Emel) cumhurbaşkanlığı seçim sürecini tamamladığını ve ulusal uzlaşının sağlanmasının ayrılmaz bir parçası olduğumuzu kabul ediyor” dedi.
İsrail'in Lübnan topraklarından çekilme planına da değinen Kasım, işgalin sona ermesi gerektiğini vurguladı. Şeyh Kasım, “İsrail 18 Şubat'ta tamamen çekilmelidir ve bunun gerçekleşmesini sağlamak öncelikle ve münhasıran Lübnan devletinin sorumluluğundadır” dedi.
İsrail'in buna uymaması halinde doğacak sonuçlar konusunda uyarıda bulunan Kasım, “İsrailliler kalır ve anlaşmayı uygulamazlarsa, onlara nasıl muamele edileceğini açıklamayacağız” dedi.
Hizbullah'ın Lübnan halkına verdiği desteği bir kez daha teyit eden Şeyh Kasım şu sözü verdi: “Halkın ve yeniden inşanın yanındayız. İster barınak sağlama, ister restorasyon ya da yeniden inşa olsun, onları terk etmeyeceğiz. Sorumluluğumuza bağlı kalmaya devam ediyoruz.”
İsrail, Beyrut havaalanını tehdit ediyor
Beyrut havalimanına ilişkin bir güvenlik tehdidini de açıklayan Şeyh Kasım, “Lübnan hükümetine, İran uçağının inmesi halinde İsrail'in Beyrut havalimanı pistini vuracağına dair bir mesaj iletildi” dedi.
Egemen bir karşılık verilmesi çağrısında bulunan Şeyh Kasım, Lübnanlı yetkilileri tutumlarını yeniden gözden geçirmeye çağırdı. “Lübnanlı yetkilileri İran uçağıyla ilgili kararı gözden geçirmeye ve egemen pozisyonlarını korumaya çağırıyorum” dedi.
Son olarak, şehit edilen Hizbullah Genel Sekreterleri Seyyid Hasan Nasrullah ve Seyyid Haşim Safiyuddin için düzenlenecek cenaze törenine kitlesel katılımı teşvik eden Şeyh Kasım, “23 Şubat'ta büyük ve önemli bir cenaze törenimiz var. Herkesi en geniş katılım ve en üst düzey disiplinle bu yoldaki sözlerini yenilemeye davet ediyorum” dedi.
Şeyh Kasım ayrıca, yürüyüşe “kitlesel katılım” çağrısında bulunarak Direniş'in ve halk tabanının “baskılar karşısında boyun eğmeyeceğini, çünkü bu baskıların bizi zayıflatamayacağını” vurguladı.
Şeyh Kasım şehit liderleri saygıyla andı
Şeyh Kasım, grubun şehit liderlerini anarak onların fedakârlıklarını ve İsrail saldırganlığı karşısında direnişin geçirdiği evrimi vurguladı.
Şehadetlerinin yıldönümünde konuşan Kasım, “işbirlikçilerin 1984 yılında Lübnan'ın güneyindeki Cibşit’te Şeyh Ragıb Harb'a suikast düzenlediğini” hatırlattı ve onu “tüm köylerden insanları toplayan ve İsrail işgaline karşı cesurca duran” önemli bir lider olarak tanımladı.
Ayrıca, eski Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Abbas Musavi'yi de överek “Direniş savaşçıları için bir modeldi, her zaman yanlarındaydı, cepheye gitmeden önce veda törenlerine katılırdı” dedi. “Zafer dilinin Seyyid Abbas Musavi'nin dudaklarından hiç düşmediğini” vurguladı.
Üst düzey komutan İmad Muğniye ile ilgili olarak Şeyh Kasım onu “seçkin bir güvenlik ve askeri stratejist” olarak tanımladı.
Hizbullah lideri, Direniş'in ilerleyişi hakkında şunları söyledi: “Direniş, Şeyh Ragıb Harb suikastından Seyyid Abbas Musavi'nin şehadetine kadar önemli bir ilerleme kaydetti.”
Şeyh Kasım, “liderler şehit edildiğinde hareketin onların kanları ve fedakarlıklarıyla büyüdüğünün” altını çizdi.
“Şehit liderlerin yolunun tek olduğunu, bunun da İslami direniş yolu olduğunu” söyleyen Şeyh Kasım, “İsrail düşmanına karşı cihat her zaman onların önceliğiydi” ve onların belirleyici özelliği “manevi inancın askeri güçle birleşmesiydi” dedi.
“Batılla yüzleşmek ve onu kırmak için cihat etmeliyiz” diyen Şeyh Kasım, “Teslim olmayız, yenilgiye uğramayız ve batıl bize asla galip gelemeyecektir” diye ekledi.
Şeyh Kasım ayrıca, eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri'nin öldürülmesinin 20. yıldönümünde Hariri'nin ailesine başsağlığı diledi ve Lübnan'ın birliği için umutlu olduğunu ifade etti. “Umarım Lübnan halkı birlik içinde kalır” dedi. (YDH)