Gözün Aydın Türkiye !
Türkiye 19.07.2009 itibariyle yeni genişletilmiş bir yasa ile müthiş(!) bir hamle yaparak daha çağdaş, daha medeni, daha bir ileri hüviyetle anılmak için dev(!) bir adım attı.
Türkiye nin tek sorunu / krizi (!) olan kapalı alanlarda sigara içme yasağı, 2 gün önce yürürlüğe girdi.Ak Parti önderliğindeki hükümet, daha bir uygar Ülke, AB ülkelerine eşdeğer olabilme ve vatandaşların sağlık selameti için yeniden genişleterek düzenlediği sigara yasağını meriyete geçirdi. Buna göre kapalı alanlarda (kamu alanları, kafeler, işyerleri, araçlarda) sigara içenlere 69 TL, içirtenlere ise 560 TL para cezası kesilecek. Bunun için denetleme heyetleri, sıkı bir çalışma başlattı.
Bu yasak, iyi niyetli kul hakkına önem veren vatandaşlarımızı sevindirmiş olsa da bazılarını da düşündürmüştür. Sigara içenlerin veya içmeyenlerin bu Kanun a karşı olumlu, olumsuz tepkilerini ve düşüncelerini bir kenara bırakıyorum.
Bu yasak, iyi niyetli kul hakkına önem veren vatandaşlarımızı sevindirmiş olsa da bazılarını da düşündürmüştür. Sigara içenlerin veya içmeyenlerin bu Kanun a karşı olumlu, olumsuz tepkilerini ve düşüncelerini bir kenara bırakıyorum.
Soru şu: İçkinin, fuhuşun, kumarın, faizin yasaklanmadığı bir İslam ülkesinde, sigara yasağı da ne oluyor? Bütün kötülüklerin anası olan içkiyi, bir kenara bırakıp sigaraya savaş açmak, ne kadar isabetli görüştür sizce...
Peki ya Laiklik kisvesi altında açılan, saçılan mini eteklerle, delikanlıları tahrik eden kadınları, kızları görmemenize ne denilir?
Salt başörtüsü sorununu kaldıracak, başörtüsü kampüsler de, kamu alanlarında serbest olacak ümidiyle Ak Partiye destek veren halka karşı, hükümet hangi duygular içerisindedir?
Hükümet neden içki ile ilgili yasaları genişleterek, ülkenin gerçek ve başlıca sorununa eğilmiyor?
İçki değil midir hemen hemen her gün, onlarca İnsanın Katili?
Trafik kazalarının başlıca sebeplerini, içki olarak gösteren siz değil misiniz?
Bir ailenin dağılması, fuhuş olayları ve cinayetlerin temelinde yatan esas mesele nedir söyler misiniz?
İçki ile ilgili yasalara dokunamazsınız, içki laikliğin ibresidir.
Hatırlanacağı üzere, 2 ay önce Çankırı Valisi Şemsettin Uzun Çankırı’da yayımladığı bildiride, huzur ve güvenliğin sağlanması, trafik kazalarının önlenmesi ve suçların önüne geçilmesi amacıyla halka açık yerlerde ve taşıtlarda içki içilmesini yasaklandığını duyurmuştu. Sen misin? Şemsettin bunu söyleyen(!) Bu ülkenin çağdaş aydınları onu kısa zamanda nasılda hedef tahtasına koyup, barbarca, vatan haini ilan ettiler.
Allah (c.c.), içkiyi açık olarak yasaklamıştır. O’nun yasakladığı şeyi serbest etmek, kimin haddine? Dolayısıyla, insan kim oluyor da içki içilmesini savunuyor ve ‘yasaklanamaz’ diye bağırabiliyor? Hakikaten çelişkiler ülkesiyiz...
Televizyonlarda izliyorsunuzdur. Bir film de bir oyuncu elinde sigarası ile içki içiyor. Sigara, karartılıyor. Küçükler görüp de özenti duymasın ve insanlara da kötü örnek olmasın diye gölgeleniyor. Televizyon yöneticileri, zahiren toplumu düşündüklerini, insanlara zararlı olacak şeylere ekranlarında fırsat vermediklerini göstermiş oluyorlar. Toplumda zararlı alışkanlıkların yayılmaması için, sigaranın görünmesine bile fırsat vermediklerini gösteriyorlar.
İyi de yâ o kadeh kaldırıp rakı içmesi ne olacak, o neden karartılmıyor? Bütün istatistikleriniz, araştırmalarınız, anketleriniz, içkiyi kötülüklerin anası olarak gösteriyor da siz neden Televizyonlarınızda sıradan bir içecek gibi gösteriyorsunuz? Bunu hiç bir akıl, mantık, felsefe izah etmez, edemezde…
AKP iktidarı, bugüne kadar eşine az rastlanır bir performansla, Türkiye nin muasır medeniyet seviyesini yakalaması ve batılılaşma sürecini tamamlaması amacıyla, Avrupa Birliği ne tam üye olması için mücadele etmektedir.
Nikotin krizini aşabilir mi, aşamaz mı bilinmez ama, şu da inkar edilemez bir gerçektir ki nikotin sorunu, ülkenin temel sorunlarından biri değildir. Alkolün bağırdığı yerde, toplumsal sorunların çözüleceğine inanmak saflık değil de nedir?
Vesselam
Tayfun HAK