Sevgi Eylem Gerektirir..
Allah tarafından insanı hidayete erdirip onu ebedi mutluluğuna ve kemaline kavuştumak için gönderilen dinlerin en kamili ve en kapsamlısı İslam dinindir.
Klasik bir sözdür: İslam; sevgi, barış, kardeşlik ve hoşgörü dinidir. Amenna..
Ama hangi İslam’a hangi hoşgörü..! Hangi barışa, hangi kardeşlik!
Olup biten yanlışlara nasıl bir sevgi?
Evet İslam sevgi dinidir. Ancak, sevgi, sevgilinin dostlarını sevmeyi, düşmanlarına düşmanlık etmeyi gerektirir.
Bu İslam’da bu sevgi ve düşmanlık, aşıkların elinde ve iradesinde değildir. Seviyorum diyen bir kimse, sevgilisinin düşmanlarından uzaklaşmadıkça sözünün eri sayılmaz.
Bugün İslam’a ve Müslümanlara tahammülsüz olanlara zerre miktarı hoşgörülü olmamam..
Bugün Müslümanlar arasında çekişmeyi kargaşayı kaosu çıkaranlara lanet eden bir İslam anlayışım var..
Ve bugün, İslam’ı söz ile kabullenip amel noktasında sıfırları oynayanlara kardeşim diyemem..
Müslüman kişi, İslam’ın özüne inmeli ve en hassas noktalara uzanan kural ve ihlalleri gözden geçirmelidir.
İslam, sözden çok amel gerektirir, yazmak ve okumaktan çok realizme önem vermektedir.
İslam'ın müminlerden istediği iman ve salih ameldir.
Allah’ın ''Siz İman ettik deyip de bırakılıverileceğinizi mi sandınız? '' ayeti, insanların sınanmadan kuru kuru “iman ettik” demelerinin faydasız bir sözden ibaret olduğunu gösteriyor..
“İman ettim”’ demek bir iddiadır. Bu iddianın gereği yapılınca anlam kazanır. İman ettim deyip gerisini koyuvermekle iş tamam olsaydı, ‘münafık’ kavramı ortaya çıkmazdı.
İnsanın dünya hayatındaki imtihanı, yaşamının son anına kadar devam etmektedir. Bu sebeple Hem imtihanımızı kolaylaştıracak hem de Müslüman kimliğimizi kanıtlayacak söz ve eylemlerin birbiriyle örtüşmesi lazımdır. Yegane ve mutlak sevgimiz, sevdamız, Allah ve Resulü ise bunu söz ve yazı ile ilan etmek yetmiyor.!
Çünkü sevgi eylem gerektiriyor. Hangi ortamda olursak olalım.. Eğer sözümüz çok, amelimiz az ise neden kendimizi sorgulama gereği duymayalım ki.? Sözümüzün çok olup amelimizin az olması, tembellikten ziyade İslam ve Müslüman kimliğimizi gözden geçirmeye yeterli bir durum değil midir?
Platformlarda, çarşıda , evde, işyerinde veya sanal alemde '' Tevhid, cihad , şehadet '' deyip ''Tevhid ve Cihad ''kavramından habersiz yaşamak.!, Allah , Kuran, İslam ve Resulallah'' deyip, Allah’ın farzlarını yerine getirmekte aciz olmak.! , İki üç gün teravihleri kılıp sonrasında bu güzel ibadeti askıya almak.! , Koca Ramazan ayında bir kez bile Teheccüd veya Duha namazı kılamamak.! Arakan’da Somali’de Bengladeş’teki yoksul ve çaresizlerin dramatik boy boy resimlerini paylaşıp, evinde bir yoksulu ağırlayamamak! Mısır'da ki darbeye ve işgale oturduğumuz yerden kükreyip, ruhumuza vurulan darbelerden ve işgallerden habersiz olmak.! bir Müslümanın İSLAM anlayışı olamaz.. Olmamalıdır..
Farkında olmadan yüreklerimizin beyinlerimizin ve kalplerimizin kumanda merkezini şeytana ve nefsin eline vermek değildir İSLAM..
Bir yerlerde Müslümanların zulme maruz kalmasından ötürü, gevşemek ve üzülmek değildir İSLAM.
İnternet başında , bir saatte 30 Tweet atarak namazı geciktirmek değildir İSLAM..
Sahur vaktinde İslam'la hiçbir bağı olmayan ve hatta her fırsatta “tevhidi İslam’a” kin kusan TV kanallarının reytinglerini yükselten pek çok “duygu taciri molla”ları dinlemek değildir İSLAM..
İSLAM; itaat ve teslimiyettir.. İçi doldurulmamış sözlerden hicrettir..
Teslimiyet, kalbin bir fiili olup Allah tarafından haber verilen hususlarla alakalı şüphelerden, ilâhî emirlere ters düşen nefsani arzulardan, ihlâsla bağdaşmayan isteklerden, ilâhî takdire ve şer’-i itiraz illetinden kurtulmak demektir
Yalnız kalbe, vicdanlara etki eden, onları huzur içinde tutan, bir düşünce sistemi değildir. Yalnızca insanların oruçta, namazda, hacda, elde ettikleri kişisel bir takım ibadetler hiç değildir. Allah'ın insanlar için ortaya koyduğu, Rasulüne öğrettiği din bu değildir. Burada sözü edilen din itaat ve tabiiyettir.
İSLAM; çalışmak, uğraşmak, çabalamak, gayret sarf etmektir.
İslam'ın yükselmesi, korunması ve yayılması için her türlü çalışmada bulunmaktır.. Oturduğu yerden rahatını bozmadan saatlerimizi sosyal medyada geçirmek demek değildir.
İSLAM ihlas ile çalışma karşılığı ebedi kurtuluşa açılan bir yoldur. Ve bu yolda sıcak ve soğuk savaşa girmektir. Daha açık bir ifade ile Allah tarafından kullarına verilmiş olan bedenî, mali ve zihni kuvvetleri Allah yolunda kullanmak, o yolda feda etmektir.
İSLAM, Müslümanın maddî-manevî bütün varlığını Allah yolunda ortaya koyarak mücadele etmesini istemektedir.
İslam, Okumaktır.. Yaşamaktır. Ve Yaşatmaktır..
(Tayfun HAK)